1.6

4.4K 385 245
                                    

Minho, Jisung, Changbin ve Felix alışverişe gitmişlerdi abur cubur alıcaklardı.

Felix ve Jisung tatlı reyonuna Changbin ve Minho da içkilere bakıyorlardı.

"Jisung bak Cheesecake var burda alalım mı?"
Jisung kafasını salladığında Felix 2 kutu almıştı. 9 kişilerdi anca yeterdi.

Jisung diğer rafa gittiğinde arkasında biri olduğunu fark etmişti. Sanki onu takip ediyor gibiydi.

Yavaşça bir şeyler aldıktan sonra gideceği sırada sırtı rafa yapıştırılmıştı.

"Jisung!"

Minho kaşları çatık bir şekilde onlara baktığında siyah kapşonlu kişi konuşmuştu.

"Üzgünüm dengemi kaybettim"

"İyi misin?"
"İyiyim"
"Alacağın var mı daha?"
"Aldım her şeyi"
"Hadi gidelim"

Jisung ve Minho diğerlerinin yanına gidip aldıklarını ödemiştiler.
Hızlıca arabaya gidip Hyunjinlere girmişlerdi.

"Jisung oppaa"
Üstüne atlayan Minayı kucağına almıştı Jisung.
"Sanırım bize selam yok"
"Kıskanma Felix Oppa"

İçeri girip yemeğe oturmuşlardı. Chan ve Seungmin çoktan gelmişti.

Yemeklerini yedikten sonra Mina babannesine gidicekti hemen yan evde oturuyordu.

"Baba gitmesem olur mu? Jisung oppayla oynamak istiyorum"
"Ama bebeğim Yuna seni bekliyor babannende"
Mina zor da olsa gitmişti. Zaten Yunayı görse Jisungu unutucaktı.

Mina gittiğinde herkes ortamı hazırlamaya başlamıştı. İçki içip bir şeyler yapacaklardı.

Biraz sohbet edip içmeye başlamışlardı. Herkes sarhoş olmaya başladığında Doğruluk mu Cesaretlik mi oynamaya karar vermişlerdi.

Soru ucu Jeongine cevap ucu Changbin'e gelmişti.

"Doğruluk"
"Felix ile yatmak nasıl bir şey?"

Bu oyunu edepsizce oynuyorlardı hep..

"Darlığı, kalın sesi ve altımda kıvranışı beni bitiriyor Jeongin"

Felix dudağını ısırıp Changbin'e bakmıştı. Jeongin çevirdiğinde soru kısmı Changbin'e cevap ise Chana gelmişti.

"Doğruluk"
"Şirkette bulduğum prezervatif ikinizden birine mi aitti?"

Chan sırıtarak kafasını sallamıştı. O gün Seungmin ile yaramazlık yapmışlardı ve prezervatifi orda unutmuşlardı..

"Lütfen kondomlarınızı çöpe atın yazısı asacağım şirkete"

Hepsi güldüğünde Changbin şişeyi çevirmişti. Soru Hyunjin cevap Minho. En korkulan ikiliydi. Bundan önce buluştuklarında Jisung tan Minhoyu erekte etmesini söylemişti.

"Cesaret"
Hyunjin bir süre düşündükten sonra sırıtarak Minho ya baktı.
"Jisung la 5 dakika öpüşmenizi istiyorum."

Minho Jisunga bakmıştı. Emin değildi.
Eskiden olsa anında yapardı..

"Hayır yapmayacağım."
"O zaman 3 shot atacaksın"

Sıçmıştı Minho...

3 shotı attığı an bundan sonrasını hatırlamazdı.

"Karar senin"
Ortamdaki sessizliği Minhonun bozması gerekiyordu.

Aniden Jisung Minhonun dudaklarına yapmıştığında herkes şok olmuştu.

Jisung o 3 shotı atmasına izin vermek istemiyordu.

6 kişi oturup Jisung ve Minhoyu izliyordu.

İkiside şu an 5 dakika dolmasın istiyordu. İkiside deli gibi öpüşmek istiyordu.

"Yeter tamam 5dakika doldu."

Sesli bir şekilde ayrılmıştılar. İkisi de nefes nefese kalmışlardı.

Hızlı bir şekilde oyuna dönüp devam etmişlerdi.

Hem içiyor hem oynuyorlardı.

Soru Jisunga cevap Jeongine gelince intikam sırası ona gelmişti.

"Hyunjini erekte et Jeongin"

Jeongin zevkle yerinden kalkıp Hyunjinin kucağına oturmuştu.

Ve bunun sonucunda oyun bitmiş ve herkes Hyunjin ve Jeonginin onlara gösterdiği odaya çıkmıştı.

Minho ve Jisung odaya girdiğinde Minho, Jisungu kapıyla arasına almıştı.

"O öpücüğün devamını istiyorum Jisung"

Dudaklarını birleştirdiğinde Jisung ellerini Minhonun ensesinde ki saçlara götürmüştü.

Öpücük gittikçe hızlanıyordu. Minho Jisungu kucağına alıp yatağa götürmüştü. İkisi de deli gibi öpüşüyordu şu an.

Sanki ayrılıklarının acısını çıkarıyorlardı.

Ayrıldıklarında ise Minho alınlarını birleşmişti. Bu öpücük onlara yeter de artardı.

"Seni seviyorum Sungie"

Yavaşça kendini Jisung un yanına bırakıp uyumak için diğer tarafını dönmüştü.

"Seni seviyorum Min"
Jisung yavaşça ona yaklaşıp arkadan sarılmıştı ve ikisi de sızmıştı.

Sabah kalktıklarında Minho yanında uyuyan adamı izlemeye başlamıştı. Yavaşça gözleri dudaklarına indiğinde şiştiğini fark etmişti ve gülmeden edememişti.

Yavaşça yerinde doğrulup annesini aramıştı.

"Alo günaydın anne"
"Günaydın Minho."
"Biz birazdan geliriz Jisung uyansın."
"Acele etmeyin ben Casia ile dışarı çıkacağım sizde kahvaltı edip gelin isterseniz"

"Ah tamam. Casia gece durdu mu?"
"Evet. Uyudu tüm gece"
"Tamam anne görüşürüz"
"Görüşürüz"

Minho yanında ki hareketlenmeye döndüğünde Jisung uyanmıştı.

"Günaydın"
"Günaydın bebeğim"
"Saat kaç eve geçelim artık"
"11 saat. Annemle Casia dışarı çıkıcakmış. Kahvaltı edip onların yanına gideriz"

Kafasını sallayıp kalkmıştı Jisung.  Aşağıya indiğinde Jeongin Hyunjin ve Chan kahvaltı hazırlıyordu.

Jisung ve Minho da yanlarına gidip onlara yardım etmeye başlamıştı.

"Diğerleri nerede? Neden onlarda kahvaltı hazırlamıyor"
"Hyunjin biz misafiriz ve senin dediğine bak"

"Evimde sevişen adamlar mı misafir?!!"
Hepsi güldüğünde diğerleri de aşağı gelmişti. Kahvaltı sofrasına oturduklarında sohbet etmeye başlamışlardı.

Uzun süre sonra ilk defa bu kadar mutluydu hepsi..

Minhonun telefonunun çalmasıyla ekrana bakmıştı. Annesi arıyordu.
Telefonu açtığında insan sesi doluydu.

"Minho Casia-Casia'yı kaçırdılar. Lütfen bu-buraya gelin."

Şükür uzun bir bölüm. Düşüncelerinizi yoruma yazın!!! Umarım beğenmişsinizdir.

Arkadaşlar sınırlar zaten ben bölüm yazana kadar rahat doluyor..

Pathetic°Minsung°Where stories live. Discover now