UCUZ ATLATIK

9.6K 404 5
                                    

Artık sabah uyandığımda demiyeceğim çünkü öğle olmuştu. Saat öğlenin biriydi. Gerçektende saat bir mi diye kendime bir tokat attım. Hakikaten ben mal mıyım? Yüzüm kızardı lan! Sakına bunu denemeyin. Heleki eliniz ağırsa. Hemen yataktan kalkıp banyoya gidip duş aldım. Sonra yüzüme maske yapıp gözlerime salatalık koydum. Maske olana kadar Mervenin bana verdiği telefondan bir kaç müzik dinledim. Sonra bir numara beni arıyordu. Kim ya bu numara. Nerden bilcem bende. Mervenin telefonu ya bu. Jetonum yeni yeni düşmeye başlayıncaya kadar bu numara Mete'nin numarasıydı. İyi de bu şimdi Merveyi arıyordu. Peki ya ben. Benim beyin durdu ya. Dayanamayıp açtım telefonu. "Alo?"dedim."Alo? Merve.'' dedi Mete biraz şaşırmışa benziyordu. ''Alo Ezgi aşkım neden telefonlarıma cevap vermiyorsun. Bende Merveyi aracaktım sen çıktın karşıma.'' , ''Sorma aşkım ya neler oldu bir bilsen!'' dedim. Evet ne oldu ya bende bilmiyorum ki. Düşün Ezgi. Buldum. ''Aşkım Londra'daki halam çok fena hasta olmuş. Hastaneye kaldırmışlardı. Kanser riski %50 filandı. Biz de kimseye söylemedik. Hemen ilk uçakla Londra'ya gittik. Babama söz verdim. Bak kimseye söyleme.'' dedim. Yuh ya! Yalanlarıma bak ama bunu söylememeye mecburum. ''Tabii ki kimseye söylemem. Geçmiş olsun halana.'' dedi. Sonra ''Aşkım seni çok özledim. Müsaitsen buluşalım mı bir yerde?'' dedi. Hemen ''Olur!'' dedim. ''Ben sana yeri mesaj atarım.'' dedi. ''Tamam.'' dedim ve hemen hazırlanmaya başladım. İyi de babam nereye derse? Dur en iyisi Serkan'la buluşacağım yalanıyla kaçayım. Bu plan tutar. Evet evet.Hımm! Ne giyisem ki. Sıkıldım ya. Giyinmek aynı yemek yapmak gibi. Hergün hergün farklı yemekler yapmaktan sıkılırsın ya. Giyinmekte işte onunla aynı şey. İlk defa tuhaf ve mantıklı konuştum. Siyah tayt , beyaz bluz, siyah deri ceket , kısa gotik bot. Saçlarımı doğal dalgasına bıraktım. Makyajımıda yaptım. Çantamı aldım ve odamdan çıktım. Merdivenlerden aşağıya inerken babam beni gördü. Panik yok. Serkanla buluşacağım. "Nereye kızım , "Şey Serkanla buluşacağımda." , "Hımm. Öyle mi? Git bakalım." dedi. "Hayır ben Mete'ye gidiyorum babalık!" (diyemedi.) Sonra hızlı adımlarla aşağıya indim. Ve taksiyle Mete'nin söylediği yere gittim.

ZORUNLU EVLİLİKWhere stories live. Discover now