4.7

2.2K 248 43
                                    

Selamlarrr ben geldimmm nasılsınız birtanelerim?

Bu bölümü beni bu tatili yazmaya ikna eden SudeCurku ye ithaf ediyorum.

İyi okumalar...

Seren Yalçın

Yeni bir sayfa... mutlu anlarla kaplanmasını istediğim o sayfa. Ailemle dolu olmasını istediğim o sayfaydı. Şimdi attığım her bir adım o sayfaya bir anı olarak yazılırken ben hiç olmadığım kadar yaşamayı istiyor ve bunun için çabalıyordum.

Yeni bir sayfa açmıştım ve ailem dediğim insanlarla onu renklendiriyordum.

Mutluydum ve inanıyordum ki böylede olmaya devam edecekti.

Sabah saat 9 küsürlerindeyken otele varmıştık ancak ben ve -sonradan öğrendiğim kadarıyla- Mira uyuduğumuz için eşyaları yerleştirme işi diğerlerine kalmıştı. Şikayetçi miydim? Asla. Ama Göksel ve Tuğra oldukça söylenmişti. Miraç ise... o beni dudağımdan öperek sorun olmadığını söylemiş ödemeyi onu öperek yapabileceğimi söylemişti ve bende dediğini yapmıştım.

Şimdi ise saat öğleden sonra 3 küsürlerindeydi ve biz yemeğimizi yiyorduk.
“Yine ne düşünüyorsun bakalım?” diyen Miraç’la irkildiğimde onun bana sorgularcasına baktığını gördüm. Gülümseyerek “Dalmışım.” diyip bana doğru eğilmesinden faydalandım ve yanağına dudaklarımı bastırdım. Geri çekildiğimde gülümseyerek anlımı öptü ve geriye doğru yaslandı.

“La prenses.” diyen Göksel ile ona döndüğümde nasıl baktığımı bilmiyordum ancak ifademi görünce susmayı tercih etmişti. “La ne Göko!? Hayvan mısın sen?” dediğimde göz devirmiş sanki bizi biri duyabilirmiş gibi masaya doğru eğilmişti.
“Sizin sınıftaki Ceren adlı kız var ya kıvırcık olan.”

“Evet?”

“Onu bana ayarlar mısın?”

“Hayır.”

“Neden?”

“O kızı da sevmiyorum.”

“Lan sen niye kimseyi sevmiyon?”

“Aptal sarışın! Hayır diyorsam hayırdır.” diyerek geriye yasladığımda kollarımı göğsümde bağladım. Bu çocuk neden en olmaz kişileri seçiyordu anlamıyordum gerçekten. Oflayarak telefonuma döndüğünde konunun burada kapanmasını umdum ta ki Mira’ya yönelene kadar. 

“Göksel o kızdan nefret ediyorum. Bana deme bile.” dediğinde, Mira’ya elimi uzattım çakması için. Bir kere Ceren oldukça burnu havada bir kızdı- eskiden öyle olmasa da artık öyleydi en azından- ve benim onunla konuşmam imkansız gibi bir şeydi.

“Sizin sevdiğiniz insan yok ki amına koyayım.”

“Sus Göksel!” Mira ile şaşırılmayan tepkimiz bizi sadece güldürürken o bize korkarak bakıyordu. “Siz cadı mısız la.” klasik tepkisine göz devirerek yemeğime geri döndüm ancak doyduğumu hissettiğim için suyumu içmekle yetindim. 

Bir süre sonra “Havuza girelim.” diyen Mira ile anında “girelim.” demiştim. Bence hava denize girilebilecek kadar iyiydi bu yüzden sorun olmazdı. “Şimdiden mi?” diyerek söylenen Tuğra’ya baktığımızda “Tamam, girelim.” demişti. “Nasıl bu kadar korkutucu oluyorlar lan?” diyerek Miraç’a fısıldadığında duysam da bir şey demeyerek hazırlanmak için odalarımıza geçtik.

Miraç ile ben aynı odada kaldığımız için ilk önce onun hazırlanmasını ve beni beklemesinin uzun süreceğini söyledim. O da beni onaylayarak banyoya girdiğinde bende telefonumla ilgilendim. Zaten birlikte uyumayı sevdiğimiz için aynı odayı paylaşma kararı almıştık ki bence bu oldukça mantıklı bir karardı.

CAN SIKINTISI /texting Where stories live. Discover now