Hüzünmüş aşkın

4K 283 59
                                    







Aleda'nın seçtiği elbise hem içine sinmişti hem de göz doyurucu bir biçimde şıktı. İçten içe Kendilerine yakışır bir görünüm sergilemek istemişti , yadırgamasınlar istedi , onun hala buralı olduğunu bilsinler istedi. En çokta Mılan aşiretini merak ediyordu , çünkü bu akşam o davette her kapıdan farklı insanlar olacaktı , yüzler karıştırılacaktı.

"Ne düşünüyorsun ,  eğer elbise içine sinmediyse , elbise çok yakıştı , su gibisin."

o an aynada kendime bakmayı bırakıp.  Harelerimi , arkamda ki Yıldızı aramıştı. o da giydiği zarif zümrüt rengi elbisesi sarışın cildini adeta bir elmas edasıyla  parlatıyordu. içten bir gülümseme vermek istemiştim. Ancak karşımdaki bu sarışın genç kadına karşı ısındığım söylenemezdi. Harelerim tekrar yüzünde kesiştiğinde bu defa benim yapamadığımı yapmış ve gülümsemişti benim aksime buzları eritmek istiyor gibiydi. , bir kaç adımda yanıma yaklaşırken arkama geçmiş ve bir dost , bir abla edasıyla kollarımdan tutarak sıvazladı.

"Ben de böyleydim senin yaşlarında gençtim , hemen kırılabilecek derece de narindim, senin gibi."

Karşımdaki sarışın Genç kadın , histerik bir biçim de anılarını hatırlarcasına kafasını salladı , gülümseyerek bana baktı bu defa.

"Ama korkardım da endişelenirdim de İnsanların düşüncelerinden , tepkilerinden , sonuçlardan hepsinden çekinirdim."

Yıldız'ı dikkatlice izlerken , dudaklarımı aralamıştım. "hala genç bir hanımefendisiniz." Dedim.

Yıldız gamzelerini belli edercesine güldü , "sağol güzelim." Dedi. Yıldız derin bir iç çekerken , farkındaydım ki bir şey demeye çalışıyordu karşımda ki genç kadın.

"aklınızdakini söylerseniz ben de rahatlayacağım siz de?" Derken , tekrardan gülümsedim belki böylelikle rahatça içindekileri dökebilirdi.

Yıldız gözlerini üzerimde buluştururken , "aslına bakarsan , Boran ile aramızda ki samimiyet belli seninle de aramızda bir soğukluk olsun istemiyorum ." bir süre düşünür bir biçim de sessiz kaldım.

"yanlış anlamışsın beni , aslında amacım soğuk davranmak değildi." Dedim.

Bu defa ona taraf arkamı dönmüştüm. "istersen sen de tabi, baştan tanışabiliriz?"

Yıldız içten bir gülümseme sunarken , belki de aramızda ki buzları eritmiştik ancak bu Boran'dan mı kaynaklıydı kendisi bile bilmiyordu , Yoksa gerçekten abla edasıyla mı? yaklaşmıştı bilinmezdi.

İkimiz de istediklerimizi alırken bir kaç parça bir şeyler  daha alarak oradan ayrıldık. Boranın'da dediği gibi bizi almaya gelmişlerdi , davet yerine geçmeden önce , hazırlanmak adına herkes evlere dağılırken , Azad ile beraber konağa girmiştik. Salonda bir bağırış gürültü işitilince , Azadla bir süre birbirimize bakmış ve elimde ki poşetleri kenara bırakıp koşarak salondan içeriye girmiştik.

ortam o kadar  değişikti ki bir taraf şaşkınlık içerisinde  bir taraf ise gülümsüyordu , gülben ve ezom'a baktığımda ise şok olmuş bir şekildeydiler , o sırada salonun bir köşesin de Lilan ve Şanazi halamı görmüştüm.

"Ne dersin sen hele Lilan? Öyle şey mi olur!"

Lilan tam konuşacakken şanazi halam onu durdurmuştu , "Gülben bundan sonra kızıma gelin hanım diyesiniz , o kadar! bu saatten sonra bu bebek doğacak!"

duyduğum bebek lafıyla Lilan'a diktim gözlerimi , o sırada bir kaç adım atmamla kapıdan içeriye adımlamış ve Ezo'nun yanına yaklaşmıştım.

ALEDAWhere stories live. Discover now