KIZIL | texting

2.7

Geç geldiğimiz için özür dilerim canlarım ballarım🥺

Ne derseniz haklısınız vallaa :(

Bölüme yorum yapmayı da unutmayınızzzz❤️

***
Yatakta yan dönmek istediğim zaman vücudumun üzerinde ki ağırlık buna engel olmuştu.

Dün gece Serhat'ın odama geldiğini unutmuştum.

Serhat'ı üzerimden ittiğimde homurdanarak diğer tarafa dönüp yastığa sarıldı. Dağılmış saçlarımı düzeltirken komodin üzerinden aldığım telefonumdan saate baktım. Henüz saat 08.21'di. Erkendi ama Serhat'ın uyanıp odamdan çıkması gerekliydi.

Yan tarafta yüz üstü uzanmış sevgilime bakarken sırtında ki birkaç kurşun izi çarptı gözüme. Birini ben lise son yıllarımdayken görmüştüm. Diğeri ise bir yıl önce olmuştu.

Onun görevden dönmesini kalbim ağzımda beklememin en büyük nedeni buydu. Serhat'ın görevine sonsuz saygım olsa da korkuyordum. Onun bir gün benden gidecek olmasından, deli gibi korkuyordum.

Benden giderse, nasıl yaşardım öğrenmemiştim.

Ayağa kalkıp önce üzerimi giyindim. Annem muhtemelen erken çıkmıştı bugün. Dün gece işi olduğunu, erken gideceğini söylemişti. Her ihtimale karşı odamdan çıkınca kapıyı arkamdan kilitledim. Tüm odaları kontrol ettiğimde annemin evde olmadığından emin oldum.

Mutfağa girip saçlarımı ensemden topladım. Madem annem yoktu, sevgilimi aç göndermemek için kahvaltı hazırlayabilirdim. Serhat çok fazla kahvaltı seven biri değildi. Hamur işi çok sevdiğinden hızlıca pişi malzemelerini çıkarıp tezgahın üzerine koydum.

Bir kap çıkarıp şarkı söyleyerek pişiyi yapmaya başladım. Hem huzurlu hem de inanılmaz mutlu hissediyordum kendimi. Bunda bugün Serhat'la sinemaya ardından akşam yemeğine gideceğimizin elbette ki payı büyüktü.

Pişiyi kızartmak için tava çıkarıp içine yağ koydum. Ocağın altını yakıp küçük küçük kestiğim pişilere şekil verdim. Yağın kızarmasını beklerken boynumu sağa sola esnettim. Geceleri yastık başımın altından kayabiliyordu. Serhat genelde benimle uyurken yastığı düzeltiyordu ama o olmadığında mecbur o şekilde geçiyordu tüm gecem.

Pişileri kızarmaları için yağın içine koydum. Dağıttığım ortalığı toplamak için kazağımın kolunu sıyırıp, elimi yıkarken yanağıma bırakılan derin öpücük yüzünden mutfakta ses çıkmıştı. Genişçe sırıtıp, "Uyanmışsın," dedim Serhat'a doğru dönüp çenesinin altından öptüm.

Uykudan yeni uyandığı gözlerinin şişkinliğinden belliydi. Dağınık saçlarını eliyle birkaç kez dağıtıp, "Güzelime bak sen," dedi ocağın üzerinde ki pişilere bakarken.

Kendini beğenmiş bir edayla gülüp, "Bulamazsın benim gibisini," dedim.

Saçlarımın üzerinden öpüp, "Seni bulmuşum güzelim zaten. Başka belalara hiç gerek yok," dediğinde kıkırdayıp sıkıca sarıldım gövdesine.

Serhat saçlarımın arka kısımlarını düzeltirken, "Bugün gidiyor muyuz?" diye sordum. Başım göğsüne yaslı olduğundan sesim kısık çıkmıştı.