Patient | Taekook

6

Baekhyun heyecanlı bir şekilde arkadaşına yaşadıklarını anlatıyordu fakat arkadaşının onu dinlediği pek söylenemezdi.

"Jungkook beni dinliyor musun?" Jungkook o an girdiği transtan çıkıp bakışlarını yanında yürüyen arkadaşına çevirdi.

"Baekhyun ben yapamam" Baekhyun duydukları karşısında kaşları çatılırken yürümeyi bıraktı.

"Ne demek istiyorsun Jungkook?" Baekhyun'un içinde oluşan endişe sesinede yansıdığında Jungkook bakışlarını kaçırdı. Hevesle yürümeye başladığı yoldan dönmek istiyordu içinde tuhaf bi his vardı ve bu his onun geri adım atmasını sağlıyordu.

"Baekhyun, ben onları görmek istemiyorum" dediğinde Baekhyun'un gözlerindeki duygu değişimi Jungkook'u tedirgin ederken avuçlarının içinin terlediğini hissetti.

Sağlıklı düşünemiyordu kesinlikle yoksa aylardır aylardır hasretini çektiği ailesini görmekten bi anda bu kadar kolay vazgeçmesi hiç normal değildi.

"O adam yüzünden mi?" Jungkook'un kaşları çatılırken arkadaşının sözleri beyninin her hücledine ayrı baskı uyguluyordu.

"Hayır Baekhyun, onunla alakası yok. Ben sadece şuan onları görmeye hazır hissetmiyorum" dediğinde bacaklarının bağı çözülmüş gibi kaldırıma çöktü. Baekhyun şaşkınlığını üzerinden atamazken arkadaşı gibi kaldırımda diz çöktü.

"Jungkook sen ne dediğinin farkında mısın?"

Belki evet

Ya da hayır

Jungkook'un şuan bu soruya net bir cevabı yoktu tek bildiği o eve gidecek gücü dizlerinde bulamıyordu. Oysa aylardır hasret çektiği annesi ve babası iki sokak ötesindeydi ama Jungkook onlara koşmayı bırak adım dahi atamıyordu.

"Gitmek istiyorum Baekhyun, götür beni buradan" Baekhyun arkadaşının sözleri üzerine afallarken ne yapacağı şaşırmış bi şekilde arkadaşına baktı.

"Jungkook gerçekten aileni görmek istemiyor musun?"

"Istemiyorum diyorum Baekhyun, götür beni buradan" Jungkook'un ani çıkışması üzerine Baekhyun'un bakışları sertleşti bu onun yıllardır tanıdığı Jungkook olamazdı zira o Jungkook öleceğini bilse ailesine koşardı. Ama şuan karşısında duran Jungkook elinde fırsat varken onlara adım dahi atmıyordu.

Baekhyun kararsız bakışları ile ayağa kalktığında Jungkook'a elini uzattı. Jungkook tereddüt etmeden elini tuttuğunda ikiside çıkmaz bir yolun içine girdiklerinden habersizlerdi.

•••

Jungkook heyecanla kapının açılmasını bekliyordu Baekhyun ise duygusuz bi şekilde arkadaşına bakıyordu. Tanımadığı bir adam için bu kadar heyecanlı olması normal değil diye düşünüyordu ki haklıydı da zaten. Kimse tanımadığı bi adam için heyecanlanmazdı hemde onu kaçıran bi adamsa asla heyecanlanmamlıydı ama Jungkook öyle değildi. Heyecandan titreyecek durumdaydı ve Baekhyun'un bu duruma anlam veremiyordu. Baekhyun beklemekten sıkıldığı sırada kapı aniden açıldı ve uzun boylu esmer tenli adam göründü.

"Jungkook" adamın dudakları arasından dökülen isimle Jungkook derin bi nefes alıp "Içeri geçebilir miyim?" Diye sordu. Esmer tenli adam hiç düşünmeden başını olumlu anlamda salladığında Baekhyun'la beraber içeri girdiler. Ev fazla büyük olmamasına rağmen fazla lükstü.

Baekhyun bakışlarını salonda gezdirirken kısılmış gözlerini arkadaşı ve neredeyse 25-26 yaşlarında duran esmer tenli adama çevirdi.

"Gitmeyi düşünüyor musun?" Esmer tenli adamın sorudan uzak cümlesiyle kaşları çatılırken burada istenmediğini anlaması çok uzun sürmemişti fakat arkadaşını burada bu adamla yalnız bırakmak istemiyordu her ne kadar dört bay beraber yaşamış olsalarda.

"Baekhyun yarına okulda görüşsek daha iyi olacak" diyen arkadaşı ile şaşkınlığa uğrarken tek kelime etmeden ayağa kalkıp evi terk etmişti.

Jungkook arkadaşının gidişi ile buruk hissetsede yanındaki adam ona öyle güzel bakıyordu ki bütün kötü düşünceleri suya düşüyordu.

"Ailenle kalmayacak mıydın sevgilim?" Adamın fısıldar şekilde çıkan sesi Jungkook'un içini titretirken ne cevap vermesi gerektiğini bilmiyordu. Neden gidemediğini kendi bile bilmezken ne cevap verebilirdi ki?

"Bilmiyorum" en mantıklı gelen cevabı hiç düşünmeden söylediğinde esmer tenli adamın dudakların da gölge misali ufak bi tebessüm belirdi saniyelikte olsa.

"Hım" burnunu Jungkook'un saçlarına daldırırken çıkardığı ses Jungkook'un içinin gıdıklanmasına sebep olmuştu. Bu adama karşı bu denli savunsuz olmasının sebebi neydi? Neden bu adama karşı çıkacak gücü kendinde bulamıyordu? Oysa esmer tenli adam onu kaçırmıştı ona bağırması onu polise vermesi gerekiyordu, kucağın kedi yavrusuna dönmesi değil.

"Uyumak ister misin sevgilim?"

"Evet" dediği anda havalanması bir olmuştu. Esmer tenli adam sevgilisini kucağına almış yatak odalarına doğru adımlamaya başlamıştı.