11. Bölüm

507 64 30
                                    

Sevgiyle kalın.

Sevgiyle kalın

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.

11. Bölüm: Bazı Yalanlar Tatlı, Bazı Gerçekler Acıymış

'Yaraları iyileştirmek için bir sürü ilaç var ama sen söyle tanrım; İsa'nın elindeki yaraya merhem mi iyi gelir yoksa Meryem mi?'

"Ne diyorsun Deniz?" Dedi cemre söylediklerine anlam veremeyerek.

Deniz arkaya uzanıp Cemrenin çantasına aldı. Sonra Cemre'nin dizlerinin üzerine bıraktı. "Yara bandın var mı?"

Cemre Deniz'in söylediklerinde anlam aramayı bırakalı çok olmuştu. Çantasını geri arka koltuğa bırakıp telefon kılıfının arkasındaki yara bandını çıkardı. "Al." Deniz'in dudakları kıvrılırken yara bandını aldı.

"Yanında neden yara bandı taşıyorsun?" Diye sordu Deniz hatırlaması için içinden dua ederken. Bu onun için önemliyken Cemre hatırlamasa üzülürdü.

"Çünkü-" diyip duraksadı. Bir kaç saniye sessizce düşüncelerini toparlamaya çalıştı. "Sen o çocuksun; Özgür. Dizi kanayan çocuk." Cemre yavaşça yanındaki adama döndü. "Ama nasıl?"

"Cemre her şeyi açıklayacağım."

Cemre Denizi eliyle susturdu. "Sen hastasın." Dedi kapıyı açıp arabadan çıkarken. "Kürşatla arkadaş olman, birden karşıma çıkıp beni kurtarman(!), bana geçmişini anlatman ve ablana benzetmen, bu teklifi bana yapman, Levent'in babasıyla ortak olman, o gece." Arabanın önünde bir sağa bir sola doğru yürürken kafasındaki bir kaç yapboz parçası birbiriyle eşleşiyordu. "Nasıl anlamadım ben."

"Cemre bi sakin ol."

"Beni salak yerine koydun!" Diye bağırdı Cemre. "Tanımıyormuş gibi yaptın. Daha kötüsü her zaman hayatımda olup asla karşıma çıkmadın."

"Hasta ya da sapık değilim. Kendime haklı sebeplerim var."

Cemre alayla gülüp arabanın kaputuna yaslanan Deniz'in üstüne yürüdü. "Ne sebebinden bahsediyorsun sen? Bana yalan söyledin. Her şey planlıydı. Üç arabayla bizi karşılamanız bile, benimle tek kalıp bunları söylemek için. Gözüme baka baka rol yaptın." Cemre bir dakika içinde değişen olaylara anlam veremiyordu. "Bunu bana gelmeden önce söylemeliydin Deniz. Sana güvenmeden önce söylemeliydin bunu. Madem hayatımın içinde bu kadar vardın o zaman bile bile neden canımı yaktın? Beni en zayıf yerimden, güvenimden neden vurdun?"

Cemrenin gözünden düşen yaşlar sel olup Deniz'in içine akıyordu. Genç kadının göz yaşında boğulduğunu hisseden adam karşısındaki kadının canını ne kadar yaktığını yeni yeni fark ediyordu.

MAVİ PAPATYAМесто, где живут истории. Откройте их для себя