unuttun mu beni, her şeyimi?

157 24 32
                                    

beomgyu

 "sizi içeri alamam, kesin emir var" dedi kapıdaki görevli

"taehyun mu verdi bu emri?" diye sorduğumda adam başını olumlu şekilde salladı

"bir arasanız, benim telefonlarımı açmadı" diye tekrar ısrar ettim

"gelirseniz haber bile vermeden yollamamızı istedi" dedi 

"ama çok önemli" dedim bir umut

"yapabileceğim bir şey olsa yapardım inanın" dedi bana kapıyı göstererek

Şirketten çıktım ve binanın tam karşısındaki beton'a oturdum, bir kere daha aradım taehyun'u  ama gene açmadı. İnatsa inat, benim inadım daha inat. Yağmur başlamasına rağmen oturmaya devam ettim, bir süre sonra yağmurun altında gözlerim kapandı. Kulağıma gelen seslerle gözümü açtım hafifçe, taehyun ve o kadını görmemle tekrar yumdum gözlerimi. Taehyun mu getirdi acaba beni buraya?

"taehyun lütfen, bir yemek yiyelim" dedi  kadın

"istemiyorum diyorum, istemiyorum"

"seni bırakıp giden birini odana alacak kadar yumuşak kalplisin ama seni yıllardır bırakmama rağmen benimle yemeğe bile çıkmıyorsun. Seni seviyorum taehyun, o ilk sıkıntı da bıraktı seni ama ben yaptığın onca şeye rağmen hala seni seviyorum"

"kaç defa diyicem sana bilmiyorum ama bunları senden ben istemedim, ayrıca beni bırakıp gitmesine sebep olan sensin seni öldürmediğime şükret"

"lütfen taehyun son bir yemek, söz bir daha gelmiyicem"

"tamam, ilk ve son kez" dedi taehyun 

Gözlerimi açtım ve dikleştim, taehyun bana baktı ama umursamadı ve dönerek askıdaki ceketini aldı. 

"gitme" dedim kısılmış sesimle

"sana mı soracak?" diye sordu kadın

"lütfen taehyun gitme" dedim ağlamaya başlayarak

"sen çık" dedi taehyun 

"ne?" diye sordu kadın sinirle

"çık dedim dışarı" dedi taehyun kaşlarını çatarak

"bunun bedelini ödeticem" dedi kadın ve topuklularını yere vura vura çıktı

Taehyun derin bir nefes vererek yanıma geldi ve önümde çöktü, elleriyle gözyaşlarımı sildi ve yanağımı okşadı. Sinirliydi ve sinirini yatıştırmaya çalışıyordu

"ne oldu?" diye sordu

"ben özür dilerim taehyun, ben çok özür dilerim" dedim 

"ağlama, sakince anlat"

"ben seni seviyorum önceden de şimdi de taehyun özür dilerim, sana inanmadığım için sana bir yıl boyunca acı çektirdiğim için özür dilerim ne olur başkasına gitme" gözyaşlarım benden bağımsız akarken kalbim yerinden çıkacak gibiydi

"ben senden sonra kimseye gidemedim zaten" dedi gözlerini benden kaçırarak

Kollarımı boynuna sardım ve sarıldım, gözyaşlarım omzuna düşerken kokusunu içime çektim. Benim yakışıklı alfam, o zaman da benimdin şimdi de. Taehyun bana sarılmadı ama olsun ben sonunda ona kavuştum

"sakinleştiysen artık eve git, hasta olursun" dedi beni kibarca iterek

"gidecek misin onunla?"

"kovdum ya kadını beomgyu, hava almaya çıkıcam"

"benimle kalsan olmaz mı?"

"bu kez kaçma sırası benim" dedi ayaklanarak

"gitme, lütfen gitme" dedim hıçkırıklarımı tutamayarak

Taehyun açtığı kapıyı sertçe kapattı, çalışanları odanın önüne toplanmaya başladığında perdeleri kapattı ve bana döndü. 

"BİR YIL BOYUNCA ARAMADIN SORMADIN, MESAJLARIMA CEVAP BİLE VERMEDİN. SEN beom sen benden çocuğumu kopardın" dedi son cümleyi kırgın bir sesle söyleyerek

"özür dilerim, ben benim kafam iyi değildi" dedim ellerimle yüzümü kapatarak

"alakası yoktu, sen sadece acı çekmemi istedin. Çünkü şu hayatta intikam almayı becerebileceğin tek kişi bendim" dedi eliyle saçlarını dağıtarak

 "harin s-"

"merak etmiyorum, kimden yaptın ya da nerden evlat edindin hiçbirini merak etmiyorum"

"taehyun öyle değil"

"MADEM BENİ BIRAKACAKTIN NEDEN BENİMLE GELECEK HAYALLERİ KURDUN, NEDEN BEBEĞİMİZİ SEVER GİBİ YAPTIN?"

"HARİN BİZİM ÇOCUĞUMUZ" diye bağırdım sonunda

Taehyun'a baktığımda donmuştu, gözlerinde anlamlandıramadığım bir duygu vardı. Yere çöktü bir anda ve ağlamaya başladı, sonra kafasını kaldırdı ve bana baktı. Kalkıp yanına gitmek istediğim sırada yeri boyladım, çenem acımaya başladığında ağlamaya başladım. Taehyun geldi ve bana sarıldı, kafamı göğsüne bastırdığında ağlamam daha da arttı. Onu kendimden itmeseydim zorlandığım tüm o anlarda yanımda olabilirdi, böyle sarılırdı bana sımsıkı.

"belki bir ihtimal diyordum ama doğruymuş" diye fısıldadı taehyun saçlarımı öperek

"özür dilerim taehyun, çok özür dilerim" dedim 

"tamam sakinleş biraz" dedi beni kendine daha çok çekerek

"çok özledim seni"

"ben daha çok özledim"

"kimseye bakmadım bile, sana döneceğim günü bekledim"

"kimseye bakmadım, bana geleceğin günü bekledim"

"çok kızdın mı bana"

"çok kızdım ama şuan hepsini unuttum" dedi 

"benden başka kimseye dokunama istedim, aklında kalan tek şey beni öpüşün olsun istedim" dedim ondan ayrılarak

"beni mühürlemesen de hissedeceğim tek şey senin öpüşlerin olurdu" dedi parmaklarını dudaklarımın üstünde gezdirirken

Çok geçmeden taehyun istediğimi yaptı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı, özleminden çıldırdığım dudaklara sonunda kavuştum...

the other women | taegyuWhere stories live. Discover now