32.bölüm

130 5 0
                                    

"Abla sana birsey söyleyeceğim ama utanıyorumda."

"Neden utanıyorsun?"

"Senden başkada söyleyebileceğim veya dertlesebilecegim biri olmadığından sana söylemek istiyorum."

"Ben yanındayım benimle paylaşabilirsin
Yardım edebileceğim bir konu varsa elimden geleni yaparım memnuniyetle bunu unutma tamam mı?."

"İyki varsın teşekkür ederim."

"İyiki sizinle tanışmışız sizler gerçekten iyi bir aile ve iyi birer insanlarsınız.  Sen gerçekten iyi kalpli bir kadınsın bennur abla. "

"Teşekkür ederim canım benim."

Şeker hanım masamıza iki bardak çayı koyup tekrar mutfağa doğru gitti.

"Peki senin bana söylemek yada paylaşmak istediğin şey nedir."

Sanırım stres yapıyordu. Sürekli parmaklarıyla uğraşıyordu.

Elimi destek olmak için omzuna doğru dokundurdum.

"Sinem canım bak bana " bakışlarını utanarakta olsa bana doğru çevirdi.

"Ne oldu sana bakiyim içinde tuttukça daha çok daralır ve birkitirirsin buda sana psikolejik olarak hiç iyi gelmez bu yüzden benimle paylaşman ve rahatlaman daha iyi olur.  Söyleyeceğin şeyin ne olduğunu bilmiyorum ancak seni yargılamam çünki böyle bir şeye hakkım yok ve hepimiz insanız her zaman hatalarımız, sorunlarımız olabilir. Sınavlarımız oluyor içindeki derdini anlatmazsan sana yardımcı olamam."

"Haklısın o zaman anlatıyorum."

Sakince olumlu anlamda gözlerimi yumup geri açtım. Söylediğim sözlerden sonra birazdaha rahatlamis bir hale bürünmüştü

Artık içimde merak beni yiyordu.
Gözlerimle anlat dercesine bakış attım.

"B..en "

"Evet sen " söyleyeceği şey herneyse kendisini baya zorladığı belliydi.

"Hamileyim."

"Ne!"

"Ciddimsin."

Hafif yüzü kızarmıştı. Başını aşağı yukarı doğru sallayıp eliyle yüzünü kapattı.

Buna sevinmiştim kötü birsey değildi bu ancak kendisi kendi içinde olduğu durumu sorguladıgı için kendini kötü hissediyor olabilirdi.

"Ama neden ağlıyorsun yoksa istemiyor musun bebeği."

"Hayır abla böyle birseyi düşünmedim bile sevdiğim adamdan bebeğimin olması çok güzel bir duygu." Diyerek elini karnına doğru çıkartıp kollarıyla etraflıca sardı.

Ağlamaktan yüzü kızarmıştı.

"Şş gel buraya." Diyerek kendisine doğru yaklaşıp destek olmak için sarıldım.

"Asıl seni içinde yiyip bitiren düşünce nedir bana onu söyle ve rahatla sana yardımcı olayım." Dedim.

"Abla ben Emiri çok seviyorum onunla evlenmeyide istiyorum ancak ailem bu duruma çok kızabilir. Böyle bir şeyi yapmış olduğum için kendime hala kızgınım."

"Neden kızgınsın ve neden sadece kendini suçluyorsun sonuçta sen böyle bir şeyi tek başına yapmadın."

"Öyle ama yinede kendimize hakim olmalıydık."

"Peki Emir bebeği biliyor mu?"

Olumsuz anlamda kafasını salladı.

"Ne zaman söylemeyi düşünüyorsun. "

"En kısa zamanda."

"Ailen bu durumu nasıl karşılar."

"Hiç bilemiyorum."

"Anladım sana diyebileceğim şey kafana herseyi fazlaca takmaman her şeyi derince düşünmek sağlığa zararlı."

Kızarmış gözlerini silerken konuştu.

"Haklısın abla emirede güzel bir şekilde söylemek istiyorum. "

"Aklında ne gibi şeyler var."

Söyledigimle biraz muzip bir yüz ifadesiyle gülümsedi.

"Hmm güzel şeyler."

"Mesela." Dediğimde

"Meselaa güzle bir akşam yemeği planlıyorum."

"Güzel."

"Sonrasında gün boyunca geçen negatif enerjisini atıcak rahat bir dinlendirici ortam hazırlayıp açıklamak istiyorum.

"Çok güzel düsünmüşsün. "

"Hıhım." Diyerek tepki verdi.

"Umarım hersey dilediğince ve güzel olur
İkinizide seviyorum tolga ve ben elimizden geldiğince size destek olmak için yanınızdayız."

"Teşekkür ederiz iyiki varsınız."

"Bennur abla birsey isteyebilir miyim."

"Nedir."

"Sana sarılabilir miyim."

"Tabikide."

Tüm samimiliğim ve içtenligimle sarıldım.
Sarılmak insanı iyilestirirdi sarılmak insanı rahatlatan ve iyi gelen bir hareketti.

Sen bana AitsinWhere stories live. Discover now