17 | Kapıdaki Yabancı

21.4K 1.1K 151
                                    

Yorobun Annyeonghaseyo 

Fark ettiniz mi bilmiyorum ama kapağımız değişti

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

Fark ettiniz mi bilmiyorum ama kapağımız değişti. @liswien 'e bu güzel kapak için çok teşekkür ederim, emeğine sağlık.

Oy verip satır arası yorumlar yaparsanız çko sevinirim bu arada :D

iyi okumalar^^

***

Hayatım, uçsuz bucaksız okyanusta yolunu kaybetmiş bir gemi gibiydi. Dümeni bendeydi fakat o kadar bilmiyordum ki ne şekilde ilerleyeceğimi, aynı yerde dönüp duruyordum.

Çok yorulmuştum.

Bazen sadece saatlerce boş boş duvarı seyretmek istiyordum. Hiç konuşmadan, gözümü bile kırpmadan. 

Yalnız ben de değil, herkes öyleydi aslında. 

Esin hanım ve Kenan beyi daha önce hiç böyle görmemiştim mesela, o kadar yorgun duruyorlardı ki, üzülüyordum. Yeni yeni toparlanmaya çalışıyorlar ve üzerimize titriyorlardı. 

Evladını, evlatlarını, kaybetme korkusu yaşamışlardı, anlıyordum onları.

Babam da öyleydi, çok korkmuştu.

Ve şimdi, hastalığım yüzünden daha da korktuklarını biliyordum. Bilmediğimi sanıyorlardı çünkü bana söylememeyi seçmişlerdi. 

Ama o gün, odada Yekta ve Caner abim konuşurken duymuştum onları. Kimseye belli etmemeye çalışsam da delicesine korkuyordum.

Tamay, ikiz kardeşim. 

Ona karşı nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum. 

Bazen öyle mahzun bakıyordu ki gözlerime, ördüğüm duvarların çatırdamasına engel olamıyordum. Fakat bir yandan da, delicesine kırgındı ona karşı bir yanım. 

Hastalığımı bilmiyordu, klostrofobim olduğunu da. Ama yine de, beni o gün banyoya kilitlemesini aşamıyordum. Amacı farklı olabilirdi lakin yine de ben o gün ölümden dönmüştüm. Üstelik, bana sarf ettiği sayısız kırıcı söz vardı.

Kendimi tutarsız hissediyordum. 

Mesela, onu ağlarken görünce kıyamıyordum. Kocaman sarılmak istiyordum fakat kalbim de sızlıyordu üstündeki kırıklarla. 

Tek istediğim, yıllar sonra bile olsa iyi bir aileye sahip olabilmekti. 

Son yaşananlardan sonra onların bana karşı duyguları değişmeye başlasa bile, ben hala kırgındım. 

Onlarla gülerdim, yeri geldiğinde destek olurdum, sarılırdım ama unutmazdım.

Tıpkı, dün Tamay'ın karşısında hıçkırarak ağlayıp söylediklerim gibi. 

Bu saatten sonra ondan, onlardan tam manasıyla kopmam imkansızdı. Fakat yaşananları da unutmayacaktım.

Sıkıntıyla nefesimi dışarı verirken bakışlarımı salonda gezdirdim. Odamda çok sıkıldığım için yalvar yakar salondaki koltukta uzanmaya ikna edebilmiştim onları. 

Mayıs ÇiçeğiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora