ZORUNLU EVLİLİK

WİLDEST DREAMS

>Gözlerimi açtığımda Taylor Swift-Wildest Dreams çalıyordu. Ve Serkan yanımda uyuyordu. Hemde çok tatlıydı ya şapşik. Hey kendine gel! Ama halada şapşik ve yakışıklı. Bir dakika bana bir şeyler mi oluyor? Sanırım... Hey hey hey! Sana tüm acıları acıtan adama mı aşıksın? Hayır bana tüm acıları yaşatan Serkan değil, babamdı! 2 haftada tanıştın ve aşık oldun çok ucuzsun! Hayır değilim! " Say you'll remember me Standing in a nice dress, staring at the sunset babe. Red lips and rosy cheeks. Say you'll see me again even if it's just (Just pretend, just pretend) in your wildest dreams (Ah ah)" Yapma Taylor beni ağlatamazsın :'( Serkan uyandı ve "Gözyaşlarına sahip çık yüzüm sırılsıklam oldu."dedi. "Gerçekten çok öküzsün biliyorsun değil mi! Ağlamaya bile iznim yok." dedim. "Şimdi beni yataktan aşağı tekmelemen lazımdı." dedi. "Neden!?" dedim. "Aynaya bak anlarsın."dedi. "Hayır yani ne olğğ.." derken üstümde dün geceden kalmış elbise , dağınık saç , akmış rimel ve suratıma bulaşmış ruj.. ERROR 404 "Dün gece ne oldu?" dedim. "Bilmem?" dedi." Serkan!" dedim bağırarak. "Tamam şaka şaka sen çok içki içtin. Ağladın , bağırdın , çağırdın ve sonra da tekrar ağladın ve uyudun." dedi üzgün bir halde. Sonra tekrar ağlamak üzereyken "Tamam artık ağlama senin gibi güzel bir kıza ağlamak hiç yakışmıyor. İstersen senle başka şehire gideriz yani ayrı yerlerde kalırız evlendik filan deriz böyle olursa ağlamaktan ölüceksin. Tamam ilk defa bir kıza böyle konuşuyorum. Öküz olabilirim ama taş kalpli de değilim." dedi gözyaşlarımı silerek. Sonra bana sarıldı. Birden duygularım değişti. Bana ne oluyor? Ben gerçekten ben miyim? Yoksa o gerçekten mi o? Tamam ben kafayı yedim. ✔Onaylandı. :'( Serkan bana sarılırken tepkisiz bir şekildeydim. Sarılmak istiyorum , sarılamıyorum. Öpmek istiyorum , öpemiyorum. Konuşmak istiyorum , konuşamıyorum. İlk defa başıma böyle bişey gelmişti. "Ben şimdi gidiyorum." dedi. Yüzüme baktı sonra utangaç bir şekilde yere baktı ve odadan çıktı. Sanki bişey söylemek istiyordu ama söyleyemedi. Sence ne yapmalıyım? Üstünü değiştir ve uyu. Hım! Bence çok mantıklı. Üstümü değiştirdim. Makyajımımı çıkardım. Kendinmi yatağa attım. Uyumak istemiyordum aslında düşünmek. Yarın evleniyorum. Evet Serkanla. Ağlamak istiyorum. Bir kova dolusu. Hemen doğruldum ve telefonumdan Little Mix-Good Enough açtım ve tekrardan düşünmeye başladım. Hayat? Hayatım... Neyden ibaretti ki? Birsürü soru işareti ve nedenlerlerle doluydu. Hiçbir soruma cevap yoktu. Neye inanmıştım? Nedensiz bir evliliğe mi? Yoksa kendi aptallığıma mı? Ne yapmalıydım? Herşeye göğüs gererek doğruları öğrenmek mi? Aşkı anlamak mı? Yoksa sadece ağlamak mı? Oturup ağlamak mı? Bende hiçbir şey bilmiyordum. Tamam artık gerçekleri görmeye ne dersin Ezgi? Şöyle böyle derken neden tüm gerçekleri es geçiyorsun. Neden? Gözünü açıp etrafa bir bak. Ağlamaktan bıkma! Ama bir nedeni olmalı. Bir sebebi. Tüm döktüğün gözyaşlarının hesabını kim verecek? Başa dön ve tekrarla. Neden? Öyle ağlamak istiyorum ki. Ama bir damla bile gözyaşım kalmadı. Şimdi ne dersin herşeyi en baştan yazmaya? ...
-4 SAAT SONRA-
You wanna play...♪ gözlerimi Demi Lovato-I really don't care ile açtım. Arayan : Serkan.
-"Alo ne oldu saat daha bakayım öğlenin 5i olmuş bu saatte insan uyandırılır mı?"
-"Kabul et komik değildi?"
-"Of! Herneyse söyle!"
-"Pencereden aşağıya bak." dedi. Aşağı baktığımda Serkan arabaya yaslanmış bana el sallıyordu.
-"Ne oldu?"
-"Sana gelinlik almıştık ya."
-"Ee ne olmuş?"
-"Onu yanlışlıkla kaybettim yeniden almam gerekiyor ve de takılırız filan"
-"Sen iyi misin Serkan?"
-"İyim sen nasılsın?"
-"Oyoyom son nosolson? -"Takılmak filan yani senin benden daha önemli işlerin filan vardır."
-"Çabuk hazırlan seni aşağıda bekliyorum"
Çobok hozorlon... Kapattı öküz! Hemen dolabımda ne varsa göz karardı takıp takıştırdım. Saç makyaj derken yarım saat geçmiş. Serkan is wefat. Hahaha :'D Çantamı ve telefonu kapıp aşağı indim. Kapıdan çıkar çıkmaz ben şok. O esmer bombada kim? Serkan'nın yanında. Onun saçlarını yollarım. Mahalle karısı mod 1 :D Kes sesini aptal iç sesim. Eşyalarını al ve git diyesim var Selana Gomez hesabı. Sonrada Im so sakadad seym old lovv♪♪Tamam aptallaştım. Hemen asaleti bozmadan Serkan'nın yanına gittim. "Aşkım çok mu beklettim." diyerek yanağına öpücük kondurdum. Esmerede "Tanışıyor muyuz?" diyerek ölümcül bakışlar attım. Benden korkulur vallaha :D "Ben yeni yan komşunuzda. Eylül" diyerek el uzattı. "Bende Ezgi konuştuğun beyfendini nişanlısıyım bilmem anlatabildim mi?" dedim yüzümü buruşturarak. "Şey pardon." dedi hayal kırıklığını uğramış bir şekilde. "Evet canım." dedim. Sonra Serkan yüzüme baktı ve dudaklarıma delicesine yapıştı. Bende istemsizce karşılık verdim. Kız uzaklaşınca onu hızlıca ittim. "Sen ne yaptığını zannediyorsun!?" dedim bağırarak. "1 ay kızsız kalınca böyle oluyor!" dedi aynı ses tonuyla. "Git kızlı kal o zaman!" dedim. "Onu kıskandın demi." dedi kahkalarla. "Hayır!" dedim. "Anlımda aptal filan mı yazıyor anlamadım gitti." dedi. "Bilmem belki yazıyordur.'' dedim sırıtarak. "Kıskanç hatun!" dedi bağırarak. "Ne demessin o çirkini senin gibi acayip çekici ve yakışıklı birisinden kıskandım!" dedim bağırarak. Anaa! Ben az önce sesli mi düşündüm. F*ck youu! "Tamam. Ben anlayacağımı anladım. Yüzün kızardı." dedi gülerek. Bende hızlı haraketlerle arabaya oturdum. Ellerimle yüzümü kapattım. Sanki papareziler seni çekiyor m*l ya :'D Serkanda arabaya bindi. Bir dakika bekledik. Serkan elimi yüzümden çekti ve ''Herşeyi oturup konuşmaya ne dersin ama önce şu gelinliği alalım ve kurtulalım." dedim. Bende kafamı sallıyarak tamam işareti verdim. Uzun bir yolculuktan sonunda uygun bir bulduk. Karşılıklı oturduk. Hadi bakayım Ezgi ayıkla pirincin taşını. Hiç sorma ya :'( "Ezgi seni dinliyorum." dedi meraklı gözlerle. "Bişeyler mi içsek?" dedim olayı yatıştırarak ama gerçekten susadım ya. 2 tane bol köpüklü latte sipariş ve sonra içtik. Ama hala ağzımı bıçak açmıyordu. "Tamam ben anlatayım." dedi. Heyecanlı gözlerle onu dinliyordum. "Kaza yapmamın nedeni o gece çok içtim ve sen sebepsizce aklımdaydın. Bilmiyorum. Sen bir başka oldun. Çabuk unuturum dedim ama olmadı. Başka kızlarla denedim hayır olmuyordu." dedi kafasını eğerek. "Yani bilmiyorum sen herşeyden farklıydın." dedi. "Hani senin sevgilin vardı?" dedim. Konuşmadı. "Söyler misin lütfen?" dedim. "Beni Meteyle aldattı." dedi sakin bir ses tonuyla. "Sen onu en yakın arkadaşıydın ama ona seninle evleneceğimizden bahsetmedin. Beni ona söylemedin." dedim. "Evet." dedi. Onu tanıdığım günden beri ilk defa sakin bir şekilde konuşuyordu. Şaşırmalımıydım? Kesinlikle✔ "Çıkalım mı?" dedim. Tamam işaretinde kafasını salladı. Dışarıya çıktığımız da hava soğmaya başlamıştı. Ellerimi içine kayacak bir cebim bike yoktu. Mükemmel! "Hadi gelinlikçiye gidelim." dedi. Bir kaç yere sorup soruşturup güzel bir gelinlikçi bulduk. İçeri girdimde birsürü mükemmel gelinlik buldum. 4-5 tane gelinlik denedim ama bir tane mükelteşem bir gelinlik buldum. Onu giyip geldiğimde Serkanın gözleri faltaşı gibi açık kalmıştı. Ona bunu alalım lütfen bakışları attım. İlk defa isteyerek aldığım bir şey :D Fiyatı pahalı olsada Serkanı almaya ikna ettim. Bizim evin adresini verdik. Sonuçta yarın düğün :D Büyük gün! Serkanla dükkandan çıktık. Evli evine köylü köyüne :D "Yarın erken kalk. Seni kuafere bırakıcam. Gelinliğini ayakkabını vs. hazır olsun ona göre." dedi göz kırparak. "5'e ne dersin?" dedim. Olumlu anlamda kafasını salladı. Dayanamayarak yanağına öpücük kondurdum ve hızla eve yürüdüm.