11 x 153,2 Km'den Gelenler

25.9K 1.7K 132
                                    

Bir Adanalı olarak Şampiyon olan Adana DemirSpor'u tebrik ediyorum. Gerçekten çok mutluyum. Bu mutluluğu sizinle de paylaşmak istedim.

Umarım sizde bölümü okurken mutlu olursunuz. İyi okumalar💖

Koç - Bölüm On Bir : Trip atmak?

"Biz on ikinci sınıfız yahu, beden dersinde bizi salmaları gerekmez mi?" dedi Armağan isyan ederek, bir yandan da koşmak ile yürümek arasında bir şeyler yapıyordu. Olduğum yerde durup soluklanmaya başladım. Armağan'da benimle beraber durdu. Kafamızı derslerden ve testlerden kaldırmadığımız bir altı dersten sonra beden dersi iyi gelmişti aslında. Beynimiz dinlenmiş olmuştu. "Beynimizi dinlendirmek isterken bedenimizi yoruyorlar. Çivi çiviyi söker taktiği falan mı acaba?" dedim ona katıldığımı belli ederken. Bende yorulmuştum.

Bugün antreman olmayacaktı çünkü Özgür'ün tesislerde durması lazımdı. Takımda bundan yararlanıp kendilerine izin vermişti, onlar da kendilerine izin vermek için zaman kolluyorlardı. Oysa Özgür asla tam olarak yormaya başlamamıştı daha. "Daha yarım saat var zilin çalmasına." dedi Armağan. Gözlerim kocaman oldu. "Sadece on dakikadır mı koşuyoruz?" dedim dehşet içinde. "Aslında elli dakikadır." dedi sınıftan bir kız yanımızdan geçerken. Armağan dudak büzerek kafa salladı. Elimi belime koyup etrafa baktım. "Şunlarla futbol mu oynasak?" dedim sınıfın erkeklerini göstererek. "Koşmaktan daha zevkli." dedi Armağan beni bırakıp oraya yürürken. Arkasından ilerledim.

Bir şey demeden oyuna girdik. Armağan fosfor yeşili formayı üzerine geçirip takımını belli ederken saçlarımı topladım ve oyuna girdim. Kimse bir şey demezken, karşı takımı ayağında olan topa ilerlemeye başladım. Çalım atarak topu aldığımda saklayarak ileriye doğru sürmeye başladım. Peşimden iki kişi gelirken ben onlardan daha hızlıydım. Topu forvette olan çocuğa attım. Ayağına gelen topla şut çekerken, karşı takımın kalecisi topu ustalıkla kaleden çıkartmıştı.

Başarılı bir hareketti. Çocuğu takdir etmiştim.

Oyun yeniden hareketlendiğinde, beden hocası ve birkaç kişi tellerin dışından bizi izlemeye başlamıştı. Top ayağıma geldiğinde koşarken, kendimi iki kişi arasında bulmuştum. Topu almamaları için saklarken, birinin bacakları arasından topu geçirdikten sonra ikisinin arasından sıyrılıp topa yeniden ulaştım. Topu forvete gönderdiğimde kalecinin boş anından yararlanarak topu kaleye gönderdi. Takımdan sevinç nidaları yükselirken yanıma gelenlerle beşlik çaktım. "Koçum benim." dedi Armağan omuzumu sıkarken. "Helal olsun bacım!" diye bağırdı karşı takımın kalecisi. Elimi kalbimin üstüne kattım ve başımı eğerek eyvallah anlamına gelen hareketi yaptım. Çocuk gülerken, Armağan'da gülerek kolunun altına aldı beni.

"Oo Özgür abi." dedi o anda biri. "Özgür mü dedi o?" dedim sesin geldiği yöne hızla dönerken. Gördüğüm görüntü ile gözlerim kısıldı. Özgür, yanında beden hocası ve onunla sevgili olmasının yakın olduğunu söyleyen kızla saha dışında, tellerin ardında duruyordu. Takımdakiler ise önlerinde, tellerin diğer tarafında onlarla konuşuyordu. "Bunlar gerçekten beraber mi?" dedim dağılan topuzumu bozup yeniden yaptıktan sonra onlara dönüp bakarken. "Sanmıyorum. Yani, umarım." dedi Armağan üzerindeki formayı çıkartırken. "Kötü bir ikili olmuşlar." dedim kendime engel olamayarak. "Siz daha iyiydiniz." dedi Armağan. Kafamı çevirip ona baktığımda sinsice gülüşünü gördüm. Zil çalınca sahanın dışına ilerledim. Armağan koşup yanıma geldi.

"Kıskanınca çok güzel oluyorsun üzümlü kekim." dedi sahte ciddiyeti ile. Gözlerimi devirdim. "Sende birazdan benden tekme yerken çok güzel olacaksın bebeğim." dedim sakince. Güldü. Çantalarımızın olduğu banka gelince çantamı açıp içinden telefonumu aldım. "Oha bunlar kim?" dedi Armağan birden meraklı sesiyle. Telefonumu gri eşofmanımın cebine koydum ve baktığı yere baktım. Tanıdık araba ve tanıdık suratlar ile gözlerim kocaman oldu. İçimde bastıramadığım özlem baş gösterirken "Ben tanıyorum galiba." diye mırıldandım. Kafasını telefonundan kaldırmayan Eniz, yanında etrafa bakan Arda ve arabanın içinden kafasını uzatmış dışarı bakan Sude benim çocukluğumdu.

KOÇWhere stories live. Discover now