Kontesin Laneti +18

Yeni Bir Boyuta Adım

Oy veren, yorumlarını esirgemeyen, kitabı okuma listelerine ekleyen herkese bol bol kalp gönderiyorum ❤️

Yeni Bir Boyuta Adım

"İçimizdeki ışık, karanlığın en derininde bile parlayabilir."

Keşişin sözleriyle şaşkına dönmüştüm. Yüzüm kızarmıştı ve irkildim. Gözlerim genişledi, bir an için donup kaldım. Sonra refleksle ellerimle göğsümü sımsıkı kapattım, içimde bir huzursuzluk hissederek geri çekildim. Şaşkınlığımın şiddetiyle bedenim titredi, adeta bir fırtına içindeydim.

"Ne diyorsun sen?" diye fısıldadım, sesim titreyerek dışarı çıktı. İçimde bir öfke kabarıyordu, ancak şaşkınlığım daha ağır basıyordu.

Sözlerinin gerçekliğiyle yüzleşmek istemiyordum, ama kaçamıyordum da. Keşişin bakışları, adeta derinliklerime işliyordu, ruhumu çıplak bırakıyordu.

Keşiş, sırıtarak bana bakıyordu, yüzünde tuhaf bir ifade vardı. Gözlerinde bir sır saklıydı, ama ne olduğunu anlamak için fazla korkmuştum. "Memeni aç!" diye tekrarladı, sesinde bir tür acımasızlık vardı. O an, sözlerinin altında yatan gizemi çözmek istedim, ama içimdeki korku onun isteğine karşı gelmeme engel oldu.

Kalbim hızla atmaya başlamıştı, nefesim sıklaşmıştı. Bu tuhaf talep karşısında ne yapacağımı bilemiyordum. Gözlerim çevreyi taradı, Markus'un öfkeyle keşişe doğru adım atmak üzere olduğunu fark ettim. Panikle onu durdurmaya çalıştım, ama kelimeler dilimde düğümlenmiş gibiydi. İçimdeki çaresizlik, bedenimi sarmıştı, adeta bir kabusun içinde debeleniyordum.

Markus'un yumrukları hızla havada uçuşurken, keşişin sakinliği etrafımızı bir sis perdesi gibi sardı. Yüzünde beliren sırıtış, Markus'un saldırısını durdurduğunda daha da belirginleşti. Keşişin gözlerindeki derin bir bilgelik, etrafa yayılan gerginliği bir nebze olsun hafifletti. "Amca, sen bunak mısın? Yoksa delirdin mi? Kızın göğsünü mü inceleyeceksin, sapık mısın sen lan!" diye bağırdı Markus, öfkesiyle titreyen sesiyle.

Keşiş, sadece sırıtarak Markus'un saldırısına karşılık vermedi. Gözlerinde hala o sakinlik vardı, sanki dünyanın en sıradışı olayına bile alışmış gibiydi. Bu durum karşısında şaşkınlıkla kalakalmıştık, ne yapacağımızı bilemiyorduk. Markus'un adımları, hızla yaklaşan bir fırtına gibi hissediliyordu, ama keşişin duruşu, sanki sakin bir limanın güvenli sularındaydık gibi hissettiriyordu.

Keşiş, ellerini sakin bir şekilde kaldırarak geri çekildi. "Sakin olun, gençler. Sizi incitmek istemiyorum. Sadece yardım etmek istiyorum," dedi yumuşak bir ses tonuyla. Markus'un öfkesi hızla yerini şaşkınlığa bıraktı. Bu beklenmedik yumuşaklık, onun sinirlerini yatıştırmış gibi görünüyordu, ama hala gözlerindeki şaşkınlık okunuyordu.

"Ne yardımı?" diye sordu Markus, hala savurduğu yumrukların etkisi altında.

Keşiş gülümseyerek, "Kont'un Evanın boynunu çizdiğini gördüm. Boynuna bak!" dedi. Markus, keşişin işaret ettiği yöne dönüp boynunu inceledi. İzler geçmişti! Gözlerindeki şaşkınlık artarak yerini bir sevince bıraktı. Artık keşişin sözlerinin ardındaki gizemi çözmeye bir adım daha yaklaşmıştık, ama bu sadece yeni bir başlangıçtı.