HAY BEN ŞANSIMA

11.8K 503 8
                                    

Evden çıktığımda hiç kimse gözükmüyordu. Şükürler ederek bir taksi durdurdum. Evet bir sorun var nereye gidiyorum? Of! Ya bunu nasıl unutabiliyorum. Bir otelde kalsam. Evet otelde kalayım. En iyisi bu başka çözüm yok çünkü. Bir otelde durdum. Çok lüks bir oteldi. Ama param umarım yeter olmadı çalışırım bende çözüm çok. Kendi kendimi avuttuktan sonra danışmandan işlemleri yapıp odamın numarasını söyledi ve anahtarı verdi. Ama anahtar değil şehrin anahtarı sanki ama çok havalı duruyordu. Odam "333" Hahahahha! Büz bakayım dudakları. 333. Evet kabul ediyorum. Çok komik. Asansörle 3.kata çıktım. Odama yaklaştım ve anahtarla kapıyı açtım ve yan odadan bir erkek sesi geliyordu. "Hey sen beni takip etmeyi bırak." , "Hey aptal sen kimsin? Ve şu an seninle uğraşıcak vaktim yok." , "Hey. Sen Ezgi değilmisin." , "Adımı nerden biliyorsun ve sen okulda bana çarpan ve hiç birşey olmamış gibi umursamayan aptal ya..." dedim. "Ya...?"dedi. Kışıklı çocuk. Kes sesini iç sesim. "Hiç. Bi dakika ben seni takip filan etmiyorum ailemden kaçmak için geliyorum. Tamam mı?" dedim bağırarak. "Bende kaçtım." dedi. "Bana ne!" dedim kızgın bir şekilde. "Herneyse görüşürüz komşu." dedi. "He çok komik." dedim ve eve girdim. Hemen çantamı fırlattım ve yatağa yattım. Biraz uyumuştum ki uyandığımda saat 4dü. Aynadan üstüme baktım evet düzgün duruyordu. Bazı yerlerini çekip çekiştirdikten sonra yanıma çantamı alıp kendimi dışarı attım. İtiraf etmek gerekirse kendimi yanlız ve o kadarda kendi ayaklarının üstünde duran genç , özgür bir genç kızdım. Evet ya ben neden bu kaçma işini önceden yapmadım. Neyse otelin kafesine gittim ve öğle yemeği menüsünden sipariş ettim. Evet yine kavga sembolü gelmişti. Adını hala hatırlamadığım ve bilmediğim şahıs. Evet o. "Beni takip etme!" dedi. "Töbe ya. Sen bela mısın ya? Bak git başımdan benim derdim bana yetiyor zaten. Bak ya güvenlik çağırırım yada bi çakarım burdan bi uçarsın. Feleğin şaşırır!"dedim ve kafamı eğerek kolumu masaya uzattım ve ağlamaya başladım. "Hey ağlama niyetim seni üzmek değildi." , "Git başımdan Selim." , "Selim?" , "Tamam ya git Salih!" , "Salih kim ben kendimi Serkan olduğumu sanıyordum. " , "Tamam pes ediyorum adını bilmiyordum." dedim ve boş boş bakınarak yemeğimin gelmesini bekliyordum. Yemek geldiğinde Serkan aynı menüden kendine de sipariş etti. Ve yanımdaki boş koltuğa oturdu. "Sana yanıma otur diyen oldu mu?" , "Yapma ama ikimizinde dertleşmeye ihtiyacı var." dedi ve Serkanın siparişi geldi. "Hadi ilk sen başla."Dedi. Pes et artık birisiyle dertleşmeye ihtiyacım var. "Benim bi sevgilim var yakınlaşmaya çalışma seni öldürür." dedim. "Benimde bir sevgilim var. Ve seni ölesiye döver." , ''Hım! O gelsin de bakalım kim kimi dövüyor?" dedim. "Seni dinliyorum arkadaşım." , "Benim bir sevgilim var. Ve babam sırf bir iddea için beni tanımadığın birisiyle evlendiricek." dedim. Serkan çok şaşırmıştı. "Şunu bir detaylı anlatırmısın lütfen?" dedi. Dedikoducu Serkan. Derken "Babam!" , "Yanındaki de benim babam!" dedi. "Nasıl yani?" dedik karşılıklı ve olamaz babalarımız bize doğru yaklaşıyor!

ZORUNLU EVLİLİKWhere stories live. Discover now