3

17.9K 1.2K 165
                                    

Son umudunu da Yoongi'nin gidişi ile kaybetmişti. Dört aydır hapis kaldığı evde açtı tekrardan gözlerini uyanmak istemiyordu gözlerini açtığında bu lanet odayı görmek istemiyordu. Özgür olmak istiyordu evine dönmek istiyordu okulunu okumak istiyordu bu ruh hastası adamla kalmak istemiyordu, her saniye diken üzerinde olmak istemiyordu.

Saçlarına konan öpücükle titredi, yine aynı şey oluyordu, esmer adam ona sevgilisiymiş gibi davranıyordu.

"Hadi kalk sevgilim kahvaltı yapalım" adamın kare gülüşü dünyada ki en güzel gülüş olabilirdi ama Jungkook için o gülüş hiçbir şey ifade etmiyordu, ne kadar içten bir gülümseme olsada ona itici geliyordu. Zorla başını yastıktan kaldırıp  yatakta otuturur pozisyona geçti. Parmaklarını saçlarından geçirip dağınık olan saçlarını daha çok dağıttı. Bu esnada esmer tenli adam dünyadaki en güzel tabloyu izliyormuş gibi bakıyordu ama Jungkook o bakışları anlamıyordu ya da anlamak istemiyordu. Sonuçta tanımadığı bir adam tarafından kaçırılmıştı ve bu adam ruh hastasıydı.

"Elini yüzünü yıkayıp gel masada seni bekliyor olacağım" diyerek anlına masum bir öpücük kondurup odadan çıktı. Jungkook düşünceleri ile baş başa kaldığında derin bi nefes aldı bir an önce bu evden ve bu adamdan kurtulmalıydı yoksa delirecekti. Ailesini ve arkadaşlarını fazlasıyla özlemişti, neden ailesi onu arayıp bulmuyordu?

"Sevgilim" beline dolanan kollarla titredi Jungkook.

"Bir sorun mu var?" Esmer tenli adamın kısık ve narin çıkmıştı, Jungkook derin bi nefes alıp başını 'hayır' anlamında salladı esmer tenli adam kollarını gevşetip Jungkook'u kendine doğru çevirdi. Yüzleri arasında çok az bi mesafe kaldığında Jungkook esmer tenli adamın gözlerine bakmaya çekindi, başını öne eğip ellerine bakmaya başladı.

"Yoongi'nin dediklerini mi düşünüyorsun?"

Belki

Ama daha çok ailesini düşünüyordu.

"B-ben ailemi özledim" çekingence söylenen sözler esmer tenli adamın yüzünü düşürdü.

"Sevgilim sana daha öncede söyledim senin ailende dostunda benim neden anlamak istemiyorsun?" Jungkook sinirle başını kaldırdı.

Anlamak istemiyordu çünkü dedikleri saçmaydı aynı hareketleri gibi. Jungkook daha fazla bu duruma tahammül etmek istemiyordu. Zihni yeterince bu saçma olay yüzünden yorgundu artık dinlenmeye ihtiyacı vardı.

"Ben okuluma devam etmek istiyorum" söylediği sözler içini paramparça etmişti kendi geleceği için başkasından izin alıyordu resmen oysa Jungkook özgür ruhlu olmayı seven birisiydi şimdi ise okuluna devam etmek için bile karşısındaki esmer tenli adamdan onay olmak zorundaydı. Lanet etti Jungkook hem karşısındaki adama hemde bu dünyaya.

Esmer tenli adam ellerini Jungkook'un yanağına koyup

"Ah benim minik sevgilim sorunun bu olduğunu başından söyleseydin ya" yüzündeki masum gülüşle Jungkook afalladı böyle bi tepki beklemiyordu kızacağını düşünmüştü. Aslında esmer tenli adam bu zamana kadar ona ne bağırmış ne de elini kaldırmıştı gerçekten onu seviyor gibi davranıyordu.

"Bu hafta okul işlerinle ilgilenirim küçüğüm pazartesi günüde okuluna başlarsın" Jungkook bu olumlu cümle karşısında ne kadar mutlu olsada aklında hala onu rahatsız eden bazı düşünceler vardı.

"Şey ben eski okuluma gitmek istiyorum" derin bi nefes alıp esmer tenli adamın tepkisini izledi, esmer tenli adam hafif bi tebessümle

"Peki sevgilim sen nasıl istersen" dediğinde Jungkook sevincini daha fazla içinde tutamayıp bi anda esmer tenli adamın boynuna sarıldı. Esmer tenli adamın yüzündeki gülümseme genişlerken burnunu Jungkook'un saçlarına daldırdı ve kokusunu ciğerlerinin en derinlerine hapsetti. Esmer tenli adamın gerçekten bu çocuğa zaafı vardı bu çocuk onun tek ilacıydı.

Patient | TaekookWhere stories live. Discover now