Bölüm 11

128 36 0
                                    


-Salih O kadar pişmanım ki! Ben seni hiç unutamadım...

Unutamıyorum saçlarımı okşadığın günü...Bana sarıldığın günü...Gözlerimin içine bakıp;bağırarak sevdiğini söylediğin günü...

-Ben de bana yaşattıklarını unutamıyorum Zeynep!Hem de hiç...

Sana dokunurken yabancı tenlerin kokusunun bulaştığını hatırlayacağım,gözlerine bakarken beni aldattığın insana nefret ettiğim gibi bakacağım.Kalbimde açılmış yaralar var.Affetmek ağır iyileşen bir yaradır.Başladığın yere dönebilmek için,başladığın mesafeden daha fazlasını kat etmen gerekir.Buna hazırlıklı ol ve geleceksen bir gün geçmişi kaldıramayıp seni sorgusuz sualsiz terk edebileceğimi bil ve bana güvenmeden gel!Çünkü ben senden nefret ediyorum.Benden her şeyi bekle!

Beni terk ettiğinde;şehirde seninle aynı parfümü kullanan her insana tek tek küfür ettim ben.Sonra hava şartlarına,senin kokunu alıp bana getiren rüzgara...

O da yetmedi o parfümü yapan şirkete bile sövdüm.Yoksa bu kadar ucuz muydu bu parfüm lan dedim kendi kendime;ağzına takıldı cümleler,diyemedim.Anlardım o an bütün şehir sen kokardı ama sen hiç yoktun!

Bana yaşattıklarını unutmak için çok savaştım ben.Kendimle savaştım, çoğu zaman yenik düştüm ama sonunda seni benliğimden tamamen yok ettim!Şimdi bana gelip hiçbir şey olmamış gibi ben seni unutamıyorum diyemezsin!

Ben sana bir daha asla güvenmem;güvenemem...Bana yaşattığın her şeyi noktasına kadar hatırlarken benden hiçbir şey olmamış gibi davranmamı bekleyemezsin.Kafamda ne cümleler kurdum seni gördüğümde saymak için ama bu gün seni o halde görünce cümleler boğazımda düğümlendi,geçmiş gözümün önünden geçti,yaşadıklarımız geldi önüme yapamadım işte!Şimdi senin yaptığın ''seni unutamadım'' demen bir bıçağın gereksiz parlaması gibi.Kendimi tutuyorum sana kızmamak için çünkü illegal bir yağmur gibiyim bir yağsam pahalıya malolacağım!

-Pişmanım desem...Sana ihtiyacım var desem...Avazım çıktığı kadar yalvarsam sana...Kul köle olurum desem yine de beni affetmez misin Salih?

-Sevişmelerimizi hatırlıyorum ardından beni terkedişini,başını omzuma rastlayıp uyumalarını hatırlıyorum sonra beni yalanlarınla unutmalarını.Benden nasıl böyle bir şey istersin.Bu benim kendime yaptığım en büyük haksızlık olur.Canım dediğim kişi bir zamanlar canımı almıştı.Ben de sana ait bir can kalmadı artık.Üzgünüm Zeynep... Kalbimde bir başkası varken sana yer yok.Senden kalanlarla yaşamayı öğreneli çok zaman geçti üzgünüm...

-Beni anlıyorsun değil mi ?

-Evet ama son bir kez sana sarılıp uyumama izin ver yalvarırım.Bu sana son vedam olsun.

Gülümsedim ve bir zamanlar gözlerine baktığımda eridiğim,ellerini tuttuğumda heycanlandığım Zeynep'e sarıldığımda hiçbir şey hissetmediğimi fark ettim.Bir zamanlar deli gibi hesap sorduğum kadına hatırını bile sormaz olmuştum çünkü onu yok saymamıştım; kafamda yok etmiştim!

Her gece hayaller kurardım ve kurduğum hayallerde bile benim olmazdın,sabaha kadar uyutmazdın beni.Gece gündüzüne kavuşurken ben hala sana kavuşamıyordum.Yüreğimi parçaladığın gibi şimdi de beynimi kemiriyorsun!Doğmayı bekleyen güneş gibi bekliyordum seni.Ama artık acı çekmekten ve ayrılığı satır satır, virgülüne kadar ezberlemekten bıktım.Tam tamına beş yıl oldu karşılıklı sanarken ''karşılıksız'' aşkım başlayalı...

''Ben veda etmeyi pek beceremem Zeynep. Duygularımı da pek açığa vuramam zaten, hele bu veda çok daha zor geliyor. Aslında hiç böyle bir son görüşmeye gerek yoktu. Ama insanın kanı durmuyor işte, ne varsa bu son anlarda.?

Senden hatırlamanı bile istemiyorum, sadece temizliği ve saflığı yaşatalım bu aşkı kalbimizin bir kuytu köşesinde!...

Ne güzel başlamıştı. İkimizde gençtik deli doluyduk, coşkunluğumuzun son safhasında kanımızın kaynadığı bir anda gördük birbirimizi, sevdalandık.

Geceler boyu uykusuz kaldık birbirimizi düşünmekten, en güzel heyecanları, en güzel bakışları yaşadık. Hemen aşkı yaşadık, zamanı durdurup utançları ve sitemleri yaşadık. Kavgaların en güzellerini de biz yaptık. Çünkü barışmakta ayrı bir zevk veriyordu bize.

Sevdik, sevildik, doruğuna vardık kutsal duyguların.Aşk yeminleri ettik tutamayacağımızı bile bile. Günlerce aylarca yalnız ikimiz varmış gibi yaşadık. Ne alaylı bakan gözlere, ne karşı çıkan büyüklere, ne de dost sözüne aldandık. Kendi ateşimizde yandık, en önemlisi bir birimizi anladık.

Romantik şarkıları serin aksam üstüleri yaşadık seninle. En güzel çiçekleri verdin bana. Rüyalarda bile hep ikimiz vardık. Gerçek aşkı tattık bunu sen de biliyorsun.

Öyleyse hep aynı duygularla kalmalı değil mi? Biz birlikte olmasak da... güzel başlayan çok güzel yaşanan bu aşkı aynı temiz duygularla bitirmeliyiz. Şimdi de ayrılığın en güzelini en acısını yine biz yaşıyoruz...

Ne dersin bu da Allah'ın bir lütfü değil mi bize? Lütfen ağlama.

Neden benimkilerle yarışıyor göz yaşların? Sen benim güçlü kocaman sevgilim değil miydin? Güçlüsündür sen... seni hep böyle hatırlamak istiyorum, haydi sil gözyaşlarını. Hava da karardı, zaman bize hep acımasızdı zaten. Yine öyle çabuk olmamızı istiyor herhalde.

Sana bir şey söylemek istiyorum. Kırmızı elbisen sana çok yakışıyor bir daha erkek tavlamaya niyetlenirsen bu sözlerim aklında bulunsun. Bir de küçük bir istek arkana dönüp bakma tamam mı her şey burada bitsin, hoşça kal..''

Ertesi gün ilk işim Bay K ile her zaman ki gibi Beyoğlu'ndaki mekanımızda buluşmak oldu.Derdimi en iyi anlayacak o'ydu.

-Bay K Belinda ile tanışmadan önce bütün duyguları bilen ama hissetmeyen birisiydim.O bana yaşama sevinci verdi.Hayatı sevdirdi;hayatımın anlamı o oldu.Şimdi O'nu bırakıp da nasıl gideyim?

BANA ÖYLE BAKMA! #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin