ZORUNLU EVLİLİK

ŞOK!

Sabah uyandığımda başımda dikelen Serkan'ı görünce aniden şok oldum. ''Ne işin var ya senin burda?'' dedim. O da ''Merak etme rolun bir kısmı.'' dedi. ''Saçmalama rolümüzde böyle yapacağımızı söylemedin!'' dedim kaşlarımı çatarak. Serkan hala bön bön suratıma bakıyordu. ''Çıksana!'' diye bağırdım. ''Üf. Tamam be senin tipsiz suratına meraklı değilim. Makyajsız çok tipsizsin.'' dedi. ''Bittin olum sen''dedim ve elime geçen yastığı Serkanın suratına fırlattım. O da ''Bu bir savaş başlangıcı.'' dedi ve o da koltuktaki yastığı kafama patlattı. Birlikte vuruşurken tüyler çıktı ve lanet olasıca halıya takılıp Serkanın üstüne düştüm. Haraket etmeden suratıma bakıyordu. Kaşlarımı çattım ve ''Bakıyorumda durumdan çok memnunsun.'' dedim. Ve üstünden kalktım. ''Of ya senin yüzünden burası dağıldı. Ben burayı nasıl topluyacağım şimdi!'' dedim. Serkan da ''Hizmetçilere boşuna para vermiyorsunuz heralde.'' dedi. ''Oldu birde diyim ki biz Serkanla kavga ederken burayı dağıttık. Süper zeka!'' , ''Zaten evleneceğiz yani onların gözünde.'' dedi. Biraz düşündü ve bana doğru yaklaştı. ''Sana bir şey söyleyeceğim ve bu dediğimi yaparsan hayatın daha güzel olucak.'' ,''Ne gibi?'' , ''Yani bir formül.'' dedi. ''Hadi söyle süper zeka.'' dedim. '' 3 kelime hayatı akışına bırak!'' dedi. Ve göz kırptı. Biraz düşündüm ve evet. Biraz macera için bu fikir işe yarayabilirdi. ''Ne artist hareketler yapıyosun ya. Anladım.'' dedim. Ya sen göz kırparken ne kadar karizmatik oluyorsun öyle. Bu düşüncelerden kurtulup silkindim ve Mete' yi zar zor odadan çıkardım. Tam yatağıma yatıcakken kapı çaldı. Gine Serkan'dır dedim. ''Ne var Serkan!'' diye kapıyı açtığımda karşıma Sevim Hanım çıktı. Bu annemin bahsettiği Serkanın annesi. Aha! Ne diyeceğim ben şimdi? Hep senin yüzünden Serkan! Sevim Hanım gayet gülümseyerek odaya girdi ve "Ne oldu kızım?" , "Ufak bir tartışma yaşamıştıkta. Kusura bakmayın lütfen" dedim. Olayı anlamaz İnşallah. Arkamı döndüm ve yine kahretsin. Ortalıkta tüyler uçuşuyordu. Kadın yanlış anlıyacak. Zaten evleniceğiz. Yani onların gözünden. Yani şey işte... Ve beyin görevini terk eder. "Tekrardan kusra bakmayın. Dün bizim kuzenle arkadaşı bu odada kaldılar. Dağıtmışlar. Bende yorgundum. Toplayamadım kaldı öyle." dedim. Ödülü almak üzere Ezgi Özcanı sahneye davet ediyorum ve Oscarımı aldım:D
"Ne kusuru sen benim kızım sayılırsın." dedi. Bende gülümsedim ve temiz olan koltuğa Sevim Hanıma buyur ettim. Müstakbel şey işte o ;) Bu kelimelere hazır değilim daha hem bu gerçek bir evlilik değil. Konuyu açtı. "Kızım akşama ailecek bir yemek olacak da o yüzden seni rahatsız ettim." dedi. Bende "Ne rahatsızlığı efendim de şey sakıncası yoksa birşey soracağım annemler neden söylemedi?" dedim utangaç bir sesle. "Bilirsin ailen yoğun insanlar. Hem ne olucak bende annen sayılırım." dedi. Benim tek annem var. Tamam mı?
-Ele Dümbük.Yüzüne mi söyledin.
-Yohh! Misafirdir sonuçta :D Hafif gülümsedim. Sonra Sevim Hanım gitti. Hizmetlilerimizden birini çağırıp odayı toplattırdıktan sonra yatağa  girip tekrar uyudum.