beomgyu
"bana bak sonradan görme sikik alfa senin kafanı patlatırım, sen kimsin lan benim çocuğum tartaklıyorsun? YOK EDERİM LAN SENİ, DUYUYOR MUSUN BENİ?" diye bağıran taehyun'u zar zor üç kişi tutabiliyorduk
En sonunda harin gelip taehyun'un bacağına sarıldığında taehyun sakinleşti ve harin'i kucakladı, bir anda sakinleşerek kızını öptü ve boşta kalan eliyle de elimi tuttu ve arabaya doğru yürümeye başladı. O harin'i koltuğuna oturturken size olanları anlatayım. Çıkış saatinde harin'i almak için okulun bahçesinde beklerken, harin çıkar çıkmaz bir veli harin'i tuttu ve bağırarak sarsmaya başladı. Hatta harin'in babasız olduğunu bağırıp durdu, taehyun haklı bir isyanla delirdi ve adamı tuttuğu gibi yumruklamaya başladı. Zar zor ayırsakta taehyun'un siniri inmedi, ben de sinirliydim elbette ama şuan taehyun en sinirli taraf olduğu için benim biraz arka planda kalıp cırtlaklık yapmamam gerekti. Kocam olacak herifin hapse düşmesini istemem, sonunda arabaya bindiğinde biraz daha sakindi ama hala sinirden elleri titriyordu. Onun elini tuttum ve arkamı dönerek harin'e baktım
"harin, ne oldu bebeğim?"
"ONUN OĞLU BANA BABASIZ DEDİ BABA" diye bağırdı harin
Taehyun tekrar sinirlenmeye başladığında ona baktım ve durmasını söyledim
"bağırmadan harin"
Harin küçük olsa da kendini oldukça iyi ifade eden bir çocuktu ve tek sınırı bu baba konusuydu, bir çocuğun sadece omega babasının olması hem orada hem de burada bizim için büyük bir sorun olmuştu.
"biz oynarken beni ittirdi ben de onu ittirince bana bağırdı, saçımı çekti. Ben de ona babam seni döver diyince benim alfa babam senin omega babanı döver dedi, ve dedi ki benim alfa babam yokmuş ben de var benim alfa babam diyince ittim onu. Özür dilerim babiş, biraz dizi kanadı"
"deliricem, o babasına da bebesine de göstericem ben babasızı"
"o da bir bebek taehyun" dedim
"babasız demeyi biliyor ama bacaksız"
"şart oldu tüm dünyaya harin'i tanıtmak" dedim
"evet, herkes bilmeli harin'in babalarının kim olduğunu. Ve o iki manyak babanın yapabileceklerini"
"düğünde gösteririz"
"lami cimi yok, bu haftasonu düğün yapıyoruz" dedi taehyun sonunda arabayı çalıştırarak
"bu haftasonuna kadar hayatta düğün planlayamam ben"
"planlarız güzelim, en güzelini planlarız" dedi taehyun sıkıca tuttuğu elimi öperek
Harin'in ağladığını duyunca ikimiz de ona odaklandık, harin gözyaşlarını sildi ve güzel gözlerini bize dikti
"dizilerdeki babalar gibi oldunuz" dedi
"işte böyle oluna istemsizce kızıyorum sana beomgyu" dedi taehyun sessizce
Yolculuk boyunca yediğim bokun vicdan azabıyla iyice ezildim, taehyun harin'in modu değişsin diye ben hamileyken tatlı yemeye geldiğimiz mekana getirdi bizi. Harin neşeyle etrafta koştururken taehyun sürekli onu izliyor, tek duygu değişiminde yanına koşuyordu. Gözyaşlarım istemsizce akarken telefonumu çıkardım ve bir iki fotoğraflarını çektim, taehyun yanıma geldiğinde bana kocaman sarıldı ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Bir iki kişinin harin'in fotoğrafını çekmesi sinirimizi bozsa da takılmadık, bilsinler babalarıyla gezdiğini bu bizim ancak işimize gelir.
"hayat sence de çok normal ilerlemiyor mu?" diye sordum taehyun'un omzuna yasladığım kafamı kaldırarak
"çok normal ilerliyor ve bu beni korkutuyor" dedi taehyun kahvesinden bir yudum aldıktan sonra
YOU ARE READING
the other women | taegyu
Fanfiction"adın neydi?" diye sordu kang taehyun dilini ensemde gezdirirken "beomgyu" dedim gözlerimi kapatarak "her neyse" dedi ve tekrar eski pozisyona dönerek kendini sertçe içime itti Birkaç gel gitten sonra menileri içime dolarken yatak örtüsünü avcumun i...
