20: İhtiyaçlar Ve Amaçlar Hiyerarşisi

449 64 12
                                    

Selam, biz geldik! Yazım yanlışları için ne yapacağınızı biliyorsunuz. Öpüldünüz kocaman🤍

2 hafta sonra

Ayaklarımın altında ezilen kurumuş otların sesi, ezbere bildiğim bir şarkının notaları gibi geliyordu kulağıma. Hafif nemli saçlarım yaz meltemiyle savrularak kururken, adımlarım birbiri ardına sıralanıyordu.

Kızlara verdiğim eğitimi bugünlük bitimiş ve duş alıp karargahtan çıkmıştım. Şimdi ise beni bekleyen arabaya doğru ilerliyordum. Aslında yaklaştığım şey yalnızca araba değil, beni buraya hapsedecek kaçınılmaz sonumdu.

Boğuluyordum.

Babamın yaptığından sonra aldığım nefesler boğazıma yapışıyor, dikenli tel misali dokunduğu yeri kanatmadan geçmiyordu. Ve bu halimi bilen yalnızca bendim. O videoyu izlediğim, evlilik kararını onayladığım günden beri dışarıya karşı çelik gibiydim. Sanki babamdan yediğim darbe bende sinek ısırığı kadar bile acı bırakmamış gibi davranmış, öyle hareket etmiştim.

Doktor ile şehzade ilk başta tavırlarıma inanmayıp, altında başka planlar arasa da hiçbir şey bulamadılar; çünkü yoktu. Gerçekten plana dahil olacak ve benden istenilen neyse yapacaktım. Sonra da zamanım geldiğinde öldü gösterilip buradan gönderilecektim.

O gece konuşulan plana göre, kısa bir süre sonra yani tam da bugün nişanlanacaktık. Padişahın seferde olmasını fırsat bilerek nişan süresini uzatabildiğimiz kadar uzatacaktık ki, bu da en fazla altı ay kadar sürecekti. Altı ay sonra düğünümüz yapılacaktı ve benim bu süre boyunca yetiştirdiğim kızlar saraya yerleşecekti. Her birinin görevi şimdiden belliydi. Ve o göreve göre eğitim alıyorlardı.

Örneğin padişahın eşlerinden birinin yanına sızacak olan kız, o sultanın neyi sevip neyi sevmediğini, hareketlerini, tutumlarını her şeyi bilerek ona göre yetiştiriliyordu. Burada amaç, yanına yerleştiği kişinin tam güvenini kazanmak ve hem şehzadeye hem de yönetime karşı olası yapabilecekleri bir saldırıyı engellemekti.

Saraydakiler hakkında gidiş gelişlerimde edindiğim birkaç küçük bilginin yanı sıra, karargahta herkes için çok önceden oluşturulmuş dosyalar mevcuttu. Yani bütün plan çoktan oluşturulmuş sadece bana söylenmemişti ki, benim canımı sıkan da buydu. Bana en başından beri dürüst olsalardı, kendimi bu kadar yalnız ve yarı yolda bırakılmış hissetmezdim. Ama artık hiçbirinin önemi yoktu, kesin ve keskin çizgilerim hatta duvarlarım vardı. Kimseye karşı herhangi bir beklenti veya güven duygusuna kapılmayacaktım. An itibariyle her koyun kendi bacağından asılacaktı.

Düğünden birkaç ay sonra yaptığım bir gezinti sırasında bir saldırıya uğrayacak ve uçurumdan düşerek ölecektim. Denizde kaybolan bedenim, şehzademizi harap ettiğinden bir daha uzun bir müddet kimse evlilik lafı açmayacak, padişahın seferden dönmesi ve de hemen ardından gelen vefatıyla şehzademiz tahta geçecekti. Ve mutlu son. Evli evine, köylü köyüneydi artık.

Ormanlık alandan çıkıp beni bekleyen arabaya bindim doğruca. Saraya gidecektim. Sözde evliliğimin ilk adımları bu akşam atılacaktı.

Yapmak zorunda olduğum şeylerin yanı sıra, tarihin olağan akışına müdahale etmek de beni fazlasıyla geriyordu. Tarihte şehzademizin 3 tane eşi ve bunlardan olma üç kızı iki oğlu olması gerekiyordu. Benim hikayeye dahil olmam tarihin akışını değiştiriyordu. Ben bu masaldan çıktıktan sonra umuyordum ki, her şey olmasa da benim yüzümden değişenler tekrar eski haline dönerdi.

Araba taşlı yollarda ilerlerken kendimi düşünce seline bırakmış öylece sürükleniyordum. Her şeyi belli bir raddeye kadar sindirebilsem de babamla yüzleşmem gerektiğinin farkındaydım. Bu yüzden şu nişan işini atlatır atlatmaz, muhtemelen yarın gece, kendi zamanıma gidecektim. Doktor'a gideceğimi söylemiş olsam da zamanı konusunda herhangi bir şey söylememiştim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 02 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ZAMAN SARNICIWhere stories live. Discover now