16. Bölüm

2.1K 138 29
                                    

16. Bölüm: Karşı Koyabilmek

- Ne yaptığını sanıyorsun sen?

Gözleri bana değil arkamdaki tezgaha odaklıydı, arkamdaki bir noktaya bakıyordu ama orayı gördüğünden pek emin değildim. Beni hiçbir şekilde kâle almadığı için yükselmeye başlayan sinirimi göz ardı ederekten baktığı noktaya baktım.

Boşluğuma denk gelmişti.

Mutfakta yankılanan ve desibelinin daha da yükseleceğini vaadeden kahkahamı ağzıma bastırarak susturmak durumunda kalmıştım. Ne kadar gerizekalıydım ya ben.

Az önce tam kalktığım yerde, hatta birazcık daha geride kalan bir çaydanlık vardı. Çaydanlık dolu olduğu için de doğal olarak sıcak olmalıydı. İki saniye içinde kurguladığım, yaşanabilecek tüm olası senaryoyu silip attım. Uydurduğum aptal sıfatları şuan için Balamir'e yakıştıramazdım.

Kalpçikler fışkıran gözlerimi tekrardan ona çevirdim. Az önceki katil bebek bakışlarım yüz seksen derece evrilmişti. Gel gör ki o  hala karşısında tren varmış gibi öküzümsü bir tavırla, hareket etmeden, öylece bana bakmaktaydı.

Yedim kalbini Balamir Tanyeli.

- Sen bana aşık mısın acaba?

Tezgaha bakan bakışları, ciddi mi bu, dercesine bana çevrildi. Kaşlarını çatarak daha dikkatli inceledi ona doğru kocaman gülümseyen yüzümü. Bir adım geriye çekildi, elini saçlarını atarak kısa saçlarını sıvazladı. 

- Kafanı göğsüme biraz sert mi çarptın acaba, bu salaklığın başka bir açıklaması olamaz çünkü.

Onu tamamen duymazdan gelerek dibine kadar girdim. Alttan kirpiklerimi süzerek baktım ona, belli bariz cilve yaptım.

- Hadi hadi! Yabancı yok bak. Bana doğruyu söyleyebilirsin.

Bana iblis görmüş gibi bir ifadeyle bakarak geri çekildi. Ona olan temasımı kesmekten memnun gibi kolunu aramıza set olarak çekti

- Ahsen. Seni insanlığa davet ediyorum.

Parmaklarımı dudaklarıma kapatarak kadınsı bir gülüş sergiledim. Benim yeni eğlence tanımı Balamir'i çileden çıkartmaktı.

- Kavalyem sen olacaksan neden olmasın yakışıklı.

İki elini yüzüne kapatarak sıvazladı. Muhtemelen bu hareketi bana yapsa artık bir yüzüm olmazdı. Adam kendine acımıyordu da.

- Sus. Rica ediyorum sus.

Rolden çıkarak hayvan gibi anırdım. Özümüze dönmek lazımdı. Her oyuncunun işi mesai bitene kadardı efendim. Bugünlük bu kadardı yoksa sevgili megalodoncuğumuz işe geç kalacaktı.

- Ben lisede tiyatro kulübündeydim oğlum. Alış bunlara.

Beni zerre ciddiye almadan arkasını dönerek mutfağı terk etti. Ben bir posta daha kahkahamı sergiledikten sonra mutfağı toplamaya başladım. Yoksa sadece balamir değil bende geç kalacaktım.

Mutfağı hızlı hızlı topladım, yerdeki tabak kırıkları elimi kesmesin diye benim yerime toplayabilecek bir başrol kahramanım olmadığından paşa paşa hallettim her şeyi. Pembe yaz dizilerindeki kızlardan olmadığımı bir kez daha çarptı hayat yüzüme, yanımızda dalyan gibi bir bey varken de biz yine kendimiz hallediyorduk tüm tehlikeyi.

Az bir vaktim kalmıştı ve benim acilen hazırlanmam gerekiyordu. Mutfaktaki işim biter bitmez dolabımın önünde buldum kendimi.

Daha olası kıyafet kombinleri zihnimde oluşmadan yan odadaki hayvanımsı yaratığın böğürmelerini duydum. Vahşi yaşam alanı gibi bir yerde yaşamamıza alışmıştım artık. Bu kaba halleri beni sinirlendirmiyordu çünkü benim onun haricinde Sinan isimli bir kardeşim vardı. Önceki hayatımdan da gayet alışıktım bu tiplemelere.

BalbeyamirWhere stories live. Discover now