Yan Karakter -45-

28.5K 2.9K 2.2K
                                    

Fotoğrafta Gürkan ve Asena var.

Duncan Laurence - Arcade

Discord grubunun davet linki profilimde bulunuyor. ♥

İyi okumalar...

Gürkan

"Nereye gidiyorsun sen?" Furkan, ceketini askılıktan alıp üzerine geçirdi ve telefonunu ceketinin cebine koydu. "Yürüyüş yapacağım."

"Tamam, anahtarını yanına al. Uyuyacağım ben."

"Benim anahtarım mı var?" diye sordu şaşkın şaşkın. Gözlerimi devirip homurdandım. "İyi, ne halin varsa gör. Gelince kapıda kalırsın."

Furkan, bir şey söylemeyip evden çıktığında ben de salona geri dönmüş, kanepenin üzerindeki battaniye yığınına sığınmıştım. Battaniyeyi kafama kadar çekip gözlerimi kapattım. Asena'nın gerçekten hasta olmadığını biliyordum. Daha çok baş ağrısı çektiğini düşünüyordum çünkü ne zaman üzgün olsa başı ağrırdı.

Yine de evine gidip onu görme isteğimi bastırmak çok zordu. Ama bunu yapmamam için oldukça mantıklı bir sebebim vardı, o sebep de her aynaya baktığımda kendisini gösteriyordu. Yüzümün belirli yerlerinde bu çirkin morluklar varken Asena'nın karşısına çıkamazdım. Yüreği sızlayacaktı, bana olan haklı kızgınlığını cevaplarını ararken bir kenara bırakacaktı. Ve bunu onun için istemiyordum.

Dün okula gelmemişti, hafta sonu tatilinde morluklarımın iyileşmesini umuyordum. Eğer iyileşmezse de annemin makyaj malzemelerine dalacak ve Asena'nın bu morlukları görmemesi için elimden geleni yapacaktım.

Tam mayışmak üzereyken kapının çalmasıyla homurdanarak yerimden kalktım ve paytak adımlarla kapıya ilerledim. Kapı kolunu aşağıya indirip kapıyı açtığımda az önce düşüncelerimdeki kızın karşımda olduğuna bir anda inanasım gelmemişti. Bu yüzden gözlerimi hızlıca kırpıştırıyor, kendimce onun gerçekliğini test etmeye çalışıyordum.

"Bilgin olsun, buraya Furkan beni çağırdığı için geldim." derken bakışlarını yere dikmişti. Yüzüme bakmaması şu an işime yarasa da gözlerini görmek için bitmek bilmeyen bir istek duyuyordum.

"Yüzüme bakmadan Furkan olmadığımı nasıl anladın?"

"Kapıyı açışından. Sen hep daha sakin açarsın kapıları." Asena, başını kaldırıp kısa bir süreliğine yüzüme baktığında kaşları çatılmıştı. "Senin suratına ne oldu böyle?"

"Hiç." diye geçiştirdim. Aslında bunun için ürettiğim çok mantıklı bahaneler vardı ama Asena'yla göz göze gelince 'hiç' diyebilmem bile bir beceriydi. Asena, bana olan kırgınlığı göz önüne alınırsa geçiştirmelik cevabımla yetinmişti.

Hâlâ kapının önünde dikildiğimizi fark ettiğimde kenara çekilip geçmesi için önünü açmıştım. Yanımdan geçerken konuşmaya devam etti. "Eczaneden moruklar için krem almışsındır diye düşünüyorum. O bebeksi suratına hiç yakışmıyor çünkü."

"Annem aldı." dedikten sonra sırıtmamak için kendimi zor tutarak sordum. "Bebeksi surat mı?"

"Evet, yoksa daha önce hiç aynaya bakmadın mı?" Masanın üzerindeki küçük eczane poşetini fark eden Asena, eline alıp içerisinden kremi çıkardı. Kutusunun açılmamış olduğunu gördüğünde başını kaldırıp yeşil gözleriyle öyle ölümcül bir bakış atmıştı ki bir an duvarlar üstüme geliyormuş gibi hissetmiştim.

YAN KARAKTER | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin