16: beni sadece klavye başında üzebilirsin.

719 116 54
                                    

sonunda diyoruz...
BU KADAR KİŞİNİN BEKLEDİĞİNİ ASLA DÜŞÜNEMEMİŞTİM
ama her bölümü planlayıp finaline kadar hallettim. hızlı gelicek umarım😣
hadi iyi okumalar
BAŞLAYALIM BAKALIM ÖZLEDİM BU MANYAKLARI

+

seokjin hyung ihtiyacım olan her anımda yanımdaydı. neredeyse tüm duygusal durumlara karşı vereceğim tepkileri ezbere bilirdi ve bunun beni her zaman güvende hissettirdiği su götürmez bir gerçekti.

busana döndüğümü öğrenir öğrenmez namjoon hyungun arabasını alıp yanıma gelmişti. birbirimizi gördüğümüz anda koşup sarılmamız ikimizi de ağlatırken, doğru kararı verdiğime emin olmuştum. güzel yemek yapıyorum diye onca hakareti göz ardı etmemeliydim. seokjin hyung yine haklı çıkmıştı. sonu kötü bitmiş olsa da bittiği için mutluydum. sonunda arkadaşlarıma kavuşmuştum.

sakın olayların böyle geliştiğine inandığınızı söylemeyin.

busana indiğim ilk andan beri huzursuzluk peşimi bırakmamıştı. hemen pişman olmuştum seni minhyuka bıraktığıma. saniyesinde olmuştu bu. geri arayıp pişman olduğumu söylemeyi bile düşünmüştüm. tabii seokjin hyung beni biraz döverek buna engel olmuştu. o sırada da ağlayarak sümüklerimi siliyordum yoongi. meydanı boş bırakmıştım resmen. minhyuk da sanki bunu bekliyormuş gibi -ki, beklediğine emindim.- seninle sarıldığı fotoğraflar atıyordu. senden kurtulmamın kolay olacağını düşünmüştüm. asıl üzülecek olanın sen olacağını söyleyip duruyordum kendime. ancak böyle bir şey yoktu. tek üzülen bendim. sen, minhyukla gönlünü eğlendirirken; ben, kalbimin kırıkları canımı yakmasın diye nefes bile alamıyordum.

tabii bu süslü cümlelerimin hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini biliyorum yoongi.

sen zaten tercihini yapmışsın. daha nasıl değiştireceğim o kalın kafandaki düşünceleri. yapamam. iki gün önce de aynen öyle dedim. kendimi inandırdım ve bir daha senin hakkında konuşmamaya yemin ettim. seokjn hyung devam edersem bana sarılmayacağını söylediği için zorla da olmuş olsa da, bırakmıştım. sosyal medya hesaplarına bakmayı, seni düşünmeyi, tamamiyle bıraktım.

bu günlüğün başından beri biliyoruz ki, evren hiç benim tarafımda olmadı?

jin hyungla namjoon hyungun su yatağı maceralarını dinleyip kahve içtiğimiz bir öğlendi. birbirimize olan özlememizi dindirmeye çalışıyorduk. taehyungun ve jeonggukun sarhoşken sevişmelerini öğreniyordum. hani böyle, bir gün okula gitmezsiniz de her şey o gün olur ya. aynen öyleydi işte. jeonggukun yugyeomla aslında taehyungun dedikodusunu yapmak için arkadaş olduğunu ve onunla içtikten sonra kapıya dayanıp taehyung sevişmek istiyorum demesini uzun uzun dinlemiştim. daha sonra sevgili olduklarını ve ben buradayken kaçırdığım her şeyi en ince ayrıntısına kadar öğrenmiştim.

en yakın arkadaşlık görevimi hakkıyla yapmaktan seni bile unutmuştum yoongi. o iki gün içinde kahve, cips, diziler ve arkadaşlarım sayesinde kendime gelmeye başlamıştım. bu yaşanılanların hemen ardından bir gün sonra telefonuma bir mesaj geldi. mesajın senden gelmesi isteyebileceğim son şey bile değildi ama gerçekler böyle yoongi. mesaj atan sendin.

evet, inanması zor ama bana aşk dolu bir özür yazısı attığını düşünmüştüm. şifremi girip uygulamayı açtığımda ise elimde kocaman bir hayal kırıklığı vardı. yazdığın şeylerin fotopisini alıp buraya yapıştıracağım. yaparken de daha çok sinirlenirim.

yoonie
selam

jimin
selam?


yoonie
nasılsın?


jimin
seni ilgilendirmez



yoonie
peki
bir şey söylemek için yazmıştım



jimin
?


yoonie
yarışmayı bir anda bırakman çok garip oldu
zaten son 4 kişi kalmıştınız
yönetmen nasıl bir açıklama yapacağını bilemedi
en azından son bir bölümde gelip
sanki gerçekten elenmişsin gibi yapmanı rica edecektim
başka türlü nasıl toparlarız bilemiyorum



jimin
gerçekten tek düşündüğün bu mu?
inanılmazsın min yoongi
belki de beni incitmemiş olsaydın
yarışmanda bir sorun olmazdı
bu çözüm yolunu hiç düşündün mü?



yoonie
burası bir yarışma jimin
kalple falan ilgilenemeyiz



jimin
öyle mi?
o zaman beni niye öptüğünü açıkla
sen kalpsizsin diye
ben de kalpsiz olacak değilim ya
istemiyorum yarışmanızı da sizi de
minhyukla tamamlarsın işte
her gece gezip eğlenceğine otur düşün
bir daha da bana asla yazma
asla.

gördüğün gibi yoongi. sik kafalının tekisin. bak yine sinirlendim. çok sinirlendim hemde. nasıl böyle salak, mal, ahtapot, yine salak ve yine mal olabilirsin off. ömrümü yiyorsun ya. ama şimdi mesajları tekrar görünce dedim ki, "aferin jimin. muhteşem konuşmuşsun." haksız mıyım ama. ne güzel de haddini bildirmişim sana. sen düşündün ki, sesini çıkarmayacak. ezik jimin.

ben artık böyle olmak istemiyorum. bunu da en iyi sen anladın umarım. ne yaptığını da görüyorsun değil mi? kalpsizleştiriyorsun beni. iyice sana benzeyeceğim yoongi. duygusuz olacağım. belki de seni kıracağım. ama artık senin ne düşündüğünü önemsemiyorum. evet, seni seviyor olabilirim. ama artık şirin yanımı göremeyeceğini öğrensen iyi edersin.

çünkü senden uzaktayım. busanda, ailemin yanındayım. ve senin beni üzebilecek tek bir yerin var. sen, beni sadece klavye başında üzebilirsin. duygularımı kullandığını düşünüyorsun çünkü. ama bilmiyorsun ki, ilişkiler kralı kim seokjinden destek alıyorum.

destek demişken. gerçekten destek alıyorum çünkü yarışmaya onunla dönüyorum. senin attığın mesajdan sonra olanları seokjin hyunga anlattım ve o da böyle bir şey söyledi. bunun üzerine yapımcıya biletlerimizi almasına dair bir mesaj yolladık ve tekrar, her şeyin başladığı o yere döndüm,

başından beri önünde durmaktan nefret ettiğim kırmızı kapının yanına.

bu sefer yanımda seokjin hyungum da  vardı. beni yalnız bırakmayacağına tüm kalbimle inandığım tek insandı bu evrende. aynı zamanda senin kötülüklerinle baş edebilecek de tek insandı. kapıdan girdiğimiz anda ilk gittiğim yer sooyoungun yanı olmuştu. onu hemen seokjin hyungumla tanıştırmıştım. ikisi benim dedikodumu yapmaya başladığında ben de yönetmenin yanına gidip nereleri çekeceğimizi öğrenmek istemiştim. o sırada orada kim vardı tahmin et yoongi.

bay şeftali. aka minhyuk. aka baş düşmanım.

korkup geri çekilmeyi düşünmüştüm ama sonra pes edip ilerledim. nereye kadar kaçabilirdim? o da beni gördüğüne şaşırmış olacak ki bakıştığımız ilk anda konuşması kesilmişti. yönetmen beni görür görmez yanıma gelip bir şeyler söylemeye başlamıştı. program hakkında konuşup normal seyirinde devam ettirmeye karar vermiştik. her şeyi onaylayıp yarın çekimlere başlayacağımız sırada seokjin hyung sanki aklına yeni gelmiş gibi beni çekiştirmeye başlamıştı.

şimdi de odamızda yatıyorduk ve seokjin hyungum beni dövmek üzere. biraz daha kaçmazsam da muhtemelen dövecek. çünkü hayranı olduğu şeflerin olduğu stüdyoya beleş girebiliyor. ve onları tanıştırmazsam pipimi keseceğiyle ilgili şeyler söyledi. korkuyorum ve kaçıyorum.
yarınki çekimlerde neler olur bilemem ama üzülecek tarafın ben olmayacağımı bil yoongi. artık sıkıldım.






cooking studioWhere stories live. Discover now