21. BÖLÜM

5.5K 400 143
                                    


Merhaba. Nasılsınız?

İyi olun. Hep iyi olun. İyi olmak için çabalayın. Olur mu?

💗

İyi okumalar 💃🏻

Bismillahirrahmanirrahim 🤍

Yıldız'ı parlatmayı ve yorumları bekliyor olacaz💞
.

Arkadaşlar bu böldüm de Eymen'in ağızdan yazdım. Lütfen düşüncelerinizi paylaşın.


Ve lütfen bir önceki bölümlere oy vermeyi unutmayın..

~İnsan vicdanın kınayan sesini tanıklığa çağırırım. ~
-kıyamet 2-

Üzerimdeki siyah, kırmız kalpli elbisenin eteğini düzeltirken bir yandan da aynadan kendime bakınıyordum.
Su dalgası şekli verip açık bıraktığım saçlarım dizimin altında biten yırtmaçlı elbisem ve hafif makyajımla gayet iyi duruyordum. Bana kalsa kırmızı ruj sürerdim ama
kızlar bunun aşırıya kaçacağını düşünüyordu. Ki Roda kırmızı rujun heryerde kullanılmasına karşıydı.
Oysa benim için hiç fark etmezdi giydiğim kombine ne yakışırsa onu yapardım ben.
Elbise her ne kadar günlük gibi dursa da bana göre çok basit davetlerde giyilebilir hanım hanımcık bir elbiseydi.

Yırtmacı fazla olduğu için bir kısmını toplu iğne yardımıyla kapatmıştım. Çünkü şu an yırtmaç için pek uygun değildi. Tamam açık giyiniyorum ama herşeyin de bir usulü var canım.

Hazır olduğuma emin olduktan sonra odadan çıkıp merdivenlere yöneldim. Odamda şu anda özel hayat gizliğini pek sağlamadığı için başka bir odada yatıp kalkıyordum. Şu anda da Roda ve Lavin banyomu ele geçirdiği için mecburen başka bir odada üstümü değiştirmiştim.
Makyaj masam banyoda olduğu için kızlarda orayı ele geçirmiş oluyordu mecburen.

Merdivenlere yaklaştığımda dedemin odasından gelen seslerle merakla oraya doğru yürümeye başladım. Seslerden anlayabildiğim kadarıyla dedem telefonla konuşuyordu. Peki ama dedemin sesi neden bu kadar öfkeli geliyordu?
Kapıya yaklaştığımda sesler daha net bir biçimde gelmeye başlamıştı.

"Evet. O dosyayı masamda bırakmıştım."

Ne dosyasından bahsediyordu ki?Gerçi kendisi emlakçıydı muhtemelen iş dosyalarından bahsediyordu.

"Hayır. Zaten şu anda sınır ötesinde üç tim var. Başka bir tim göndermek riskli olacaktır."

Ne timinden bahsediyordu dedem? Sınır ötesi? Acaba içerideki kişi bir başkası mı diye düşünmedim değil. Ama bu oda dedeme ait olduğu gibi içeriden gelen seste dedeme aitti.

"Evet Binbaşı. Dosyayı gerekli mevkilere imzalatılmış bir şekilde tekrardan masamda görmek istiyorum."

Binbaşı? Kafam karışmıştı. Dedem ve binbaşı ne alakaydı?
Birden bire zihnimde davet gecesi canlandı. Bana gönderilmiş olan mektuptaki kelimeler birer birer zihnimde yankılanırken içimde adını koyamadığım bir his belirivermişti.

"Tamam o zaman."

İçeriden gelen sesler kesilince görüşmenin bittiğini anlamıştım acaba pat diye odaya girip dedeme hesap mı sorsaydım yoksa biraz araştırma mı yapsaydım?

Kapıdan uzaklaşıp merdivenlere doğru yürümeye başladım. Bu konuyu dedemle daha sonra konuşacaktım. Ya da konuşmayıp herşeyi kendi yöntemimle öğrenecektim. Ne yapacağıma şu anda karar veremiyordum. Düşüncelerim o kadar karışmıştı ki kandırılmış hissiyatı karnımın ağrımasına sebep olmuştu.

SEVDA BÜYÜSÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin