Sihirli Küre

5.3K 148 10
                                    


Oy veren, yorumlarını esirgemeyen, kitabı okuma listelerine ekleyen herkese bol bol kalp gönderiyorum 





Sihirli Küre 


"Yaşam, bazen karanlık rüyaların gölgesindeki aydınlık anlardan ibarettir." 







Markus'un heyecan dolu sesi kulaklarımda yankılanırken, kalbim hızla atmaya başladı. Gabriel'in sağlığına kavuşmasıyla dolduğum mutluluk, içimde adeta dans ediyordu. Markus'un bu heyecanı, çevremizi sarıp sarmalıyordu, sanki bir coşku dalgası bizi sarmıştı. "Amcamın haklı olduğunu görmek inanılmaz!" dedi Markus. 

Duygularım yoğundu, sanki denizin içinde kaybolmuş gibiydim. Gözlerimdeki yaşlar, içimde biriken duyguların dışa vurumu gibiydi. "Evet, ben de hissediyorum. Gabriel iyileşiyor ve bu içimi huzurla dolduruyor," dedim. Her kelime, içimdeki coşkuyu yansıtıyordu, sanki uzun bir karanlığın ardından bulduğum ışığın değerini anlatıyordu. Bu an, yüreğimin en derin köşelerinden gelen bir sevinçle dolmuştu, adeta bir mucizeye tanıklık ediyorduk.

Titredim, bedenimin her hücresi yorgunluktan titriyordu. Markus'un endişeli bakışları, bu yorgunluğu fark ettiğinde hemen yanıma yaklaştı. Gözlerindeki endişe, içimi ısıtan bir sıcaklıkla karışmıştı. "Eva, iyi misin?" diye sordu, sesinde endişe ve sevgi dolu bir ton vardı. Bu soru, sanki içimdeki en derin duygulara dokunmuştu.

 Biraz yorgun bir gülümsemeyle, "Evet, biraz yorgun hissediyorum. Ama Gabriel'in daha iyi olduğunu görmek, tüm yorgunluğumu alıyor," dedim. 

Bu sözlerimle birlikte, sevdiklerimin iyiliği karşısında hissettiğim huzur bedenimde dolaşmaya başladı. Bedenimdeki yorgunluk, sevdiklerimin iyiliği karşısında hafiflemiş gibiydi, bir an önce dinlenmeye ihtiyacım vardı. Markus'un bu endişeli yaklaşımı, içimdeki sıcaklığı arttırıyordu, sevdiklerimin yanında olduğumu hissetmek beni rahatlatıyordu. Onun sevgi dolu bakışları, sanki bir ışık huzmesi gibi içimi aydınlatıyordu.

Keşişin gururla gülümsemesi, yüzümde bir tebessüm oluşturdu. "Tebrikler Eva! Gabriel'i gerçekten iyileştirdin!" dedi. O'nun gururlu bakışları, yüreğimde bir sevinç fırtınası estiriyordu. Bu an, başarı dolu bir anlam taşıyordu ve beni içten içe gururlandırıyordu. Markus ise hayranlıkla bana bakıyordu, "Sen bir mucizesin Eva! Gabriel'in hayatını kurtardın!" dedi. 

Bu sözler, içimdeki minnettarlık duygusunu daha da derinleştirdi. Her bir kelime, adeta kalbimde bir meltem gibi esiyordu. Bu an, benim için sadece bir başarı değil, sevdiklerimle birlikte yaşadığımız bir mucizeydi. Bu sevinci paylaştığımız için şükran duyuyordum.

Minnettarlık duygumu ifade etmek için kelimeler bulmakta zorlanıyordum. "Teşekkür ederim. Ama bu başarıyı elde etmemde sizin inancınız ve desteğiniz de çok önemliydi," dedim. Bu cümleler, içimdeki şükran duygusunu ifade etmeye yetmiyordu. Şimdi, birlikte yaşadığımız bu zaferin tadını çıkarmanın zamanı gelmişti. Birlikte, içimizdeki sevinci paylaşarak, bu anın tadını çıkarmalıydık. Gözlerimizdeki ışık, bu başarıyı kutlamanın ve birbirimize destek olmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyordu.

Kontesin Laneti +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin