8. Bölüm

15 3 0
                                    

Pazar günü hava beklenenden iyiydi. Ama hala biraz soğuktu. Üzerime siyah bir eşofman altı ve siyah bol bir sweatshirt giyindim. Üzerim kalındı ama yinede birde hırka almadan çıkmadım. Saçlarımı aslında özellikle dağınık topuz yapmamıştım ama o kadar sallamıştım ki dağınık topuzdan farkı kalmamıştı.
Gaye ise benim aksime o kadar özenli bir topuz yapmıştı ki sanki pikniğe değil düğüne gidiyordu ama topuz gözlerinin güzelliğini ortaya çıkarmış, yüzüne çok yakışmıştı. Üzerine ise eşofman ve crop giyinmişti. Benden daha güzel göründüğü kesindi.

Pikniğin yapılacağı yere geldiğimizde kolejliler çoktan gelmişti. Herkes yavaş yavaş arkadaşının yanına giderken gerçekten onlara nasıl bu kadar bağlandık onu anlamaya çalışıyordum. Gaye beni kolumdan tutarak sürüklemek suretiyle Toprak ve Yaprağın yanına götürdüğünde gözlerim Aslıyı aradı. Tabi ki Güneyin yanına gitti. O gidince Boğaç ta bizim yanımıza geldi.

- N'aber kızlar? Nasılsın Gaye?
Dedi.

Aslında direk Gayeye bakıyordu. Tanrım o bakışlardaki hayranlığı görmemek imkansızdı.

- İyiyim Boğaç sen nasılsın?

- Tanrım galiba kusucam.
Dedi Yaprak.

Ben ve Toprak ise sadece sessizce gülmekle yetindik.

- Yine çok güzelsin.

Yaprak bir öğürme sesi çıkardı. Bu sefer dayanamayıp Toprakla sesli bir kahkaha attık. Gaye ise utanmış olacak ki Boğaçla beraber uzaklaştı. Arkasından " Özür dileriz" diye Toprakla bağırınca bize havada bir öpücük gönderip devam etti. Anlaşılan yalnız kalmak istiyorlardı.
Gayeye el sallayıp Yaprak ve Toprağa döndüğümde ikisinin de pür dikkat beni izlediğini fark ettim. Hemde nasıl dikkat. "Bir şey mi oldu? " diye sorduğumda ikiside ne yaptığını yeni fark etmiş gibi davrandılar. " Hayır Doğu şey Gayeyle ne kadar bağlı olduğunuzu düşünüyorduk. " Dedi Toprak onun ardından Yaprak;

- Birbirinizi ne kadardır tanıyorsunuz?
Diye sordu.

- Şey bilmiyorum. Gaye yetimhaneye 6 yaşında getirildi. O zamandan beri arkadaşız galiba.

- Peki sen ne zaman getirildin?

- Ben 5 yaşımda bırakıldım. Da bir şey mi oldu? Neden sorguluyorsunuz?

- Yanlış anlama Doğu. Arkadaşız artık seni tanımak istiyoruz. Kaç yaşındasın mesela

- 17 yaşındayım. Madem öyle siz kaç yaşınızdasınız.

- 19

- 19 mu? Siz ne zaman okula başladınız?

- Aslında her zamanki yaşımızda başladık ama iki yıl ara vermek zorunda kaldık
Diye cevap verdi Yaprak.

- Şaşırmana gerek yok. Oluyor böyle şeyler. Mesela Güneyde 19 yaşında oda iki yıl okuyamadı. Mesela Boğaçta iki hafta sonra 19 una girecek

- Anladım. Peki bana başka sorunuz var mı?

- Var ama sormamızı isteyeceğine emin değilim. Dedi Toprak.

O zaman anladım annemi soracağını

- Annemi hatırlamıyorum. Tek hatırladığım yanı uzun gür ve sarı kıvırcık saçlı olduğu.

- Şey... Peki baban.

- Babam uzun boylu ve kıvırcık saçlıydı hatırladığım kadarıyla esmer tenliydi.

- Peki Doğu. Neyse bu kadar yeter hadi oyun felan oynayalım.

Bu işin içinde bir şey vardı ama anlamamıştım. Ama düşünmek yok. En azından şuan

  Gaye Yıldıray

GüneyDoğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin