BENDE KALP VAR 2

♥ 3. BÖLÜM ♥

3

Ertesi sabah ise reklam ajansına gitmek için kalktığımda her yerim ağrıyordu. Paslanmışız canım ya. Bizden geçmiş böyle şeyler. Şimdi sınıfta kaldığım aşk sınavından geçebilmem için gidip biraz çalışmam gerekiyordu

Şirkete girdiğimde Banu ile Melis cep telefonuna o kadar dalmışlardı ki içeri girdiğimi bile fark etmediler.

''İyi dağıtmış Talha Bey ama''

''Valla o görüntüler ne büyük rezillik''

Banu ile Melis'in konuşmalarına istemeden de dahil olmuştum.

Banu ile Melis'e yaklaşarak '' ne görüntüsü bakabilir miyim?'' desem de telefonu benden saklamakta ısrarcılardı.

''Hayırdır ne oluyor. Ne saklıyorsunuz benden?''

''Bir şek saklamıyoruz Ezgi Hanım. Mesai saatleri arasında telefonla uğraşmak yasak ya biz ondan şey yaptık''

''Talha Bey dediniz. Hemen bakabilir miyim o videoya''

Banu ile Melis ne kadar istemeselerde izledikleri videoyu bana göstermek zorunda kaldılklarından suçlu pskolojisi içerisine girdiler.

Videonun başrolü Talha bir Clupte içtikten sonra sarhoş olup, magazincilere sataşıyor. ''Aman ne güzel'' dedim. ''Bir sarhoşumuz eksikti tam oldu. Burası bir iş yeri değil sanki film çekiyoruz. Entrikalar entrikalar.''

Okan bir hışımla reklam ajansından içeriye girerken görüldü. ''Talha'yı odamda bekliyorum'' diye eklemeyi de unutmadı. Anlaşılan gece yaşanan o olaydan haberi vardı.

Tabi kimse Okan'a ''Talha Bey henüz gelmedi'' diyemedi. Okan'ın odasına giderek kapıyı örttüm.

''İyi misin canım?''

''Nasıl iyi olabilirim. Yediği haltları gördün mü?''

''Evet, haberim var. Bana da az önce kızlar gösterdi''

''Nerde o bak olacaklar biliyor korkudan gelemiyor yanıma.''

''Yok canım. Talha henüz gelmemiş.''

Okan eline telefonu alarak Talha'yı aradı. Telefon uzun çaldırmaların sonunda açıldı.

''Saat kaç olmuş nerdesin oğlum sen? Aa tabi geceden sonra ayılmak kolay olmamıştır. Hemen kendine çeki düzen ver şirkete gel seninle konuşacaklarım var.''

Okan'ın gözlerinden adeta ateş püskürüyordu. Bir ara onu ejderha olarak hayal ettim. Dediğim gibi sadece bir ara... Sonra kendime geldim.

Bi süre sonra Talha dağınık saçları, ve günlük kıyafetleriyle odadan içeri girdi. Birazdan burada fırtınalar kopacaktı. Okan ayağa kalkarak masaya elindeki gazeteyi fırlattı. ''Ne bu? Ne bu haberler oğlum'' Talha eline gazeteyi alarak inceledikten sonra umursamaz bir tavırla aldığı gibi masaya geri bıraktı.

''Off başım çatlıyor.''

Okan ''Çıldırıcam ya. Senin bu rahat hallerin ne olacak böyle? Bu aralar çok dağıttın sen kendine bi çeki düzen ver ya. Sayende şirketimizin imajı yerlerde''

''Biraz kafa dağıtmaya hepimizin ihtiyacı var''

''Neyin kafasını dağıtıyorsun sen'' diyerek Okan Talha'nın üstüne yürüdüğünde onu sakinleştirmeye çalıştım.

''Abartma istersen eğlendik biraz fazla kaçırmışım.''

''Eğlenme demiyorum sana ama ağzınla iç oğlum. Bak bütün şirket senin rezilliğini konuşuyor.''