bölüm 57

1.1K 89 13
                                    

Çağan efe ak...

Ellerim iki tarafta asılı.
İstesemde gidemiyorum burdan.

Sesim çıkmıyor,göz yaşlarım akmıyor ama canım çok yanıyor.

Vücudumdan akan kan kokusu midemi bulandırıyor ama hiçbir şey yapamıyorum onlara güçlü görünmek zorundayım çünkü.

Her yerim ağrıyor ayakta kalacak gücü zor buluyorum ama hala yıkılmıyorum.

Hala gözlerim açık bir şekilde dayanıyorum ama bu acının son bulması için yalvarıyorum tanrıya.

Bir çocuk gibi savunmasızım.

Beni kurtaracak bir babam nede yaralarımı saracak bir annem var.

İlk defa onlara ihtiyaç duyuyorum.

Ama canımı acıtan her bir acıyla nefretimi kusuyorum onlara.

Güçlüydüm...taki vücüdüma verilen elektriğe kadar.

Çığlıklarımı artık dışa vuruyordum.

Canım yanıyordu.

Artık dayanılmayacak bir noktadaydı.

Çağan:ölmek istiyorum...

Diye mırıldandım altı yaşında ki çağan gibi.

Tekrar çığlık attım.

Çağan:sen iğrenç birisin çağan.

altı yaşındaki çağan canlanıyordu içimde.

Çağan:bu acıyı hak ediyorsun.

Tekrar çığlık atıyorum.

Onun ağlayışları beni daha da deli ediyor.

O adama benim için yalvarması kendimden daha fazla nefret etmeme neden oluyor.

Çağan:öl çağan. Onu ağlatığın için.

Diyorum bu seferde.

O yaşamam için yalvarıyor.

Onun yalvarışları için dayanmak istiyorum ama onu ağlatığım için ölmek de istiyorum.

Çağan:onun akan her bir göz yaşı için acı çekerek öl çağan.

Onun ağlaması vücudumdaki acıdan daha beterdi.

Onun ağlaması beni daha çok acıtıyordu.

Belki de hissetiğim acı onun göz yaşlarıydı.

Göz yaşları vücudumdan akan kandan daha çok yakıyordu canımı.

Ağlama!

Diye bağırıyorum son kez çıkan sesimle.

O adama yalvarma!

Diye kızıyorum ona.

Biri şu kızı sustursun çünkü o konuştukça ben daha da ölecekmiş gibi hissediyorum.

Neden böyle oluyor?

Neden göz yaşları daha çok canımı yakıyor?

Sanki...sanki ruhum onun elinde gibi.

O mutluysa mutluyum.

O üzgünse üzgünüm.

O kızgınsa kızgınım.

O ağlıyorsa onu ağlatan kişiden nefret ediyorum.

Benim yüzümden ağlıyorsa kendimden nefret ediyorum. Şuan da olduğu gibi.

platonik (ÇT)Where stories live. Discover now