• JURASSIC LOVE Π Kim Taehyung •

40 | Operasyon

🎶 Imagine Dragons - Enemy (Instrumental)

***

Jungkook çardakta oturan Naya ve Ella'nın yanına gidip onlara durumu açıkladığında iki kız gözlerini pörtletmiş bir şekilde Jungkook'a baktılar.

"Ne dedin?! Şimdi mi?!" dedi Ella panikle.

"Yani... Aslında ne kadar çabuk o kadar iyi. Sonuçta Taehyung seni eşi olarak gördüğü için..." dedi Naya gülmemeye çalışarak.

"Ona görüntüleri izlettikten sonra ne yapacağını bilemiyorum." dedi Jungkook başını kaşıyarak. "Hemen Ella noona'yı bulup uygulamaya geçmeye çalışabilir-"

"NE?! B-bu olamaz!" dedi Ella başını sağa sola sallayarak.

"Neden? Tete'nin eğitimine gönüllü olduğunu sanıyordum." dedi Naya kaşlarını oynatarak.

"Dalga geçmeyi kes." dedi Ella göz devirerek. "Tete ile olmak rahatsız edici olacağındam değil, bu imkansız zaten. Sadece... Bunun öylece körü körüne gerçekleşmesini istemiyorum. Bu büyük bir olay. Taehyung'a göre amaç çocuk sahibi olmak ve aile kurmak, çünkü etrafındaki canlılardan bunu görerek büyüdü. Ama insanlarda olayın yalnızca böyle işlemediğini anlaması gerek."

"Haklısın... Tete bizim de bir tür dinozor olduğumuzu sanıyor olmalı. Fakat bu şu an ona konuşarak anlatabileceğimiz bir şey değil. Zamanla yaşadıkça öğrenmesi gereken bir şey. Hayâl kırıklığına uğrayabilir ama yapacak bir şey yok ne yazık ki."  dedi Naya.

Ella başını salladı.

"O zaman, önce ona başka şeyler izleteyim. Dünya belgeselleri ve iki kişi arasında geçen romantik filmler falan. Hiçbir şey anlamasa bile en azından insanlar ve davranışları hakkında bir fikir edinebilir. Sonra da asıl olaya geçmek gerek..." dedi Jungkook kollarını göğsünde birleştirerek.

"Tanrım... Bu çok utanç verici." dedi Ella ellerini yüzüne kapatarak.

"Hiç de değil." dedi Naya gülerek onun sırtına vururken. "Doğanın kanunu bu. Tüm canlılar için."

"Sahi," dedi Jungkook sırıtarak. "Sen ve Hoseokie hyung bu doğanın kanununu gerçekleştirdiniz mi?"

Naya gözlerini kısarak ona baktı ve masada duran kuruyemiş tanelerinden birini ona fırlattı. "Hani senin moralin bozuktu?!"

Jungkook gülerek kolunu kendine siper etti. "Hatırlatmazsan mutlu kalmaya devam edebilirim."

"Sizi bilmem de, birilerinin doğanın kanununu dibine kadar yaşadığı açık..." dedi Ella iç geçirerek kamp binasının giriş kısmına bakarken. Diğerleri de o tarafa baktıklarında, Yoongi ve Soyoung'un el ele tutuşup gülüşerek bir şeyler konuştuklarını gördüler. Yoongi elini Soyoung'un yanağına koyup burnuna bir öpücük kondurdu. Soyoung kıkırdayarak kollarını ona sardı.

"Ayy, çok şirinler." dedi Naya ellerini yanaklarına dayayarak.

Jungkook somurttu. "Gösterişçiler."

"Ablanı mı kıskanıyorsun?" dedi Ella alayla.

"Hiç de bile." dedi Jungkook omuz silkerek. "Başka bir erkeğe benden daha fazla ilgi göstermesini neden kıskanacakmışım?"

"Cevap soruda gizli." dedi Naya gülerek. "Sanırım Tete de seninle aynı hissediyor... Yoksa Hoseok'a böyle gıcıklık yapmazdı."

"En azından Hoseok hyung samimi, sakin ve cana yakın. Bir de şu gudubete bakın, benimle düzgünce iletişim kurduğu bir saniye yok." dedi Jungkook eliyle Yoongi'yi işaret ederek. "Bana sürekli sinir bozucu bir veletmişim gibi davranıyor."