ben y, sevgilin • texting

kırk yedi

(Cumartesi günü)

Kalabalıkta yalnız olma hissi hiç bu kadar içimi sıkmamıştı. Herkes eğleniyor gibiydi, bu da istemsizce ortamları bozan kız gibi gözükmemi sağlıyordu. Y'den mesaj bekliyordum aslında fakat herkes gözümün önündeyken bu riski almayacaktı büyük ihtimalle.

"Su çok güzel, gelsenize!" diye bağırdı Giselle. Ben o sırada dışarıdaki karı izliyordum, çağırdığı Evan ise Abby ile konuşuyordu. Giselle, Evan'dan hevesini almış gibi rahattı.

Yanımdaki Bethany bana doğru eğildi. "Hey, bu semin Instagram'ın değil mi? Çok güzel fotoğrafların var."

Omzumun üzerinden telefonuna baktım. "Teşekkür ederim."

Başını kaldırmıştı, tam bir şey söyleyecekti ki gözleri ardına kadar açılıp tek bir yere kitlendi. Ben de baktığı yere çevirdim bakışlarımı. Seth ve Bennet birbirlerine sataşarak, itişerek geliyordu. Altlarında havuz şortları vardı; Bennet'ın elinde, Seth'in ise sağ omzunda havluları duruyordu. Bennet'in ve Seth'in kaslı gövdesi bakışlarımı aşağı indirmemi sağlamıştı.

Bethany kolumu dürttü. "Bakabildiğin kadar baksana. Onlar da sana bakıyor olacak, utanma."

Bu nedense beni güldürdü. "Sen neden geldim demiştin?"

"Jake ile takılıyorum ara sıra, beni davet ettiği için geldim. Carl'ın dibinden ayrılmayan Leila gibi birini tavlamaya çalışmıyorum ama senin gibi de utanacak değilim. Anın tadını çıkarıyorum." Bikinimin üzerine giyindiğim bornoza baktı, kenarlarından tutarak kıpırdattı. "Sende potansiyel görüyorum. Hadi gel."

Ayağa kalktığında üzerindeki transparan elbiseyi çıkardı, neredeyse ağzım açık bir şekilde bikinisine baktım. Böylesini giymek de özgüven isterdi.

Başıyla havuzu işaret ettiğinde arkasından Jake'in onu ve beni izlediğini gördüm. Kısa bir anlığına teslim olur gibi dudaklarımı büktüm, ardından da havluyu çıkardım. İkimiz de havuza doğru koşarak atladık.

Ilık su tüm vücudumu sardıktan sonra beni yukarı gitti, çıktığımda sağ kenardaydım ve başımı kaldırdığımda atlayışımın Seth'in ıslanmasına sebep olduğunu gördüm. Özür dilememe gerek kalmadan o da havuza, yakınıma atladı. Hazırlıksız yakalandığım için yüzüme sıçrayan tüm suyu yuttum ve öksürmeye başladım.

Seth çıktığında yanıma doğru yüzerek sırtıma doğru hafifçe vurdu, bir yandan da iyi olur olmadığımı soruyordu. Elimle iyiyim işareti yapsam da öksürmeye devam ediyordum.

Bennet kenarda oturmuş, suya ayaklarını sokuyordu. "Ayıya bak ya, onunla sen bir misin? Boğacaktın."

Carl, Bennet'ın ayakalarının dibinde sakince yüzerken Bennet bize bakıyordu ve Carl'ın birden onu suya çekmesiyle küfür ederek düşmesi bir olmuştu.

Öksürmem durduğunda Seth'e gidebileceğini söyleyecektim ama tam sırada kulağımın dibinde Jake'in sesini duydum. "Seninle biraz konuşalım mı?"

İrkilerek ondan uzaklaştığımda sırtım Seth'in gövdesine çarptı. "Şey... Birazdan gelirim."

Jake omuz silkip başıyla onayladığında Bethany'nin yanına gitti. O sırada Seth'in sesini duydum: "Onu reddetmiş olmana fazla takmış anlaşılan."

"Ya, ne demezsin." diye mırıldandım. Ondan bir iyilik isteyip istememekte kararsız kalmıştım. Y ile Seth'in arasının çok kötü olmadığını düşünüyordum, sanırım arkadaşlardı. Belki Seth, Y bile olabilirdi. Ki bu düşünce sertçe yutkunmamı sağlamıştı. "Senden bir şey isteyebilir miyim?"

Sağ kaşını kaldırdığında dalmaya hazırken onu durdurduğumu gördüm. "Ne olduğuna bağlı."

"Vazgeçtim. Boş ver." Bu sefer kaşlarını çattı, ben de omuz silktim. "Yine de teşekkürler."

Ona, Jake'in beni boş yakalamaması için bir süre yanımda durup duramayacağını sormak istedim fakat bu boş istek için rahatsız etmekten son anda çekindim.

Yüz ifademi ölçtüğünü gördüm, gözlerim rahatsızca Jake'e kaymıştı birkaç saniyeliğine ve o, bunu yakalamıştı. Bir şey söyleyemeden Felix ona seslendi; "Hey yakışıklı! Buraya gelmek ister misin?"

Seth, Felix'e güldüğünde bir anlığına gülümsemek istediğimi fark ettim. Güzel gülüyordu, gerçekten de güldüğünde iyice portrelik oluyordu. Sevgilisi olacak erkek şanslıydı.

Bana döndü, onu izlediğimi yakaladı fakat bozuntuya vermeden başıyla arkasını işaret etti. "Sen de gel."

Biraz şaşkın, biraz memnun bir şekilde arkasından yüzdüm.

Felix ile konuşmaya başladıklarında onları dinliyordum, sonrasında Felix'in dikkati birden bana takıldı. "Oha, seni şimdi tanıdım. Jake'i reddeden kızsın."

Ya güzel rol yapıyordu ya da gerçekten kim olduğumu yeni yeni anlıyordu. Bu da Y olması imkansızmış gibi durmasını sağlıyordu.

"Neden beni herkes böyle tanıyor?" diye sorduğumda tek kolunu havuzun kenarına dayamış, yakınımdan konuşan Bennet beni cevapladı: "Jake'in yüzüne o ifadeyi oturtan biri olması herkesin dikkatini çekti."

"O gün daha eğlenceli olan başka bir şey vardı." dedi Seth. Bir an gözlerim kısıldı. Bana kısaca baktıktan sonra Felix'e doğru muzipçe konuştu. "En çok dayağı sen yedin."

"İki gün boyunca kendime gelemedim lan insafsız! Bana son yumruğu atan sendin, değil mi?" Felix yavaşça ona doğru yüzmeye başladı ve bağırarak birden üzerine atladı: "Sen öldün!"

-

Y: hayır yani (02.01)

kırmızı bikini mi olur (02.01)

ve bu kadar mı seksi gözükür (02.01)

inadına planladın değil mi (02.01)

Laura Ray: Haha, bir dahakine Bethany'ninkilerden ödünç almak istiyorum. (02.03)

Y: kızım otur oturduğun yerde (02.04)

öyle bir şey alırsan jake'in gözlerini oymam gerekir (02.04)

Laura Ray: Şakaydı. Giyemem ben öyle bir şey zaten. (02.04)

Y: öyle de deme lazım olur (02.05)

seni tanganın içinde görmek isterim (02.05)

Laura Ray: Ihm, belki. (02.05)

Y: yok yok bu konuyu şu an açmak çok tehlikeli (02.05)

Laura Ray: Aşağıdasın, değil mi? Ne yapıyorsunuz orada? (02.06)

Y: muhabbet (02.06)

herkes teker teker yatıyor (02.06)

bir de elektrik ikide bir kesilip duruyor, jake de mum bulamıyor (02.06)

sam ile charlotte odalarından hiç çıkmadı (02.06)

carl ise karanlıkta seks yapamayacağı için çok üzgün (02.06)

Laura Ray: Oysa... (02.07)

Y: oysa karanlıkta daha ateşli oluyor(: (02.07)

Laura Ray: Bir şey söyleyeyim mi? (02.07)

Bence sen bu gece yanıma geleceksin. (02.07)

Y: ah (02.07)

bildiniz (02.07)