57.bölüm

169 20 56
                                    

Şimdi değil bölüm sonunda konusalım asklarım azarlarımı orada görmek istiyorum şimdi upuzun bir bölüm ile keyifli okumalar diliyorum <3

Şimdi değil bölüm sonunda konusalım asklarım azarlarımı orada görmek istiyorum şimdi upuzun bir bölüm ile keyifli okumalar diliyorum <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

57. Bölüm

Meriç, Pera'nın telefonuna Akın tarafından gönderilen  mesaja bakakalırken, içinde sindirmekte zorlandığı hislerin başlangıcını hissetmeye başlamıştı. Başını Pera'nın mışıl mışıl uyuyan yüzüne çevirdi. "Pera." Dedi buz gibi bir sesle. İlk defa kendisini sakin kalmakta zorluyordu. "Pera kalk...Pera diyorum." Meriç, Pera'yı hafifçe dürttüğünde, Pera gözlerini kırpıştırarak araladı. Pera'nın daha ne olduğunu sormasına izin vermeden, elindeki telefonu yavaşça havaya kaldırdı. "Sen dün gece Akın'ın evine mi gittin? Ben onu hemen dövdükten sonra hem de." Pera, Meriç'in ağzından çıkan cümleler karşısında yavaşça sırtını dikleştirirken, nasıl bir açıklama yapacağını düşündü. Uykulu bir şekilde bakarken, zihni ayılmamıştı.

Meriç başını yavaşça yana doğru cevap bekleyen bir biçimde eğdi.

"Sana bir soru sordum. Bu kadar düşünmene gerek yok. Evet veya hayır diyeceksin." Pera yutkunup açıklama yapmaya başladı, "İnsanlar polis çağırmıştı. O da beni sadece evime kadar bırak dedi. Evine bıraktığımda annesi de beni gördü. İçeri davet etti.." diye utana sıkıla doğruyu söylediğinde Meriç suratına altı saniye kadar kilitlendi. Meriç elindeki telefonu sıkarken, ağzından kötü bir cümle çıkmaması için kendini zor tutuyordu. "Peki bu adam sana ne sıfatıyla canım diyebiliyor. Yani bu laubaliliğini nereden buluyor?" Pera dudağını büktüğünde, "Biliyorsun onu. Bilerek yapıyor." Meriç daha fazla dinleyemediğinde ayağa kalkıp telefonu sertçe yatağa bıraktı. Hızlıca yarı çıplak üzerini giyinip odadan çıktığında, "Meriç!" Diye seslendi Pera arkasından. "Ben gerçekten artık seninle diyaloglarımızın arasında Akın isminin geçmesinden bıktım!" Sesi aşağı kattan gelirken, Pera eline telefonu alıp Akın'ın yazdığı mesajı gördüğünde göz devirdi.

"Allah'ın belası." Pera bacaklarını kendine çekip ellerini sertçe yanaklarına bastırırken, dün gece Meriç ile yaşadıkları film şeridi gibi gözlerinin önüne geldi. Yanakları elinin altında kızarmaya başlarken sanki daha ne yaptığının farkında değil gibiydi.

Birlikte olmuştu. Ve bundan da henüz pişmanlık zerre duymamıştı.

"Meriç bir durur musun?" Diye seslendi Pera.

"Sandığın gibi bir şey değil bunu biliyorsun değil mi?" Diye sorduğunda Meriç arkasını dönüp, Pera'ya baktı. "Hayır bilmiyorum." Demişti çok sert bir şekilde.

Pera kollarını göğsünde birleştirip, "Saçma sapan konuşma!"

"Ben mi saçmasapan konuşuyorum! Pera ben bu çocuktan sıkıldım! Bak çok sıkıldım diyorum! Sana onunla muhabbet etme dedikçe sen bilerek yapıyorsun! Ha bir de Savaş var! Onu da unutmayalım lütfen." Meriç, Pera'nın yanından geçip giderken, Pera dişlerini birbirine kenetlemişti.
"Sen şaka mısın? Akın ile ne yapmış olabil.." Meriç gözlerini büyüterek Pera'nın lafını kesti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

A'ZELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin