27

272 21 10
                                    

Daisy gözlerini açtığında etrafa bakındı, odada olduğunu görünce yavaşça doğrulurken karnındaki acıyı görmezden gelmeye çalıştı. Üzerindeki örtüyü çektikten sonra ayağa kalktı, kolundaki serumuda çekip attığında içeriye giren hemşire konuşmaya başladı.

"Bayan Stark, yatmanız gerekiyor."

Kadın konuşunca Daisy kaşlarını çatıp konuşmaya başladı.

"Çekil yolumdan."

Kadını itip çıktığında yoğun bakımda olduğunu gördü, çıplak ayaklarıyla ilerlemeye başladığında hemşireler ona doğru geliyordu.

"Lütfen odanıza geri dönün Bayan Stark."
"Kimse bana emir veremez, çekil."

Daisy sinirle konuştuktan sonra hemşireleri itip ilerlemeye başladı, yoğun bakımın uzun koridorunda ilerlemeye devam ederken çıkışı görünce hızlandı. Önüne çıkan doktorla durdu, adamın elindeki şırıngayı görünce kaşlarını çattı ilerlemeye başlayınca adamda kendisine doğru gelmeye başladı.

"Bayan Stark lütfen zorluk çıkarmayıp odanıza dönün, henüz iyi değilsiniz."
"Ne kadar iyi olacağıma siz mi karar vereceksiniz?"

Doktor derin nefes alıp elindeki şırıngayı kadına saplayacaktı ki Daisy onun elini tuttu, adamın bileğini sıkarken hızla üzerine doğru yürüdü, adam geriye doğru giderken onu yoğun bakımın kapısına yaslamıştı. Kapı açılınca adam yere düştüğünde Daisy tiksinircesine adama baktı.

"Bir dahakine dikkatli düşünürsün."

Doktor ne olduğunu anlamaya çalışırken kadın kafasını kaldırdığında önüne düşen saçlarını geriye doğru attı, kafasını kaldırdığında Tony'nin kendisine doğru geldiğini gördü.

"İyisin."
"Tabii ki iyi olacağım."

Kadın konuştuktan sonra Tony hızla kardeşine sarıldı, Daisy ona yavaşça geri sarılırken konuşmaya başladı.

"Aşırı gerginim, çok uzun tutma."

Kadın konuşunca Tony gülerken ondan ayrıldığında Natasha, Maria, Bucky ve Steve'in kendilerine doğru geldiklerini gördü. Burnunun kenarını kaşırken Bucky hızla aralarındaki mesafeyi kapatıp kadına sarıldığında kadın ona gülüp o da sarıldı.

"Tamam yeter bu kadar."

Tony konuştuktan sonra Bucky ve Daisy'nin arasına girip kardeşini kolunun altına aldı, kadın ona göz devirirken konuşmayacak başladı.

"Bırak beni Tony."

Kadın kendini çektikten sonra bakışlarını üzerindeki hastene önlüğüne çevirdi, belli bir kısmı çok fazla olmayacak şekilde kan olmuştu.

"Pansuman yaptılarım."

Tony konuştuktan sonra hemşireleri çağıracaktı ki kadın onu engelledi.

"Hayır, gitmek istiyorum."

Tony ve Daisy birlikte uzaklaştıklarında Bucky bakışlarını yanına gelen Steve'e çevirdi, konuşacakken yanlarına gelen bir grup kızla sustular.

"Resim çekinebilir miyiz?"

Bucky ve Steve birbirlerine bakarken Steve konuşmaya başladı.

"Tabii."

Kızlar hızla telefonlarını çıkarıp fotoğraf çekinmeye başladığında Bucky daraldığını hissetti.

"Neler oluyor burada?"

Maria'nın sesini duyduklarında bakışlar ona doğru dönmüştü, Steve konuşacakken Maria'nın tek kaşının kalktığını görünce bakışları kızlara dönerken konuşmaya başladı.

"Gitmem gerekiyor."

Steve kadınla birlikte uzaklaştığında Bucky kabalığın içinde kalmıştı, Daisy hastanenin çıkışına ilerlediğinde gruba göz gezdirirken konuşmaya başladı.

"Bucky nerede?"

Koridorun diğer ucundan gelen uğultuları duyunca o tarafa doğru döndü, Bucky'nin orada olduğunu görünce oraya ilerledi. Bucky duyduğu adım sesleriyle kafasını kaldırırken kalabalıktan uzaklaşmaya çalışırken kadını gördü. Kalabalığın bakışları kadına dönerken Daisy konuşmaya başladı.

"Gidiyoruz Barnes."

Daisy onun kalabalıktan ayrılmaya çalıştığını görünce bakışlarını kalabalıkta gezdirdi, kızlardan bir kaçı ısrarla çekilmezken kadın tekrar konuştu.

"Hemen."

Bucky sonunda kalabalıktan ayrıldığında yan yana çıkışa doğru ilerlemeye başladılar, Bucky elini kadının beline atarken konuşmaya başladı.

"Teşekkürler."

Daisy belinde demirin soğukluğunu hissederken adama cevap vermedi, birlikte çıktıklarında bekleyen arabaya bindiler.

"Ölüme susamış gibisin."

Kadın sinirle konuşunca Bucky'nin bakışları ona doğru döndü, arabada tek oldukları için rahatça konuşabilirlerdi.

"Ben bir şey yapmadım, sadece fotoğraf çekinmek istediler."
"Ben takım arkadaşımla yakınlık kurduğumda kıskanıyorsan ben tanımadığımız kızların sana yakınlık kurmasına sinirleniyorsam burada konuşma hakkına sahip değilsin."

Bucky suçluymuş gibi dudaklarını büzerken konuşmaya başladı.

"Bir şey demedim, bir daha olmaz."

Bucky kadınım kıskanmasından keyif alırken araba durduğunda kadın inmeden önce son kez konuştu.

"Beni sakın zorlama Bucky Barnes."

Arabadan indiklerinde kuleye girdiler, sessiz geçen asansör yolculuğu sonrasında Bucky kendi katında inmişti. Odasına girdiğinde derin nefes alıp hızla banyoya geçip üzerindekileri çıkarıp duşa girdi. Soğuk su saçlarının arasından akıp giderken her bir damla bedenini gevşetiyordu, saçlarını ve bedenini yıkadıktan sonra çıkıp havluyu beline sarıp içeriye geçti. Koltuğunda oturan kadını görünce adımlarını koltuğa doğru çevirdi.

"Hey."

Bucky seslenince Daisy daldığı yerden uzaklaşıp bakışlarını Bucky'e çevirdi.

"Hey."

Bucky koltuğun kenarına otururken kadının saçlarına öpücük kondurdu.

"İyi misin?"
"Evet, sadece Tony'nin çenesinden kurtulmam gerekiyordu."

Kadın kafasını Bucky'nin göğsüne yaslarken ikiside derin nefes aldı, bir süre öyle durduktan sonra pozisyon değiştirip Bucky koltuğa oturmuş kadında onun kucağına oturup kafasını boynuna gömmüştü.

"Buck?"

Adam mırıldanınca kadın konuşmaya başladı.

"Eğer bir gün size zarar vermeye çalışırsam isteyerek yapmıyorumdur."
"Bu da ne demek?"

Bucky'nin konuştuktan sonra kadın olabildiğince omuzlarını silkti.

"Sadece söyleyesim geldi."
"Bu söyleme isteğin boşuna değil, ayrıca daha benim zihnim temiz değilken bana böyle şeyler söyleme."

Bucky yavaşça kadının kafasını kaldırıp kendisine bakmasını sağlarken tekrar konuşmaya başladı.

"Neden böyle söyledin?"
"Dedim ya içimden geldi."
"Daisy, neden?"

Bucky ısrar ettiğinde kadın derin nefes alıp konuşmaya başladı.

"Hala Drevkoy'un kontrolü altındayımda ondan."

Mistery WomanWhere stories live. Discover now