iyi geceler ve keyifli okumalar dilerimm.
💗
♪Birsen Tezer, Sanki Rüya♪
♪Dedublüman-Mavzer Tabancas, Rüya Gibi♪
💗
İlahi Bakış Açısı/Geçmiş Zaman
"İlk Buluşma"
⏳⌛⏳
"Derler ki; senin gönlünden geçirdiğin kişi, seni gönlünden geçirir. Ruhların dili yanılmaz.*"
Üç kız arkadaş kol kola girmiş, tepelerindeki güneşe aldırmadan caddede koyu bir sohbet eşliği içinde salına salına yürüyordu. Ilık esen tatlı yaz rüzgârı tenlerine değiyor, hiç bulut olmayan gökyüzünün açık ve masmavi oluşuyla birlikte yazın o tüm duygusunu iliklerine kadar hissediyorlardı.
Havanın güzelliği bir yana hepsinin de aklında türlü türlü düşünceler vardı. Dila yaz tatilini nasıl geçireceğini düşünüyordu mesela. Hemen sol koluna girmiş olan arkadaşı Meryem ailece gidecek olduğu tatil planını, sağ kolundaki Aysu da bitmiş olan makyaj malzemelerini bir an önce alıp stok yapmayı düşünüyordu. Herkesin derdi kendineydi...
Yaz tatili nihayet başlamıştı ve hepsi de artık lisede birinci yılını iyisiyle, kötüsüyle, güzellikleriyle, dolu dolu anılarla geride bırakmıştı. Mutlu ve heyecanlıydılar. Aralarında, konudan konuya atlayıp sakin bir muhabbetin içindeydiler.
"Haftaya ailece tatile gidiyoruz biz. Bu hafta ne yapacaksak yapalım kızlar. Olur mu? Gerekirse her gün buluşalım ama bir şeyler yapalım muhakkak," dedi Meryem. Dila'nın sınıf arkadaşıydı. Okulun ilk gününden itibaren birbirleriyle kaynaşmışlardı ve kafaları uyuşmuştu.
"Ya yaz tatiline gireli daha bir hafta oldu hemen mi gideceksiniz?" diye hayıflandı Aysu, kaldırımlardaki beyaz çizgilere basmadan yürümeye özen gösterdiği esnada önemli bir şey yapıyormuşçasına başını da yerden hiç kaldırmamıştı. Aysu farklı şubedeydi ama Meryem ve Dila ile de yakın arkadaştı. Meryem, Aysu'ya göre daha sakin, olgun bir karaktere sahipken Aysu iki arkadaşının da tam tersiydi. Bazen Aysu'yu anlamak zor olurdu.
"Anneannemin yazlığı var Muğla'da. Her yaz bizi mutlaka çağırır Aysu, bütün yazı orada geçiririz. Hatta gitmezsek bize darılır, konuşmaz bizimle anneannem. Yazın ilk haftası hazırlık yaparız sonra da gideriz biz de hemen Muğla'ya bu yüzden. Aslında hemen gitmeyi ben de pek istemiyorum ama beni dinleyen yok ki..." dedi Meryem dalgın bir sesle. Konuyu değiştirdi. "Bir haftamız var yani kızlar. Gezip tozalım işte her gün. Tatilde değil miyiz? Ne yapacaksınız ki başka? Kös kös oturmaktan iyidir evde."
Dila arkadaşlarını sessizce dinliyordu bu sırada. Evet, yaz tatili başlamıştı başlamasına ama tatil herkes için aynı şeyi ifade etmiyordu. Dila, yaz tatillerini sevmezdi çünkü yurtta canı çok sıkılırdı. Birkaç hafta Nilgilin ailesinin evine kalmaya giderdi, hepsi bu. Onun tatili buydu sadece. Esra Teyze ona kalması için ısrar etse de Dila utandığı için, kalmayı ne kadar çok istese de kabul edemezdi. Bu yüzden de bir an önce günlerin geçip gitmesini ve okulların başlamasını isterdi hep. Okul onun için kafa dağıttığı, düşüncelerinden uzaklaştığı bir yerdi.
"Ayy kızlar!" dedi Aysu heyecanla, eliyle uzaktaki bir yeri gösterdi. "Şu takıcı yeni mi açılmış? Baksanıza! Daha önce hiç görmemiştim burayı. Hadi girelim de bi'bakalım ne varmış?"
ESTÁ A LER
DİLHUN: Zehir ve Deva
Ficção geral"Dila," dedi Devran, sanki adımı söylemek ona huzur veriyormuş gibi hali vardı fakat adımı çekinerek zikretmişti. Birkaç dakika gözleri yüzümde dolaştı. "Benim seninle aynı yastığa baş koymaya ihtiyacım var," dedi, gözlerini gözlerimden hiç çekmed...
