Aşka Binlerce Tövbe

1.1K 172 349
                                    


💛💙

****

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

****

Günlerden çarşamba saat üçü çoktan geçti. Mandalina ağacında yükselen kuş sesleri eşliğinde elimdeki fırçayı sarı boyaya batırdım.

Fırça sarı boyaya bulandı. Elimi kaldırıp üç gündür uğraştığım resimin son dokunuşlarını yapmak için fırçayı tuvalle buluşturdum.

Sapsarı boya saçlarını güzelce boyadı. Aklımdan çıkmayacak olan lülüklerini dikkatle sarıya buladım. Hiçbir yeri taşırmadan özenle fırçayı gezdirdim kocaman tuval üzerinde.

Fırçayı bardağın içindeki suya batırıp üzerinde kalan sarı boyaları temizledim.
Fırça bu sefer kırmızı renge büründü. Derin bir nefes alıp verdikten sonra fırçayı, kucağında ölmüş bembeyaz saçları rüzgarda savrulan kızın sol göğüsüne dokundurdum.

İki aydır sol göğüsümden akan kanları içime akıtmak yerine bu sefer dışa akıttım. Her şeyi öğrendiğim zaman dilimi üzerinden geçen iki ay sonunda bende değişen çok şey olmuştu.

Önce tel tel beyazlayan saçlarım tutam tutam beyazlamaya başladı. Aynalara bakmak dahi istemiyorum ama her seferinde merakıma yenik düşüyor ve midemi bulandıran saçlarıma bakıyordum.

Enseme yakın yerlerdeki siyahlıklar da son bir hafta içinde beyaza boyandığında saçlarımda tek bir siyah tel bile bulamaz oldum. O kadar her şeye üzülüyorum ki, her şeyi o kadar çok merak ediyorum ki bu döngüyü durdurmaya gücüm yetmiyor. Düşünüyorum, içime atıyorum saçlarım beyazlıyor ve bu sefer saçlarımın merakından geceleri uyuyamıyorum.
Durgun Leyla içindeki fırtınada hayatta kalmaya çalışıyor ama kimseye bir şey belli etmemek için direniyorum desem yeridir. Tabii bu direnişime inanmak isteyenler saçlarımın son halini görünce pek de direndiğimi düşünmüyorlardır sanırım.

Abim bu süreçten en çok etkilenen kişi oldu. Tabii bir de Pika.

Gözlerim kucağımda yaptığım resmi ilgiyle izleyen küçük bedene değdiğinde kuyruk ucundaki tüylerin siyahtan beyaza bürünmesi canımı sıkan şeylerden en önemlisiydi. Benden çok fazla etkileniyordu.

Başının üzerinden sıkıca öptüğümde kalınlaşmış sesiyle bir miyavlama döküldü küçük ağzından. Dudaklarımda küçük bir tebessüm oluşurken tekrar tuvale döndüm.

Güneş ışıklarının önündeki iri bedenin resmine bir iç çekerek baktım. Hiçbir detayını göz ardı etmeden resmettiğim adamı uzun uzun izledim.

Dört ay oldu Köse. Ne sen beni gördün ne de ben seni. Dört ay oldu Köse. Sesini, kokunu, tenini, seni... Hâlâ unutamadım.

Hâlâ ilk günkü gibi taptaze aklımdasın. Kalbimde yaşıyorsun dersem yalan olur, kalbimin varlığını ben bile artık hissetmiyorum.

YADE Where stories live. Discover now