64. bölüm

849 71 10
                                    

Daha ne kadar süre geçecekti.

Daha kaç gece uykusuz kalacaktık?

Kaç gün olmuştu ki?
Sekiz.

Evet sekiz gün oldu.

Bulamamıştık,bulamıyorduk.

Ona dair hiçbir iz yoktu.
Ona ulaşabileceğimiz bir iz yoktu.

Eğer bunu yapan onursa er yada geç bize bir ipucu verirdi değil mi?

Sekiz gündür yoktu ama bulurduk elbete.

Beni üç yıl sonra buldularsa onu da bulurlar.

Bulmak zorundalar çünkü yağız leyadan vazgeçmez.

Yağızın bağrışı ile derin bir nefes aldım.

Yağız:yok! Yok! Yok!

Dedi merdivenlerden öfkeyle inerken.

Yağız:amına koyayım hiçbir yerde yok!

Arda:yağız-

Dedi ama yağızın bağrışı ile susmak zodunda kaldı.

Yağız:sikerim böyle işi! Elin piçi sevgilimi kaçırıyor ben hiçbir şey yapamıyorum.

Dedi ağlamaklı sesle.

Çağan:aynı şeyi ben söyleyip sinir krizi geçirdiğim zaman bana sakinleştirici veriyordun yağız otur oturduğun yere.

Dedi önündeki bilgisayardan başını kaldırıp.

Yağız:Allah belamı verseydi de söylemeseydim çağan!

Diye tekrar bağırdım.

Yanıma gidip sakin olması gerektiğini söylemek istiyordum ama yine bana yükselecek diye de korkuyordum.

Ona oturduğum yerden bakarken gözlerim kendiliğinden dolmuştu zaten.

Bu aralar yağıza yaklaşamıyordum.
Leyanın olmamasının tek suçlusu benmişim gibi davranıyordu.

Bunu açıp açık söylüyordu ve bazen çok korkunç oluyordu.

Ondan korkmaya başlıyordum.

Gözleri beni her gördüğünde nefret kusuyordu.

Açıkçası bu beni gitmeye zorluyordu.

Onları bu halde bırakmak istemiyordum ama başka bir yerde de onlara yardımcı olabilirdim değil mi?

Derin bir nefes verip gözlerimi yağızdan çektim karşımda oturan ülküye diktim.

Bana dudaklarını ısırmış üzgunce bakıyordu.

Yağızın söylediklerini biliyordu ve biraz daha sakin olmamı söylüyordu.

Dayanamayıp mutfağa gidince arkamdan geldi.

Ellerimi masaya yaslamış dolan gözlerimi toparlamaya çalışıyordum.

Ülkü:şşş ağlamak yok.

Dedi yanıma gelip.

Tuana:farkında değil misin benden nefret ediyor!

Diye yükseldim birden.

Ülkü:yağız birinden nefret etmez. Etmesi için onlardan birine zarar vermen gerekir.

Dediğinde güldüm.

Tuana:sevgilisine benim zarar verdiğimi düşünüyor bu nefret etmesine yeter.

Ülkü omzuma dokundu.

Ülkü:leya ortada yok. Sevgilisi yok ve o deliriyor. Birini suçlaması gerekiyor ve o kişi sensin,leya bulunduğunda pişman olup özür dileyecektir ve bunu abimin asla öğrenmemesi gerekiyor yoksa bu sefer gerçekten kıyamet kopar.

platonik (ÇT)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin