ZORUNLU EVLİLİK

BEKARLIĞA VEDA ʕ•ﻌ•ʔ

''Sıkıcı bir günden herkese merhaba!'' der gibi gözlerimi duvara diktim. Ve evet öyleydi. Ve son 2 gün ya da 1,5 veya da 1 günüm kaldı. Ve yapacak hiçbir şeyğğğ. Bir dakika! Hani evlenenler evlenmeden 1 gün önce ne yaparlardı? Şey...Buldum! Bekarlığa veda partisi. Bende yapsam mı acaba iyi de daha 19 yaşındayım. Ve şimdi arkadaşlarımı çağırırsam ''Ay şuna bak bu yaşta koca peşinde.'' derler. Ya da yok yok şey derler ''Zengin koca peşinde'' derler. Zaten abartmak gibi olmasın ama zenginim. Zengin kocayı ne yapayım ayol. Neyse bence ben yapayım ya partiyi. Bence çok ''cool'' duruyor. En fazla iki söz işitirim. Tabi kavga çıkartmazsam. Neyse ben hemen hazırlanayım en iyisi. Ay acaba davetiye mi çıkarttırsam. "Ezgi'nin bekarlığa veda partisi" Huhuu! Çok ha-va-lı! Neyse ilk önce bir kahvaltı yapayım ya. Karnım gurulduyor resmen. Aşağı inip tam anlamıyla "davar" gibi yemek yiyip , karnımı doyurdum. Sonra tabi ki üstümü değiştirdim. Ne giysem? Gidecek hiçbir şeyim yok! Tabi canım. Dar kot pantalon , beyaz önü kısa arkası uzun bluzumu giyidim. Saçlarımı az biraz üşensemde fön çektim. Saçlarım düpdüz Yehu! :D Çantamı , not defterimi ve deri ceketimi alarak villadan çıktım. Nişantaşı mı yoksa Taksim mi? Nişantaşı ✔ Hemen bir taksi çağırıp Nişantaşına gittim. Arabadan indiğimde asıl sorunla karşılaştım. Ne mi? Benim buraya 2. gelişim ve hiçbir şey bilmiyorum. Ne yapıcağım ya? Taksiciye ücretini verip boş boş önüme hangi cadde geldiyse yürümeye başladım. Çek bebeğim boş boş yürüme keyfisi "V" :* En sonunda bir kafeye gittim. Telefonda davetiye bakarken beni tanımadığım bir numara aradı.
-"Alo?"dedim
-"Alo Ezgi. Ben Merve."dedi.
-"Merve! Şu an o kadar mutlu oldum ki. Nasılsın iyi misin? Neden beni aramadın?!" dedim.
-"Sorma Ezgi ya neler oldu neler? Sen nerdesin? Dışarıdan sesler geliyor." dedi.
-"Nişantaşında bir kafedeyim. Sen gel ben seni bulurum."dedim.
-"Nişantaşı mı? Ne arıyorsun kızım Nişantaşında?"dedi.
-"Sorma ya Merve. Tek dertli sen misin?"dedim.
-"Tamam kanka mala bağladın. Geliyorum."dedi.
Yaklaşık 1 - 1,5 saat sonra Merve yi bana kızarken gördüm. "Merve. Burdayım!" dedim. Sonra sarılma faslı "Kanka seni çok özlediğğğmm"ler filan. Sonra Merve daktilo gibi saydırmaya başladı. "Kanki duyduklarıma göre evleniyormuşsun. Lütfen yalan de. Lütfen babamdan kaçtım de." dedi. "Kanki senin seneryolarda iyiymiş ama fakat hayat o kadar toz pembe değil. Yaklaşık ve ya yarından sonra evli bir bayan olucağım. Kanki ya dün gelinlik ,damatlık ve davetiye almaya gittik. Bi de Serkan bize yüzük yaptırmış ya çok güzeller." dedim. "Kanki! Yoksa sen Serkan'a karşı birş..." . "Kanki"dedim kaşlarımı çatarak. "1-2 haftada bir kişiye nasıl aşık olabilirim!'' dedim. Olmuyacağım banane işte. İnadına! "Asıl soru şu Ezgi. Neden burdayız?" dedi. "Keyfimizden gelmedik heralde! ◐.̃◐" dedim sinirle. Aslında birazcık keyfimden geldim :D "Neyse kankacım tartışma sırası değil. Başlıyorum anlatmaya. Lafımıda bölme biliyosun kızdığımı. Evet çok uzatıyorum. Bak kankicim ben , bekarlığa , veda , partisi yapıcağım." dedim dolu dolu. "Bu muydu kanki Allasen bende bi an hamilesin filan zannettim. Yüreğim azıma geliyordu." dedi annesinden pasta yapmasını dileyip brokoli yemeği yiyen çocuk gibi. Aklıma galaxy tab3 tanıtımı yapan çocuk geldi. :D Aa! Hıyar çıktı. "Çok komiksin. Hah!? Hadi Merve ya anacım birsürü işimiz var." dedim. Önüme ne davetiyeci varsa gittik. Ama bir türlü seçemedik. En sonunda bir yere gittik. Orda kafamızdaki fikiri anlattık. Ve 100 tane davetiye çıkarttık. Fakat davetiyeci 3 saat sonra gelin dedi. Of yha şimdi ben nasıl doldurucağım 3 saati derken Ezgiyle çok güzel bir restorantta öğle yemeği yemeyi karar verdik. Garson'a iki tane öğle yemeği menüsü sipariş ettik. Gerçekten çok yaratıcı. ÖĞLE YEMEĞİ MENÜSÜ "Ay kanki bide o 100 davetiyeyi 100 kişiye dağıtmak var demi uff anam!" dedi Merve. "Vurur yüze ifadesi bi kerede bişeye itiraz etme birtanesi." dedim. "Tamam tamam Allah'un cezası." dedi. "Kanki ya çok merak ettim şu dertlerini acaba bi anlatsanda öğrensem." dedim. "Sorma ya kanka neler neler oldu. Hani benim psikopat abim vardıya sana delilerce aşık olan." dedi. "Ee?!" dedim merakla. "Gitmiş kendine İtalyan sevgili yapmış. Sen git karıyla şey yap. İşte şey! Kız 3 aylık hamile. Bunlarda kızın babasının kulağına gider. Adam az kalsın öldürüyordu abimi. 1 hafta öncede abimin düğünü vardı. Ve bana ne sordu biliyor musun? "Ezgi düğüne geldi mi?" bende dedim ki: Gelmedi. Zaten Ezgi de evlenecekmiş dedim. İçten içe üzüldü tabi." dedi. Bende o arada hem yemek yiyor hemde olayın şaşkınlığındaydım. Azım dolu dolu "Vay be adam benden çılgın. İtalyan filan. Bide öküz hala beni unutmamış ya." dedim. Öküz möküz ama kıyamam ya. Öğğğmm öğğmm Ezgi kendine gel kız! "Hadi Mervişim. Hadi. Sağa datlu dille gonuşacam dontişim sağa datlu dille gonuşacam bal dudaklım." dedim Recep İvedik 4 deki Recebin kilolu kızla konuştuğu gibi. Hahahaha :D ✔ "Hadi gel istersen çıkalım." dedim. Hesabı ödeyip restorandan çıktık. Davetiyeciğe gidip davetiyeleri aldık. Davatiyemde benim o öküz can Serkanlara giderken ki çekindiğim fotoğraf vardı. Üstünde "Ezgi'nin Bekarlığa Veda Partisi" yazıyordu. Bir de yer adres falan filan. Sonra "Haydi Bismillah" deyip dağıtmaya başladık. Aklımıza gelen büyün arkadaşlarımıza ve akrabalarımıza dağıttık. Merve "Ne olaydı da şu partini face den filan yollasaydın zalımın kızı" dedi yanımızdaki boş banka oturarak. "Sanki herkesin facebook'u var mı demiyosunda. Bende yoruldum taksi çağrayım. Kızım daha akşam kopucağız filan enerjini yüksek tut. Bak Merve ben taksi çağarayım. Seni eve bırakalım. Sonra ben kendi evime giderim. Sana çok minettarım. İyi ki varsın." dedim. "Lafı mı olur sana boşuna o kanka kelimesini kullanmıyorum." dedi sarılarak. Sonra ben dizimin ve bu hüzünlü anın bana yaşatmış olduğu acıyşa dayanamayıp ağladım. Ne yapayım? Kaderim böyleymiş. Serkan arasam şimdi kiminle kırıştırıyordur kkim bilir. Arasam mı? Önce bi taksi çağırıyım eve gidince ararım. Taksi çağırıp. Önce Merve'yi evine bıraktım. Akşam gelmesi için hatırlattıktan sonra bizim eve geldik taksiciye ücretini verip hemen eve geçtim. Önce evimizdeki hizmetlilere fikirlerimi söyleyip öyle dizayn etmelerini söyledim. "Akşam her çok güzel olmalı." dedim. "Tabi ki Ezgi hanım her şeyi mükemmel yapmaya çalışıcağız." dedi hizmetlimiz. Odama gidip telefonu şarza takıtım. Sıcak bir duş aldım. Sonra bu günün vermiş olduğu yükle uykuya daldım.