0.2

8.2K 661 406
                                    

"Akşama Jeongin ve Hyunjin bize gelicekler". Mutfağa giderken salonda ki Minho'ya söylemiştim.

"Hyunjin söyledi haberim var". Hiç birşey demeden mutfağa ilerleyip yemeği yapmaya başlamıştım.

Mina da gelicekti. Mina kim miydi? Hyunjin ve Jeongin'in güzeller güzeli kızıydı.

Onu çok seviyordum. O da beni seviyordu ve Minho'dan kıskanıyordu. Hala evli olduğumuzu düşünüyordu.

Anlasakta anlamıyordu. 4 yaşındaydı. Bizde birşey demiyorduk.

Parmaklarımın ucuna çıkıp un torbasını almaya çalışıyordum fakat oluyordu. Daha fazla uzanayım derken karnım acımıştı.

Umarsamadan yemeğe devam etmişti.

Yemeği fırına attığım da kapı çalmıştı. Minho kapıyı açtığında Mina koşarak bana sarılmıştı. Acıyan karnım daha da acımıştı.

Çıkardığım mırıltıyla Hyunjin konuşmuştu.

"Mina güzelim biraz yavaş ol bak bebeğe zarar vericeksin"
"Üzgünüm Jisung oppa. İsteyerek yapmadım"

"Sorun değil bebeğim zaten karnım senden öncede ağrıyordu."
"Ağrın mı var?"

Minho'nun ciddiyetle sorduğu soruyla yutkunmuştum.

"Hayır sadece yemek yaparken biraz ağrım oldu."
"Kendini zorlamamalısın Jisung. Bunu sana her seferinde söylüyorum. Eğer herhangi bir problem olursa beni çağır diye"

Kendisi niye gelmemişti yardıma?

Çünkü ben istemiyordum. En başlarda daha söylemiştim ona.

Onunla her mutfağa girdiğimde beraber yaptığımız yemekler, un savaşımız, yemek yerken ki anılarımız geliyordu aklıma ve ayrıca tezgahı yemek hariç kullandığımız zamanlar..

Onu her gördüğümde her şey tek tek aklıma geliyordu.

Kolumdan tutulmasıyla kendimi koltukta bulmuştum.

"Karnını sevebilir miyim Jisung oppa?"
"tabiki bebeğim"

"Merhaba bebek. Orası güzel mi? Sevdin mi orayı neden gelmiyorsun?! Burada biz seni bekliyoruz. Burada seni çok yakışıklı bir baba bekliyor. Biliyor musun bu yakışıklı babanın kocasını hiç sevmiyorum."

Herkes Minayı gülerek izlerken bir anda ciddileşmişti.

Artık o koca yok Mina.

O eş kelimesi artık yok.

Sadece çocuğu için görüşen 2 ebeveyn var.

Çocukları için birbirine katlanan 2 ebeveyn var.

Gözlerim dolduğunda yanımda konuşan Jeongin'e döndüm.

"İyi misin Sung?"
"İyiyim Jeongin. Yemeğe bakacağım."

"Ben bakarım sen dinlen."
"Gerek yok Minho ben bakarım."

"Jisung ben bakarım dedim. Elime yapışmaz değil mi? Alt tarafı yemeğe bakacağım."

"Ayrıca senin için sorun olmasa da bebek için büyük bir sorun olabilir. Lütfen ikinizi düşün"

Dediğiyle yerime oturmuştum. Haklıydı.

Hyunjin ve Minho gittiğinde Jeongin'e dönmüştüm.

"Çok zor değil mi?"
"Çok zor. Eskisi gibi olamamak çok zor. Düşünsene Jeongin her şeyini adadığın insan yüzüne bile bakmıyor. Çok zoruma gidiyor. Bizim yük olduğumuzu söyledi. Bir insan sevdiği kişiye yük olur mu?
Siz Hyunjin ile birbirinize yük müsünüz?  Biz neden sizin gibi olamadık? Veya Minho ve ben neden biz olamadık"

"Bazen ilişkiler istenilen gibi gitmez Jisung. Birbirini seven iki kişi ayrılabilir ve öyle daha mutlu olurlar. Siz daha yeni boşandınız 1 ay oldu ve daha çok başındasınız. Bir şeyler halletmek için önce olayın etkisinden çıkmanız ve düzgün kafayla konuşmalısınız."

"Konuşsak ne olacak bir şeyler değişmediği sürece? Onun kıskançlıkları bitmediği sürece bana karşı olan sertliği bitmediği sürece ne olabilir? Sırf adamın biri bana baktığı için 1 saat kavga ettik. Hatam olmamasına rağmen bana bağırıyordu?"

"Sadece biraz zaman bırak. Sizin aranızı zamanın çözecek. Belki de bebeğiniz sayesinde aranız düzelecek. Sadece bekle Jisung"

Quizim vardı aglicam. Kotu geçti :(

Bölüm hakkında düşüncelerinizi yazmayı unutmayın 🐰🐿️

İçime sinmiyor kitap

Hala shiplere karar veremedim 🐿️

Pathetic°Minsung°Where stories live. Discover now