19. Bölüm- Görev Listesi

1.9K 111 14
                                    

Bu bölüm kısa olacak.
Çağlar'ın ağzından okuyacağımız içinn.
İyi okumalar🫠
OY VERİP YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN...












ÇAĞLAR'DAN

Ellerim sızlarken gözümün karardığını hissediyordum. Daha fazla dayanamayarak yere çöktüm. Başım yan tarafıma doğru düşerken duyduğum son ses Samet'e aitti.

🫠



Birbirine giren kirpiklerimi kırpıştırarak açtığımda beyaz bir tavanla karşılaştım. Nerede olduğuma bakmak için kafamı sağ tarafıma çevirdim. Revirdeydim, derin ve sıkkın bir nefes alıp kolumdaki seruma baktım. Bitmişti. Elimi koluma atıp serumu yavaşça çıkardım. Avcumu bir kaç kez açıp kapattım. Kullanılabilecek durumda gibiydi.


"Eh işte idare eder. Hâlâ silah tutabilecek hâlde." Sedyeden kalkıp kapıya ilerledim. Tam odadan çıkacakken Samet içeri girdi. Elinde bir su vardı.

"İyi misin?" sesi fazla soğuk çıkmıştı, alışmıştım onun gülerek konuşmasına. Cevap vermeden omzuna sertçe çarpıp koridora çıktım. Henüz bir adım atmıştım ki eliyle kolumu tutup beni kendine çekti. "Bir soru sordum değil mi?" Dişlerinin arasında tıslarcasına konuşmasına boş boş baktım. "Cevap ver!"

"Bana sesini yükseltme!" Kolumu çekmiş ona bakıyordum. Sesimde büyük bir hiddet vardı ama bu Samet'i korkutmuş gibi durmuyordu.

"TEK SORUN BU MU?!"

"BENİM İÇİN BU!" Yalandı. Benim için tek sorun bu değildi. Onun o kadın askerle odasına gitmesi ve beni asla umursamaması büyük bir sorundu ama!

"N'OLDU ÇOK SEVDİĞİN GÖKTUĞ KOMUTANIN NEDEN ÇAĞIRMIŞ?!" Yüzünü dibime sokmuş bana bakıyordu.

"DÜZGÜN KONUŞ! ŞIÇMAYAYIM AĞZINA!" Artık bende bağırıyordum. Neyseki bu kata çok az kişi gelirdi ve görünürde kimse yoktu.

"HAH O İT İÇİN BENİMLE KAVGA EDİYORSUN İNANAMIYORUM SANA YA!" Kavgayı başlatan kendisi değil miydi?

"EDİYORUM LAN NE OLMUŞ?!" Bende iyice dibine girmiş yüzüne yüzüne haykırıyordum. İkimizin de solukları hızlanmıştı.

"AŞIK OLDUN DEĞİL Mİ?! LAN BUNCA AYDIR GÖZÜNÜN ÖNÜNDEYİM GÖR DİYE BEKLEDİM, ama sen benim yerine gidip ona mı aşık oldun?" Cümlenin sonlarına doğru sesi kısık çıkmıştı.

"SENDEKİ DE NE AŞKMIŞ! BİZİ KONUŞURKEN GÖRÜR GÖRMEZ KADINI ALDIN ODANA! ŞEREFSİZ SENİ!" Hatırladıklarımla sertçe göğsüne vurmuştum. Sarsılmadı. "ADİ! Hayır birde ben hiç yokmuşum gibi kapattın kapıyı. Bekledim biliyor musun?! Onun çıkmasını senden özür dilemeyi bekledim."

"İş içindi görev listesini aldı ve gitti. Senin aksine aşkını ilan edip sevgili olmayı teklif etmedi." Fazla yakındık çok fazla.

"Lan bak vallaha deli oluyorum ha! Sen salak mısın oğlum? Nerenle dinledin konuşmayı Göktuğ komutan böyle bir şey söyledi evet. Ama ben başka birini sevdiğimi söyleyip uzaklaştım. Tabi sen o sırada beni dinlemeyi bile düşünmeden gittiğin için bunları bilmiyorsun!" Kaşlarını çatıp bakmaya devam etti. İkimizde çok sinirliydik.

"Kimi seviyorsun?" Bu kadar konuşmaya bu soru mu!

"Seni lan seni! Ama bakıyorum da pek doğru bir karar değilmiş. Şu halimize baksana kedi köpek gibiyiz ve beni dinlemek yerine duyduklarına inanmayı tercih ettiğin için bu hâldeyiz. Anladın mı?" O sanki beni hiç duymamış gibiydi. Öylece kaldı.

"Sen." Yutkundu. "Bana." Bir kez daha yutkundu. "Aşık oldun?" Dedi onay almak istercesine. Kafamı çaresizce aşağı yukarı salladım.

"Yaptık öyle bir hata." Hüzünle konuşmuştum. Zaten kızgındım.


Atma Ziya!

Bu ışıltılı hayatı ben seçmedim ki.

Ne alaka lan?

Sus şu an sevdiğim adamla ilk kavgamı ediyorum önemli bir mesele!

Tamam.

"Özür dilerim. Binlerce kez özür dilerim yemin ederim bilmiyordum bilsem böyle bir şey yapar mıydım?" Gözlerimi kaçırıp konuştum.

"İşte sorun bu bilmediğin hâlde geldin bağırdın çağırdın. Tamam bende de var hata ama," iç çekip yere bakmaya devam ettim. "Kırdın döktün. Anlamıyorsun korktum. Güvenemedim sana, çapkınsın! Bir kaç günlük bir şey sandım. Nereden bileyim senin bu kadar ciddi olduğunu?" Beni hiç kesmeden dinledi. Konuşmam biter bitmez elini narince çeneme koyup başımı kaldırdı. Yüzlerimizin fazla yakın olduğunu söylemiş miydim? Arkamdaki duvara kendimi yasladım. Malum ayaklarım tutmuyordu.

"Haklısın, güvenmemekte de kızmakta da kırılmakta da. Bundan sonra sen ne dersen o. Yemin ederim ciddiyim öl de öleyim yollarına. Anladın mı beni Çağlarım." O sondaki sahiplik eki bize gelmezdi. Hayırdır aslanıma?

"Allah korusun." Çapkınca gülümseyip bana doğru eğildi.

"Öpeyim mi?" Kafamı salladım yalnızca.














TAMAM DEVAMI YOK! BU KADAR!

SAMET VE ÇAĞLAR BENİM BALLI LOKUMLARIMDAN HIZLI ÇIKKTIII...

GÖRÜŞÜRÜZZZZ

❤️🙌🏻

BİNBAŞIMWhere stories live. Discover now