7.

665 71 5
                                    

Kira Kendrick 

Daniel beni umursamadan hamburgerinden bir ısırık daha aldı. Bayan Lawrence günlerdir bütün evi tütsülerle donatmıştı. Oğlunun aklını bulandıran büyüden kurtulup eve döneceğine inanıyordu. Okul çıkışlarında yanına gidip onunla ilgilenmeye çalışıyordum ama benimle tek kelime konuşmadan öylece evin içinde dolanıyordu. Bazen kapıyı çalışlarımı duymamazlıktan gelip beni eve almıyordu. Henry'i bulduğumda ilk işim kafasını koparmak olacak! Annesine bunu yaşatmaya hakkı yoktu. Babası gittiğinde neler yaşadığına hepimiz şahit olmuştuk lakin Henry'nin gidişi babasının gidişinden daha kötü etki etmişti.

"Linda'nın arkadaşı bizim okula kayıt yaptırmış."

Ağzı doluyken konuştuğu için ona kızmak istedim, mide bulandırıcı hareketlerinin iticiğilini bir türlü kabullenemiyordu.

"Gidici olduğunu sanıyordum."

"Bende." deyip hamburgerinin ekmeğini kaldırıp arasına baktı. Yüzü buruşurken içerisinden turşuları çıkarıp tabağının kenarına koydu. "Yine turşu koymuşlar!" önünde duran kolasını alıp kocaman bir yudum içti. " Gidip paramı geri alacağım." sandalyesini geri itip ayaklanırken koluna yapıştım. "Otur yerine ve bir yerden de kovulmadan rahatça oturup bir şeyler yiyebilmemiz için müsaade et." Daniel turşudan nefret ederdi. Gittiğimiz her mekanda turşuları yüzünden tartışmaya başladığından Cenevre'nin birçok mekanına gidemez olmuştuk.

Bir süre olduğu yerde dikilip bekledi. Sandalyesine geri oturduğunda ise arkama yaslanıp önümde ki koladan bir yudum aldım. Daniel yemeğine döndüğünde biraz homurdanıp sonrasında tabağında duran turşuların varlığını unuttu. 

"O kızın okula kayıt yaptırdığını nerden öğrendin?"

"Kira bazen üstün yeteneklerimi sorguladığını düşünüyorum. Konu Linda ve onu  yakınındakiler olunca her şeyi öğrenmem an meselesi." kendini beğenmiş gülümsemesi yüzüne yerleştiğinde yüzüne bulaşan ketçaptan habersiz olduğuna yemin edebilirdim. Önümde ki peçeteyi yüzüne fırlatıp "Önce yüzünde ki ketçabı temizle yüce dedektif." dediğimde bütün havası yerle bir oldu. 

"Sabah onları gördüm. Linda'nın dersi olduğundan da Sara'ya okulu gezdirmeyi teklif ettim o da kabul etti." deyip peçetesini aldı ve yüzünü temizledi. "İlk defa bir kız, senin haricinde, benimle kendi isteğiyle vakit geçirdi. Onunla iyi anlaşacağız gibi görünüyor." 

"Fazla heveslenme. İlk günüydü ve sen sadece tanıdık bir yüzdün, birkaç arkadaş edindiğinde yüzüne bile bakmayacak."

"Fazla abartıyorsun. Sara iyi bir kız."

"Hâlâ Henry'nin kaybolmasıyla alakası olduğunu düşünüyorum. O kendini aklayamadığı sürece de şüphelerim son bulmayacak." Daniel arkasına yaslanıp biraz etrafa bakındı. 

"Ona Henry'den bahsettim. Bahçeye çıktığımızda, aslında bu bilinçli yaptığım bir şey değildi ama sinirlendi. Belki de onu suçlamandan fazla etkilemiş olabilir."

"Aksine!" yükselen sesimi kontrol altında tutmak için birkaç saniye sustum. Kimsenin ilgisinin bize dönmediğini anladığımda sözlerimi devam ettirdim. "Suçlu olduğunun  farkında. Bu yüzden sinirleniyor." boş sandalyelerden birinde duran çantamı alıp masadan kalktım. "Ben gidiyorum sonra görüşürüz." 

"Bekle! Bende geliyorum."

Geleceğini biliyordum.

"Hadi gel. Bayan Lawrence'in yanına gidiyoruz. Henry ortaya çıkana kadar yanında olmamız gerek."  

Daniel koşar adım yanıma gelip ceketini giydi. Henry ortadan kaybolduğundan beri gömleğini giymeyi bırakmıştı. Konuşmadan kaldırımda ilerlemeye devam ettik. Evin önüne gelene kadar da ikimizde tek kelime konuşmadık. "Hadi, kapıyı sen çal." dedikten sonra gergin yüz ifadesiyle bana bakıyordu.

Ölümün ElçisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin