15

7 1 0
                                    

-Irmak amirim baş komiser sizi çağırıyor.

-Tamam sağ ol. 

Beni neden çağırdığını anlamam uzun sürmedi tabi ki. Benim babamın böyle bir şey yapması kuşku uyandırmıştı. 

-Baş komiserim!

-Irmak gel otur. Sanırım seni neden çağırdığımı tahmin edebiliyorsundur.

-Evet tahmin ediyorum. 

-Benim senin bu olayla bir alakan olmadığına inancım yüksek. Sen bizim en değerli polislerimizdensin. Lakin biz her ihtimale karşın bunu göz ardı edemem. Senin de ifaden benim için çok önemli.

-Baş komiserim, şüphelerinizde elbette ki haklısınız. İnanın ben de olsam bir başkası da olsa bunu düşünür. Ama size şunu söyleyebilirim ki ben yıllardır babamla görüşmüyorum. Neden yaptı nasıl yaptı bilmiyorum.  Kendisinin hayatı hakkında da bilgim yok.  İstediğiniz gibi araştırma yapabilirsiniz. Ayrıca neden kendi görev arkadaşımı bile bile öldüreyim ki?

-Anlıyorum seni Irmak. Ben sen gelmeden önce biraz araştırma yaptım. GPS kayıtlarında seninle ilgili hiç bir bilgi yok. Ne bir konuşma ne de bir yazışmanız olmamış. Sen uzun seneler Ankara'da ikametgah etmiştin. Baban o şehre o süre boyunca hiç uğramamış. Burada da senin evinin yakınlarından bile geçmemiş. Sadece olaydan bir kaç saat önce annenle görüşmüş. Annen de şu an sende kalıyormuş.  Biz anneni de ifadeye çağıracağız. Bununla ilgili bir bilgin var mı?

-Hayır hatta şu an öğrendim görüştüğünü. Ben o gün çok uzun uyumuştum. Hatta arayanlar da ulaşamamıştı bana. Ne olduysa o gece olmuştur. 

-Konumun hep evde gösteriyormuş zaten. Benim seninle ilgili şüphem yok ama anneni de sorguya alacağız.

-Baş komiserim benim ailemle aram iyi değil. Onların yaptıkları şeyler beni, kariyerimi etkilesin istemiyorum. Bu olay beni yeterince sarstı zaten. İfadeleri alınsın suçlularsa da suçlarını çeksinler. 

Benim bu sözlerimden sonra kapı çalındı ve içeri bir polis girdi:

-Baş komiserim, suçlunun ifadesi alındı. Meltem hanım da ifade odasında şu an. Buyurun ifade dosyası bu; ayrıca suçluyu bir kadın şikayet etmiş. İhbar hattındaki arkadaş öyle söyledi. Suçu kendi yasa dışı işlerini araştırdığı için yaptığını kabul etmiş. Ayrıca Irmak komiserimle de yıllarca görüşmediğini tesadüfen onun arkadaşı çıkmasının da hoşuna gittiğini onu üzmeyi mutluluk olarak gördüğünü de belirtti. 

-Peki çıkabilirsin. 

Biraz dosyayı inceledikten sonra konuşmaya başladı:

-Bu yasa dışı işlerle ilgili bilgin var mıydı?

-Bilgim yoktu komiserim. Bir şeyler yaptığını tahmin etsem üstüne düşmedim. Ondan uzaklaşmak için her şeyi yaptım zaten. 

-Tamam Irmak senlik bir şey yok artık. İfadelerde zıtlık yok. Anneninkine de bakıp duruma göre haber veririm. 

-İzninizle çıkabilir miyim?

-Tabi elbette.

Beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Ne yapmalıydım bilmiyorum. Merkezdeki herkes bana nefretle bakıyorlardı. Ben bana ne yapılırsa yapılsın bir insanı öldürecek kadar cani değildim. Ben babam gibi olamazdım. Ya annem? O hala neyin peşindeydi ki? Kafamda onlarca soru varken babamın sorgu odasından çıkışına denk gelmiştim.  Vurup geçmek istedim ama o arkamdan seslendi:

-İnsanın kendi öz kızına acı çektirmesi ne güzel bir şey değil mi Irmak?

-Sen aşağılık bir insansın. Sen canisin. Yetmedi mi hayatımı mahvettiğin senelerdir?

TEKRAR EDEN ŞARKIWhere stories live. Discover now