XXXVI. Bölüm: Kaosun Düşüşü ve Büyük Zafer (Ⅰ. Kısım)

1K 123 57
                                    


''Ne saçmalık ama!''

Yoongi'nin homurtularını dinleyerek dışarıya çıktığımızda neler olduğu anlamam için biraz zamana ihtiyacım vardı. Tüm bu zahmet ufak bir konuşma için miydi? Yoksa bizim kaçırdığımız şeyler de mi olmuştu? Horus ve diğerlerinin karşısında sakin gözüküp saygılı davranan Yoongi belli belirsiz küfürler mırıldanıyordu şimdi. İstemediği şekilde davranmak zorunda kalmak zorlamış olmalıydı onu.

''Babasına benzemediğine emin miyiz?'' demişti Jungkook, kolumdan tutarak beni kendisine çekerken.

''Elbette benzemiyor! Babasını sen de gördün.''

''Evet ama-''

Yoongi'nin bakışlarını üzerimizde hissettiğimde hızlıca ağzını kapatarak susmasını sağladım. Şimdiye dek canlı ve tek parça halinde kalabilmiştik ve her şey son bulana dek bunun öyle kalmasını diliyordum.

''Dilerseniz biraz dinlenin, efendim.''

Konuşana dek müdürün burada olduğunu fark etmemiştim bile. Neden buradaydı?

''Gerek yok,'' dedi Yoongi, düşünme ihtiyacı duymamıştı. ''Eve dönme vaktimiz geldi.''

''Gideceğiniz yere kadar eşlik-''

''Seni toza çevirmeden sussan iyi olur.''

Yoongi'nin tehdidine rağmen devam etmeye istekli gözükse de göz göze geldiklerinde hızlıca başını eğmişti. Gözlerinin içinde yanan ateşe bakmaya herkes cesaret edemez ne de olsa.

''Yoongi,'' Dikkatini dağıtmak ve unutulan asıl mesele için koluna dokunduğumda gözleri hızlıca benimkiler ile buluşmuştu. ''İçeride söylediklerin... Gerçekten onun... Apep'in kim olduğunu biliyor musun?''

Jungkook'un meraklı bakışlarını üzerimizde hissedebiliyordum. Şu ana dek sakin kalabilmiş olması bile bir mucizeydi.

''Hayır,'' dedi rahat bir tavırla. Elimi tutarak beni kendine çekti ve koluna girmemi sapladı. ''Hakkında birkaç tahminim var ama kim olduğunu bilmiyorum.''

''Ne yani, tanrılara yalan mı söyledin?''

Gözlerini devirerek iç çekti. ''Bu ölümlü çocuk hayatımız boyunca yanımızda olmayacak, değil mi?''

''Ben onun en yakın arkadaşıyım. Herhalde hayatı boyunca yanında olacağım. Beğenmiyorsan sen-''

''Ben ne?''

Yoongi ona doğru bir adım attığında Jungkook hızlıca geriye çekilmişti.

''Jimin, şu an beni savunuyor olman gerekmez mi?''

Daha fazla dayanamayarak güldüm.

''Böyle bir şey için ikinize de savunamam.'' Etrafıma baktığımda askerlerin göz ucuyla bizi izlediklerini fark etmiştim. ''Buna son verseniz ve yola çıksak nasıl olur? Taehyung'un bize ihtiyacı olabilir.''

Taehyung'un adı geçtiğinde Jungkook'un gözleri parlamıştı. Taehyung'un bize ihtiyacı falan yoktu, emindim ama bir ikisinin kavgasını başlamadan bitirmenin en kolay yolu buydu.

''Gidip eşyalarımı kontrol edeceğim!''

Jungkook'un koşmasını izlemek komikti. Kim inanırdı ki şu aptalın yirmili yaşlarda olduğuna?

''Onu önemsiyor musun?''

Yoongi birini ararmışçasına etrafa bakarken mırıldandığında şaşırmıştım.

''Elbette, o benim en yakın arkadaşım.''

Etrafımızdaki çok da kalabalık sayılmayacak topluluktan gözlerini ayırarak bana döndü.

Semi-Gods Among Us - YoonminWhere stories live. Discover now