KIZIL | texting

2.1

Heey nabersinizz???

Bir şey diyeceğim okunma sayısı oldukça yüksekken nasıl sınırlar bir gün içinde geçilmiyor anlamıyorum. AŞKLAR HAYALET OLMAYIN!!

100 oy, 100 yorum

Ig; themeeryy_

***
"Ya Liya yeter," diye isyan etmiş olsam da boşunaydı. Çünkü Liya sırf fotoğraf çekilmek uğruna bizi ormanın içine kadar yürütmüştü.

Allah'ım inşallah kurt veya ayı falan yoktur da bizi avlamazlar.

"Kanka bak burası çok güzel."

En sonunda dayanamayıp, "Dur," diye bağırdım. Yorgunluktan ayaklarım ağrımıştı. Otelden uzaklaşmamıştık şükürler olsun. Liya yüzünden kaybolmuş olsaydık oturur ağlardım. Şanssızlığımız tutarsa bir hayvanın yemeği bile olabilirdik.

Liya huysuzlanarak yanıma gelip, "Ya hadi bak bir tane fotoğraf çekeceksin Gamze. Kalk balım," diyerek tatlı tatlı sırıttı ama yemezlerdi.

Canım çıkmıştı be!

Canım demişken Serhat eminim şu an beni bulamayınca çıkıp aramaya başlamıştı. Beni bulup bu manyak kardeşinden kurtarması gerekiyordu. Yoksa bizi bir sürü avı yapabilirdi.

Liya'nın peşinde ilerlerken kafam bir dala çarptı. Ben alnımın acısıyla durduğumda Liya'dan yükselen çığlık sesiyle hızlıca çok uzaklaşmamış olan arkadaşımın yanına koşturdum.

Liya'nın yerde karların arasına düşen bedenini görünce, "Ayağım," diye sızlanmasıyla yanına çöküp, "Ne oldu?" diye sordum. Ayağını tutarak ağlıyordu resmen. Kırmış veya incitmiş olmalıydı.

Onu karların içinden kaldırmaya çalışırken dengeyi kaybedip ikimizin de düşmesine neden oldum. Ayağının acısına rağmen bu salak halimize kahkaha attık. Tabii sonrasında Liya yeniden ağlayıp tüm ormanı başımıza toplamamış olsaydı.

**
Liya'nın odasından çıkıp esneyerek Serhat'ın beni beklediği alt kata indim. Asansöre bindiğimde yüzüme yaptığım makyajı silip silmemek arasında git gel yaşamıştım. Biraz göz makyajı ve koyu tonlarda rujum onun dikkatini dağıtacak gibiydi.

Levent abi ve Aydan neredelerdi hiçbir fikrimiz yoktu. Liya'nın inciyen ayağını doktora gösterdikten sonra odasına çıkarmış, uyuyana kadar yanında beklemiştim. Barlas abiye anlattığımda gelip kapısında nöbet tutmayı düşünmüştü kısa bir an.

Alt katta ki masaj salonuna geçmeden önce üzerimde ki kıyafetlerden kurtulup yerine havlu sardım bedenime. Serhat'a masaj yapacaktım. Mağarada yaşamıyordum elbette fakat ben varken başkasının masaj yapmasına gerek olmadığını düşünmüştüm.

Masaj salonuna girince altında bir havluyla bana serseri bir şekilde bakan Serhat'ı görmeyi beklemediğimden afalladım kısa bir anlık. Baş parmağı alt dudağında geziniyorken ve üst kısmı tamamen çıplakken bence böyle hareketler yapmaması gerekirdi.

Yanına gidip tam önünde ayakta dikildim. Parmaklarımı çıtlatıp gülümsedikten sonra, "Nasıl bir masaj istersiniz Serhat Bey?" diye sordum muziplikle.