18 | Ailesel Faktörler

19.5K 1K 440
                                    

Merabalaarrr

Bölüm geciktiği için üzgünüm ama bir türlü yazacak enerjiyi bulamadım kendimde, bu aralar pek hevesim yok. Umarım bu bölüme yansımamıştır.

Satır arası yorum yapıp oy verirseniz çok sevinirimmm

iyi okumalar^^

iyi okumalar^^

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.


**

Karmakarışık hissediyordum. Bir duygu karmaşasının ortasındaydım fakat en belirgin olanı rahatlama ve şaşkınlıktı. 

Dakikalar önce kapıda yaşanan o şok edici saniyelerden sonra, abimin iyi olduğundan emin olmuş ve salona geçmiştik hep birlikte.

Emir tarafından tekrar koltuğa yatırılmıştım ve bu sırada olan bitenden haberi olmayan Barış da aşağı inmişti.

Şimdi hepimiz, bakışlarımızı abime ve yanındaki kıza sabitlemiş, bir cevap bekliyorduk.

Kimdi bu kız?

"Oğlum anlatsana artık," dedi annem uzun süren sessizlikten rahatsız olduğunu belirtircesine. 

"Benim bir tahminim var ama, doğru mu?" Abim kafasını aşağı yukarı sallayarak onayladı Yekta'yı.

"Doğru," dedi abim. "Bana o gece yaşananları sorduğunuzda sizi geçiştirdim çünkü önce Naz'ı bulmam gerekiyordu. Sizden bir şey saklamayacağım, beni vuran Naz'ın abisiydi."

Yekta hariç hepimiz ona adeta dumura uğramış bir ifadeyle bakarken, devam etti.

"Yürürken ara sokaktan sesler duydum ve takip ettiğimde Naz'la abisini tartışırken gördüm. Çok fazla detay vermeyeceğim. Sadece, abisi Naz'ı vuracaktı ve buna izin veremezdim. Ona kaçmasını söyledim, abisiyle benim aramda kargaşa çıktı ve vuruldum."

Sözlerini bitirip derin bir nefes aldığında Naz'a döndü. "Naz bir süre, yani abisi yakalanana kadar burada kalacak çünkü dışarıda olması çok tehlikeli. Biz de kapıdaki koruma sayısını arttıralım baba ne olur ne olmaz."

"Kalsın tabi ki," dedi Kenan bey. "Bu saatten sonra kendisi istese bile biz izin vermeyiz gitmesine." Caner'e baktı ve gülümsedi, "Gurur duyuyorum seninle."

 "Özel değilse eğer, abin neden seni öldürmek istiyor?" Tamay'ın sorusu, aslında hepimizin deli gibi merak ettiği bir diğer husustu.

Naz geldiğinden beri yerde duran bakışlarını kaldırdı ve hepimize baktı tek tek. 

"Ben okulum yüzünden burada yaşıyorum ama aslen Mardin'liyiz. Olaydan bir gün önce erkek kardeşim aradı, sevgilisiyle birlikte yakalandığını ve her ikisini de öldüreceklerini söyledi."

"Nasıl yani? Sevgilisi olması kötü bir şey mi?" dedim kendime engel olamayarak.

"Değil elbette ama onlara göre kötüydü, çünkü sevgilisi de onunla aynı cinsiyetteydi. Zaten toplum tarafından dışlanan bireylerken, bir de Mardin gibi bir yerde öyle bir şeyin ortaya çıkması resmen ölüm fermanları gibi bir şeydi."

Mayıs ÇiçeğiTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon