-11-

2.9K 280 74
                                    

YoonGi'nin ağzından;

Hem gecenin yalnızlığına son vermek hem de Danbi'yi ziyaret etmek için dışarı çıktım.

Biraz hava soğuktu ama sorun değildi.
Elimde ki telefon ile haberleri karıştırarak gidiyordum ki gözüme çarpan haber ile biraz duraksadım.

Daha sonra aniden içimde bir kahkaha attım. Beni arıyorlardı bilinmeyen kişiyi. Wow ne havalı ama.

O olaylarda benim hiç bir suçum yoktu. Olmayacaktı da . Gülerek kafamdan telefonu kaldırdım ve telefonu kapatıp cebine koydum.

Derin bir nefes alıp binaya girdim. Zemin kat olduğu için hiç zaman kaybı yaşamayıp kapıyı çaldım. Çaldım. Çaldım. Açan olmamıştı.

Dışarı çıkıp baktım. Yatak odasında küçük bir ışık vardı. Yavaşça pencereye yaklaştım. Perdesi pekte örtük sayılmazdı.

Olan biteni görmem ile sinirlerim tavan yapmıştı. O ve Danbi artık bir son istediklerini bana fısıldamış oldular bu sayede.

Hemen eve gidip üzerimi değiştirdim. O farklı bir ölümü hak etmişti. Daha fazla nefes alamazdı. Siyaha büründüm.
Ona benden başkası dokunamazdı. Danbi bir sürtüktü.

Yeniden binanın önüne geldiğimde sadece sessizce pencereden onları izledim.

Saat ikiye doğru onu uğurladı. O gider gitmez gidip kapıyı çaldım.
Gülerek kapıyı açtı. Ama birden beni görmesi ile gülüşü solmuştu.

Kapıyı açtığında yarı çıplaktı. Bu durumu göz ardı edip. Silahı kafasına dayadım. Çığlık atamak istedi ama ona engel oldum.
Onu yatak odasına götürdüm.

O kendi sesinde boğulurken silahı tutmasını sağladım. Yavaşça ona yaklaştım. Hala altımda tepinirken,onun bu acınası haline güldüm.
Yüzümü göremiyordu. Görmesede olurdu zaten ne fark ederdi ki artık ondan nefret ediyordum.

Kulağına sadece fısıldadım ;

Sendin beni öpen
Sevdiğini söyleyen
Beni mutlu eden

Ölümü hesap etmeden
Beni kabul eden
Nefret ettim senden

Boğuluyorsun,nefesimde
Hisset sonuna kadar beni
Ölüm çevrelerken mutluluğu
Hapsetti bizi tutku

Bekliyor seni sonsuz uyku
İşte zaman artık senin için durdu
Saat iki oldu
Ölüm senide buldu

Bu uzun şiirin ardından sevdiğini umut ederek teteğe basmasını sağladım. Ve arkamda kanıt bırakmayışımın mutluluğu ile hızla oradan uzaklaştım.


Min-Jung'un ağzından;

Sabah kalktığımda gözlerim dün gece çok ağladığımdan hala acıyordu. YoonGi ve Danbi'ye lanet ettim onların yüzünden kaç gündür adam akıllı dışarı çıktığım yoktu.

Derin bir nefes alıp hemen gidip elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra saçımı topladım sonra nedense birden kendimi suçlu hissettim tam bir bencildim. Eğer YoonGi onunla mutluysa bende mutlu olabilirdim.

Biraz yemek yedikten sonra  Danbi'nin sevdiği şekilde bir kek yaptım. Hemen gidip kapısını çaldım.Kapı aniden açılınca şaşırdım.

Danbi'ye seslenerek girdim.

- Danbi !
- Danbi!..

Ama ses yoktu hala uyduğunu varsayarak mutfağa girip elimde ki keki masaya koydum koşarak yatak odasına gittim. Gördüğüm manzara karşında ağzım açık kalmıştı göz yaşlarımın aniden hucum etmesi ile hem ağlamaya hem de bağırmaya başlamıştım. Sesimi duyan komşularda eve geldiğinde hepsi Danbi'nin halini görüp fal taşı gibi açıyordu gözünü bir kaç komşum beni oradan uzaklaştırırken. Biri polisi arıyordu.

Beni binanın önünde ki banka otutturup sakinleştirmeye çalışıyorlardı.

Hayır! Hayır, bu gerçek olamazdı değil mi?  Danbi ölemezdi!

Polis ve ambulans sesleri kulağında yankı yaparken;

- Danbi sen ölmüş olamazsın!..

微笑 ▶ Smile ▶ MYG ✔Where stories live. Discover now