31.bölüm

146 6 0
                                    

Cama vuran hafif rüzgarın tatlı esintisi ruhumu rahatlatıyordu. Günler geçtikçe sanki panik oluyordum.

Yavaş yavaş doğum zamanlarına yaklasıyordum. Bebegimi dünyaya getirdigimde gerçek bir anne duygusunu yaşamak için sabırsızlanıyordum.

Ofis masamızdaki cerçevelettigim resmimizi baktım. Tolga, kayra ve benim gülümseyerek baktığımız güzel bir resmimizi koymuştum.

Ne güzeldik biz böyle çok güzel bir aile olmuştuk.

Açılan kapıyla kendimi toparladım. Çerçeveyi yerine bıraktım. Tolga gelmişti ancak çok sinirliydi. Öfkesinden farkındamıydı tartışılırdı kapıyı çok sert bir şekilde ardından kapatmıştı.
Sesizce hicbirşey demeden diğer masadaki sandalyeyi çekerek yanıma gelip oturdu.

Acaba görüşme iyi geçmedi diye mi düşünmüştüm. Bugün yabancı konuklarımızla proje anlaşması olucaktı.

Eğer bu projeyi kabul ederlerse  iyi bir gelir elde edicektik. Sıkıntılı bir ruh haline bürünmüştü. Birsey söylemek istemiyordum. Şuanki hali adeta ateş püskürüyordu.

Kapımız tıklatılmıştı. İçeriye giren çalışanımız sametti. 'Efendim' diyerek söze girmişti ancak tolga çık dışarı diyerek öyle bir bağırmıştı ki ben bile korkmuştum.

Bu haliyle ben bile yeni tanışıyor gibiydim onu daha önce bu kadar agresif ve sinirli görmemiştim.

Sinirle saçlarını savurdu. Saçları şu sıralar biraz uzamıstı. Şuan sinirli haliyle bile o kadar yakışıklı görünüyorduki gözüme kelimelere gerek yoktu. Bakışlar önemliydi.

Birsey söylemesemmi söylemesemmi diye ikilemde kalmıştım. Ancak bu sinirli haliyle birşey söylemekten yanada değildim biraz sakinleşse iyi olucaktı.

"Neden sinirlendin?" Diye cesaret edip sonunda sordum. Bana bakarkende çok sertti. Kendimi kötü hissettiğim için gözlerim dolucak gibi oldu ama kendimi frenlemeye çalıştım. Daha fazla bu duruma dayanacak gibi değildim.

Bana böyle bakmamalıydı. Arkamı dönerek kapıya doğru ilerledim kapu kulpuna tutunmuştunki sinirle "nereye" diye bagırmıştı.

Kapı açılmadan dibimde biterek geri kapattı. Yüzüne bakmak istemiyordum. Kapıyı kitleyip anahtarı cebine koydu.

"Odadan çıkmak istiyorum. Sakinleşince konuşuruz. "

"Beni sadece sen sakinlestirebilirsin."

"Bana öfkeyle neden bakıyorsun."

"Sana öyle bakmadım. Sadece canımı sıkan duruma sinirliyim güzelim beni sadece sen sakinlestirebilirsin."

Arada uzanmam için getirtmiş olduğu odadaki koltuğa oturdu bacaklarını rahatça iki yana açarak oturdu. 

Dizine doğru vurarak beni çağırdı. "Hadi gel yanıma sakinleştir beni seni özledim."

Birsey söylemek istemiyordum. İyi gelicek olan en önemli şey anlayıştı.  Yanına doğru vararak dizine oturdum.

"Tolga ağırım bacagın ağrır."

"Şş saçlarımla oyna." Biraz üzerine doğru. Giderek ellerimi saçlarına çıkarttım.

"Kocamı bu kadar sinirlendiren şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum."

"Güzel karım benim." Diyerek yaygaraca oturduğu yerden kendini biraz doğrulttu "yakışıklı kocam benim." Diyerek yüzüne doğru yaklaştım.

"Bu sefer beklediğim gibi olmadı. Üzerinde çalıştığımız projede anlaşılmadı."

"Hmm anlıyorum hayatım ama bazen planlarımız istedigimiz gibi gitmeyebilir olasılıkları kabullenmeliyiz." Saçlarıyla oynamaya başladım. O sırada vücudumu daha çok kendine doğru cevirdi.

Sen bana AitsinWhere stories live. Discover now