XXXIV. Bölüm: Kıyamet Alametleri

1K 141 107
                                    


Yoongi yavaşça başını kaldırarak karşısındaki adama baktı. Nasıl bir yüz ifadesi takınıyordu, göremiyordum ama merak ediyordum.

Tanrı Seth, ''İnsanlardan nefret ettiğini düşünüyordum.'' dediğinde bakışlarını üzerimde hissetmiştim. Bu rahatsız ediciydi.

''Ediyorum.'' diye mırıldandı. Adama doğru birkaç adım atarak tekrar selam verdi.

Jungkook'a doğru bir bakış attığımda yüzünü buruşturarak dudak astı. Başımız eğik bir şekilde olan biteni izlemek yorucuydu, farkındaydım. Karşımızda bir tanrı çocuğu olsaydı çok farklı bir halde olabilirdik. Ama karşımızdaki Tanrı Seth'ti. İlk kez bir tanrı görmüyordum -Çok havalı olduğumun farkındayım- ama bu tamamen farklıydı.

Adamın bakışlarının ağırlığı kaybolurken ufak bir öksürük duyuldu. ''Öyle olsun,'' Bu kez adım atan o olmuştu. ''Konuşacağımız daha önemli şeyler olmalı, değil mi?''

Dikkatinin Yoongi'de olmasını fırsat bilerek kafamı kaldırdım usulca. Aralarında bir metre bile olmayan baba oğulun yüz ifadeleri birbirlerinden oldukça farklıydı. Seth'in eli Yoongi'nin omzundaydı. Yoongi'nin boynundaki damarlar belirginleşmiş; babasına keskin bir ifade ile bakıyordu. Ona karşı ne hissettiğini kesin olarak bilmiyordum. Babası olduğu için saygı ya da kaybettikleri için nefret duyuyor olmalıydı. Ya da her ikisi de.

''Eski yöntemleri kullanarak buraya geldiğine göre o çok da becerikli olmamalı.''

''Ne diyor bu?'' Ayağa kalkmak için yeltenen Jungkook'un kolunu son anda yakalayabildim.

''Sessiz ol, aptal.''

''Haksız sayılmazsınız.'' diye karşılık verdi Yoongi. ''Mısır Kralı insanı hayal kırıklığına yaratabilecek biri. Ama bizler insan değiliz ve onun yetenekleri küçümsenemez. Buraya gelişimle onun bir alakası yok; haberdar olsaydı şayet eminim başka bir yol önerirdi.''

''Seni hakkın olandan alıkoyan bir velet hakkında bunu mu düşünüyorsun?''

''Evet,'' Kararlı bir şekilde başını salladı. ''Kesin olmamakla birlikte düşüncelerim bu.''

Konuşulanları yanlış mu duyuyordum yoksa Yoongi babasına karşı Taehyung'u mu savunmuştu?

Seth'in beklenmedik kahkahası ile yana düşerken Jungkook hızlıca kolumdan yakalamıştı. İlk kez bir gülüşten korkmuştum.

''Seni un ufak edip kuma çevirmeliydim.''

Seth'in artan öfkesi sesine yansıyordu. Ama ona kıyasla Yoongi sakindi.

''Yapmalıydınız; birçok fırsatınız oldu.''

Seth geriye çekilerek belindeki, ancak yeni farkına vardığım halata uzandığında halat hareketlenerek bir kılıç şeklini almıştı. Tıpkı bir yılan gibi görünüyordu. Yoongi'nin kaçacağını düşünmüşsem de o olduğu yerde durmaya devam ediyordu, göz kapakları bile hareket etmemişti üstelik!

''Yoongi!''

''Hey, az önce susmamı söyleyen kimdi?''

Jungkook beni biraz daha çekiştirecek geriye kaymamı sağladıktan sonra omuzlarımdan sıkıca tutmaya başlamıştı.

''Onlar insan değil, Jimin. Bunu sana hatırlatmam komik fakat gördüğün gibi... ''Eliyle ikiliyi işaret etti, ''aile meselelerine karışmamalıyız.''

Semi-Gods Among Us - YoonminWhere stories live. Discover now