• JURASSIC LOVE Π Kim Taehyung •

21 | Arayış

🎶 Hatching Baby Raptor - John Williams

***

"Naya! Bu çok tehlikeli biliyorsun, bak anlıyorum Ella için endişeleniyorsun ama-"

"Saçmalamayı kesin!" diyerek Jario'nun sözünü kesti Naya. "Yok çok tehlikeliymiş de, bilmem neymiş de! Ella'yı öylece ölüme terk edecek hâlimiz yok ya?!" dedi yumruklarını sıkarak bir o yana bir bu yana ilerlerken.

"Ama bu yağmurun ve sisin içinde onu bulmamız imkansız! Ne yapmayı planlıyorsun?" dedi Jario. "Bir kişi için hepimizi tehlikeye atman mantıklı mı?"

Naya gözlerini kısarak ona döndü ve  sinirle baktı. "Bir kişi mi? Nasıl bu kadar basitçe söyleyebiliyorsun? Öylece kenara atabiliyorsanız ve içiniz rahat ediyorsa o zaman gelmeyin! Kimseyi zorla bir yere götürdüğüm yok. Ama Ella'nın hayatta ve güvende olduğundan emin olmak zorundayım. O benim arkadaşım ve onu buraya getiren benim, sorumluluk almak zorundayım!"

"Naya." Hoseok kamp binasından omzunda sırt çantası ve uzunca bir tüfekle çıkageldi. Elinde bir sırt çantası daha vardı. "Ben hazırım. Bu senin için." deyip çantayı ona uzattı.

Naya bir an şaşkınca ona baktıktan sonra çantayı alıp omuzladı. "Teşekkürler, Hoseok."

"Biz de geliyoruz." dedi Soyeong, hemen ardından gelen Yoongi ile birlikte.

"Çocuklar, bu çılgınca! Sisin ve yağmurun içinde onu bulmak yeterince zor olmayacakmış gibi, üstüne üstlük vahşi dinozorlar ortalıkta cirit atıyor!" dedi Jario.

"O haklı. Doğada hayatta kalma uzmanı olabilirim ama ben bile böyle bir ortamla başa çıkamam, en azından dinozorlar olmasaydı şansımız daha yaver gidebilirdi." dedi Chris.

"Tekrar söylüyorum. Gelmeyen gelmesin. Kampta hala halledilmesi gereken çok iş var ve tavanın bazı kısımları su sızdırıyor. Siz bunlarla ilgilenin, biz de Ella'yı arayalım. Eğer geri dönmezsek... Eh, orasını da o zaman düşünürsünüz."

"Ben de-" Namjoon ileriye doğru bir adım atmıştı ki Naya elini kaldırarak onu durdurdu. "Sen gelemezsin, Namu. Aramızdaki en iyi pilot ve teknolojik işlerden anlayan sensin ve acil bir durum söz konusu olduğunda buradaki herkesi alıp anakaraya götürmesi gereken kişi de sensin. Ben yokken tüm sorumluluk sende, tamam mı?"

Namjoon derin bir nefes vererek başını salladı. "Anlaşıldı."

"Biz de geliyoruz!"

Jungkook sırtında büyükçe bir çanta ve kucağındaki yavru Raptorla çıkageldiğinde herkes pörtlemiş gözlerle ona bakıyordu.

"Sen kafayı mı YEDİN?! Yavrunun ne işi var kucağında?!" dedi Soyeong sinir krizi geçirir gibi bir ifadeyle.

"Melo, Ella noona'yı bulmamıza yardım edecek!" dedi Jungkook gözlerindeki heyecanlı parıltıyla.

"Bir de isim koymuş..." dedi Naseul bayık bir bakışla iç geçirerek.

"Melo artık yürüyebiliyor. Üstelik bize alıştığı için hiç saldırgan davranmıyor da. Ona Ella noona'nın kıyafetini koklattım ve medikal odada dört dönmeye başladı! Onu arıyor gibiydi, o yüzden ben de onun boynuna kaybolmaması için tasma taktım, böylece ormanda Ella noona'yı arayabileceğiz!"

"Aklını mı kaçırdın sen? Kör müsün, dinozor bu! Polis köpeği değil!" dedi Yoongi şaşkınlık ve sinir karışımı bir yüz ifadesiyle ona bakarken.

"Jungkook, sen bizimle gelemezsin! Bu çok tehlikeli, yavru için de öyle! Aniden büyük bir dinozor çılagelirse bırak yavruyu kendimizi bile korumamız çok zor!"  dedi Naya.