24 x Bursa

22.4K 1.4K 278
                                    

Selamlar💃💃
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir ve iyi olmaya devam edersiniz. Bende iyiyim bu arada✌️

Yarın belki herkes müsait olmaz diye şimdiden bölüm atayım da rahat rahat takılalım dedim.

Hepinize iyi okumalar💖

Koç - Bölüm Yirmi Dört : "Attığın gol olsun Çalhan."

"İstanbul'a geldiğimden beri hayatım o kadar elimde değil ki." diyerek ortamdaki sessizliği bozdum. Ablam ve Efe abimin bakışları beni buldu. Eve gelince önce ağlayıp sonra gülmem, sonra yeniden ağlamam ve en son ağlarken gülmem onları korkutmuştu. Annem bir ara beni Bakırköye'e götürmeyi bile düşünmüş, babam ise sakinleşmem için Beşiktaş marşı açmıştı. Babam yüzünden ağlamam artınca annem babamı salondan kovmuştu. Ablam ve Efe abim gelince, Efe abimin önümde tuttuğu çikolatalı pasta ile sakinleşmiştim. Annemde çikolatalı pastanın beni sakinleştirdiğini anlayınca kafama vurmuştu. Sonra sakince aile yemeği yemiş, şimdi de ablam ve Efe abim ile odamın balkonundaydık. Çikolatalı pasta yiyorduk. Bu bizim klasik dertleşme seansımızdı. Bursa'dayken çilekli pasta da olurdu tabi. Sude bayılırdı çilekli şeylere. "Ne sizinle vakit geçirebiliyorum, ne doğru düzgün yemek yiyebiliyorum. Ders çalışamıyorum, çocuklarla iletişimim kesildi resmen, gezip eğlenemiyorum." dedim ve derin bir nefes aldım. "Tüm hayatım Özgür oldu birden. Aklım, fikrim sürekli onda. İşin kötüsü bundan şikayetçi de değilim."

"Ama rahatsızsın?" dedi ablam kıstığı gözlerini bana dikerken. Çatalımdaki pastayı aldım ve ağzıma atarken kafa salladım. "Tüm suçlu benim aslında. Bu hale kendi kendime geldim. Kendi düzenimi kendim bozdum ve şimdi ne yapacağımı bilmiyorum." diyerek sütümden büyük bir yudum aldım. "Özgür hayatımın her yerinde ama ben onun hayatında değilmişim gibi hissediyorum bazen."

"Yanlış hissediyorsun." diyerek elindeki tabağı masanın üzerine bıraktı Efe abim. "O senin hayatına ne kadar hakimse sende onunkine hakimsin. Anlattıkların, yaşadıklarınız basit şeyler değil Vera." dediğinde ablam ona hak verdi. İç çektim usulca. Haklı olabilirlerdi belki. Ama bilmiyordum. Özgür, araftı benim için. Üstelik ben varken iki kadın daha vardı. Belki bir açıklaması vardı evet, ama ben o açıklamayı bilmiyordum. Özgür'ün hayatındaysam, bana bir açıklama yapmaz mıydı?

"Ben bugün Özgür'e aşık olduğumu söyledim." dedim birkaç saniye sessizlikten sonra. Ablam ağızındaki sütü püskürtürken, Efe abim öksürmeye başladı. Ablam onun sırtına vururken, oda ablama peçe uzatmıştı. "Naptın?" dedi ablam dehşet içinde. "Dan diye mi dedin?" diyerek ondan farksız bir şekilde sordu Efe abim. Kafa salladım. Kıkırdadım sonra. "Dünyanın en klişe aşk itirafıydı. Bu çocukla her şeyimiz klişe." diyerek kıkırdadım. 

Ve ben klişelerden nefret ederdim. Ta ki Özgür Çalhan'a kadar. 

"Nasıl oldu?" dedi Efe abim. Dudaklarımı büzdüm. Dehşet ifadeleri hala devam ediyordu. "O manken kadını kıskandığımı söyledi. Bende kıskanmadım dedim. Bu böyle giderken kıskandım dedim. Neden dedi. Bende sana aşığım dedim." diyerek kısaca açıkladım. "Sonra ne yaptın?" dedi ablam korkulu gözlerle bana bakarken. Kesinlikle beni iyi tanıyordu. "Arkama bakmadan kaçtım. Telefonumu da kapattım." dediğimde ablam elini alnına vurdu. "Gerizekalı." dedi 'senden olmaz' bakışları atarken. Dudaklarımı büzdüm. Ne vardı canım kaçtıysam? "On iki yaşında mısın Vera?" dedi Efe abim ciddi bir şekilde. Ablam kıkırdarken, kaşlarım çatıldı. "Siz onu unutmadınız mı ya?" dedim huysuzca. On iki yaşındayken, ve öncesinde de, ablamlar lise sondu ve Emre diye bir arkadaşları vardı. Çok yakın arkadaşlardı. Emre'yi her gördüğümde ona 'seni seviyorum seninle evleneceğim' diyip cevap vermesine izin vermeden kaçardım. Ve bunu ablamların tüm lise hayatı boyunca yapmıştım. "Emre'ye ne zaman baksam aklıma geliyor." dedi ablam kahkaha atarak. Pastamı ağzıma attım ve göz devirdim. Ablamlar hala görüşüyorlardı ama ben uzun zamandır görmemiştim. En son on iki yaşında görmüştüm yani. Tabi arada fotoğraflarını görürdüm. 

KOÇWhere stories live. Discover now