18

16.4K 1.2K 812
                                    

Selamlar selamlarrr

Geç geldiğim için üzgünüm bu yüzden kafamı kıracağım jkthjkthjkthjkth

Sizi fazla oyalamadan gidiyorum. Ha bu arada oy ve yorumlarınız benim için önemli ; )

İyi okumalar...

___

Kocaman olmuş gözlerimle ona bakarken gülümsemesi büyümüş ve dudaklarını aralayıp derin bir nefes almıştı. Elleri yavaşça önüne geldiğinde parmakları arasında tuttuğu parlak bir nesne görmüştüm. Hala anlamamış bir şekilde ona bakarken "Benimle," demişti. Parmakları arasında ki nesneyi kaldırmış ve yüzük olduğunu anlamıştım. "evlenir misin sevgilim?" Sorusu ise gözlerimin dolmasının yegane sebebiydi.

Dolu gözlerim ve titreyen ellerim...Heyecanımı belli eden etmenlerden bazılarıydı. Kalbim deli gibi çarpıyor, soluklarım havayı delecek gibi hızlanıyordu. Beklentiyle bana bakan bu şahane adam, benim için en büyük hazineydi. Kalbimin yegane sahibi, karnımdaki bebeğin babası, biricik sevgilim. Bu yüzden gülümsedim. Gülümsedim ve "Evet." dedim. Tek kelimemle hızla ayaklanmış, yüzüğü parmağıma geçirmesiyle dudaklarının alnımı bulması saniyeleri almamıştı. Oluşan sessizlik bozulmuş, herkesin tuttuğu alkış hanedanlığı esir almıştı. Biz ise bu şen gülüşler ve alkışlar arasında birbirimize bakıp gülümsemiştik.  

***

Heyecanın ve hamileliğin getirisi olan mide bulantımla balodan erken ayrılmış, rahat yatağımızda uzanıyorduk. Dirseği yatağa, eli ise yanağına yaslı bir şekilde parıldayan gözlerle beni izliyor, boştaki eliyle yüzümü turluyordu. Bir döngü halinde ilerleyen parmakları alnımdan başlayarak kaşlarıma, gözlerime, yanaklarıma ve dudaklarıma dokunmuş, derin bir iç çekmişti.

"Rüyadayım sanki." demişti parmakları hala alt dudağımı okşarken. Derin bakışlarının altında ezilirken titrek bir nefes vermiş, bakışlarımı kaçırmamak için kendimi zorlamıştım. Bana değerli bir parçaymışım gibi bakıyordu. Sanki dünyada tekmişim ve gözünü üzerimden bir ayırsa kaybolup gidecekmişim gibi hissettiriyordu. Onun kollarındayken kendimi hiç olmadığım kadar değerli hissediyordum.

Eli yüzümden ayrılarak elimi bulmuş, parmaklarımızı iç içe geçirerek havaya kaldırmıştı. Yüzük parmağıma takılı işlemeli yüzük görüş açımızda parıldıyorken bakışları onun üzerindeydi. "Seninle resmi bir şekilde evliyiz artık."

"Hemen öyle oluyor mu bu iş?" dedim şaşkın çıkan bir sesle. Bunun için bir şeyler imzalamamız gerektiğini sansam da öyle değildi göründüğü kadarıyla. Kocaman olmuş gözlerime bakarken gülümsemiş ve kafasını sallamıştı. "Öyle bebeğim, ben istersem olur."

Gülümsemesi yüzüme bulaşmış, kafamı eğmiştim. Yatakta hareketlenen bedeni aşağıya kaymış kafasını ve elini karnıma yaslamıştı. "Sahi, ne kadarlık oldu?" demişti eli karnımı okşarken.

Bir elim kıvrımlı saçlarına dalmış, siyah tutamlarını okşarken "Hekim bir buçuk aylık dedi." dedim. Çenesini karnıma yaslamış, aşağıdan bana bakmaya başlamıştı. Saçları kirpiklerine değiyor gözleri aşağıdan gözlerime bakarken bile oldukça etkileyici gözüküyordu. "Bir buçuk ay oldu demek." dedi yüzünde olan sırıtışla. Anlamamış bir şekilde suratına bakıyordum. "Tam bir buçuk ay önce doğum günümde birlikte olduk. Demek ilk sevişmemizde hamile kaldın."

"Taehyung." dedim utangaç bir sesle. Bakışlarımı kaçırmış, o hariç her yere bakmaya başlamıştım. Karnıma yaslı başını kaldırmış, tekrar yukarı kaydırmıştı bedenini. Hala yüzüne bakamaz iken üzerime çıkmış nefesimin teklemesini sağlamıştı. "Seni utandırmaya bayılıyorum." demişti. Bakışlarım gözlerini bulmuş, onun yanaklarıma baktığını fark etmiştim. "Böyle yanakların kızarıyor," parmakları yanaklarımı okşamış ardından dudaklarıma ulaşmıştı. "dudaklarını dişliyorsun," alt dudağımı dişlerimden kurtarmış ardından gözlerime bakmıştı. "gözlerini kaçırıyorsun ve benim aklımı başımdan alıyorsun. İşte bu yüzden bu halini bir ayrı seviyorum."

Prince | TaekookWhere stories live. Discover now