[5]

957 141 18
                                    

Uyandığımda çoğu şeyi hatırlamıyordum. Ancak asla unutamayacağım bir olay vardı; onun karşısında ağlamıştım.

Kendi odamdaydım. Nasıl geldiğimi hatırlamıyordum. Başım ağrıyordu. Bedenimi, yavaşça dikleştirdim. Etrafta yoktu. Ne bekliyordum ki? Bana göz kulak olmasını mı? Birkaç dakika sonra bu düşüncelerime karşın, içeri girdi. Dağılmıştı. Ne olduğunu bilmiyordum. Mor saçlarının boyası akmış, karışmışlardı. Ayak ucuma oturdu.

"Bir daha ağlama, gözlerin yok oluyor."

Ellerim, şişik gözlerime gitti.

"Tamam." diyebildim sadece.

Bir şey hissettim. Ancak tam olarak algılayamadım.

Değerli mi hissetmiştim, yoksa acınası mı?

[flashback]|[jeonghan]|

"Ağlama." dedim. Dinlemedi. Konuşarak insanları teselli ya da mutlu edemezdim. Karşımda benim için ağlayan birinin ağlamasını durduramazdım.

Kafamı yere eğdiğimde küçük, hafif bir hıçkırık duydum. Hatırlamayacağı için rahattı. Fakat ben hatırlıyordum. Her detayı, her konuşmayı...

Ayağa kalktım. Gözleri, gözlerime ulaştı.

"Ellerini uzat."

Dediğimi yaptı. Kıpkırmızı gözleri kendi ellerine gitti. Tereddütlüydü.

Elinden tutup, ayağa kaldırdım. Boylarımız eşit gibiydi.

Yaptığım şeyler üzerinde çok düşünmezdim. İçimden ne gelirse, yapardım. O an içimden bu geçti. Kolları, bedenine yapışık iken sarıldım ona. Kalbinin atışını duydum. Tepkisiz kaldığı süreyi saydım. 5 saniye... Sonra kollarımın altından bana sarıldı. Başını omzuma yaslayarak, ağladı.

Ben, sanırım çaresizliği hissettim.

 nothing | jeongcheol ✔Where stories live. Discover now