~30.Bölüm~

16.1K 1K 90
                                    

Yere düşen bardağın kırılmamasına sevinirken yine paramparça olan hassas kalbimin kırıldığını kimseye belli etmemek için "Hay Allah! Elimden kayıverdi. Kusura bakmayın."dedim. Zira kimse bu halime anlam verememişti. "Ece uzun zamandır yoktu da ondan şaşırdım. Ben de gidip bir selam vereyim bari."diye devam edince yüzlerindeki şaşkın ifade normale dönüştü.

Ece gerçekten de uzun zamandır yoktu. Sömestr tatilinde sıcak bir ülkeye tatile gittiğini duymuştum. Demek ki geri dönmüş. Peki ama neden buraya gelmişti? Bunu öğrenmem ve Umut'u onunla yalnız bırakmamam gerekiyordu. O kızdan her şeyi beklerdim. Hem de her şeyi!

Bardağı hızlıca mutfağa bırakıp "Kızlar bekleyin beni, geliyorum hemen."deyip büyüklere endişemi çaktırmadan ve üzerimi dış tesettüre uygun hale getirip dışarı çıktım.

Onlara görünmeden bahçenin duvarına doğru gidip arkasına saklandım. Onlar bahçenin dışındaydı. Normalde şıp diye karşılarına çıkar, kocamı o cadıdan kurtarırdım ancak içimden bir ses Ece'nin art niyetli olduğunu ve bir işler karıştırdığını söylüyordu. O yüzden önce onları dinlemeye karar verdim.

"Çabuk dönmüşsün bakıyorum. Normalde tatili bir ay daha uzatır, öyle gelirdin. Bir sorun mu var?"diye sordu Umut. Haklıydı çocuk!

"Yok ya. Sizleri özledim o yüzden. Sıkıldım, atlayıp geldim işte Umut."

"Ve gelir gelmez bana uğramak mı geldi aklına?"

"Tamaaam. Yakalandım. İtiraf ediyorum. Kızlar bana senin şu Mucize midir, kuzenin midir onunla evlendiğinizi söyledi. Ben de işin aslını senden duymak için çıkıp geldim işte, dayanamadım."

"Her şey öğrendiğin gibi Ece. Evliyiz işte, bu kadar. Ne açıklama bekliyorsun?"

"Mesela neden evliliğini gizlediğini?"

"Nedenlerim vardı!"

"Neden o peki?"

"Bir aile bağımız vardı diyelim." Umut'un sesi her cevap verişinde daha da sıkkın çıkıyordu. "Daha fazla soru soracaksan-"

"Son! Son bir soru, lütfen!"

"İyi, peki. Sor!"

"Onu sevmiyorsun değil mi? Sadece baban zorladı diye evlendin değil mi? Seni tanıyorum Umut."diye soran Ece ile ben de heyecanla Umut'un cevabını beklemeye başladım ancak nasıl olduysa birden elim duvardan, ayağım ise kardan dolayı kayınca ortaya çıkan gürültü ile Umut ve Ece'yi başımda bana bakarken buldum.

Ece şaşkın şaşkın bana bakarken Umut durdu durdu ve elini ağzına koyup gülüşünü gizlemeye çalıştı. Hiç komik değildi!

"Ee şey ben sizin yanınıza geliyordum da birden ayağım kaydı."diye karların üzerinden kalkmaya hazırlanırken Umut'un uzanan eli ile şaşkınlıkla ona baktım. Gözlerimin içine öyle güzel ve masum bakıyordu ki o eli tutmamam imkansızdı. Dudağının tek yanı keyifle kıvrılmıştı. Benimle alay geçtiği çok belliydi ama gerçekten hiç komik değildi!

Elini tutup ayağa kalktığımda elimi geri çektim ama bırakmadı. Bu beni fazlasıyla heyecanlandırırken Ece de aynı şekilde elimize bakıyordu. Bu heyecanım çok fazla sürmedi ki Umut'un telefonu çalmış ve yanımızdan kısa bir süreliğine ayrılmak üzere müsaade isteyip gidince Ece ile yalnız kalmış olduk.

"Baştan beri kuzen olmadığınızı tahmin etmiştim zaten!"diye alayla tek yanak güldü. Herkesi küçümsemeye bayılıyordu.

"Ne oldu? Umut istemedi değil mi kimsenin evli olduğunuzu bilmesini? Ne de olsa o kim sen kim! Senden utanması çok doğal. Hangi erkek seni bu yaşlı kılığınla yanında gezdirir ki?"

ADI MUCİZE OLSUNWhere stories live. Discover now